Biri Arap biri Ermeni: Halkımızı, toprağımızı savunuyoruz

• Emîra Mihemmed Arap, Sosin Osêv ise Ermeni halkından. YPJ saflarında Türk devleti ve SMO çetelerine karşı savaşan iki kadın savaşçı, “Savaşımız sömürüye karşıdır. Bu toprakların çocukları olarak başaracağız” dedi.

Kadın Savunma Birlikleri (YPJ) savaşcıları, Rojava’da DAİŞ’e karşı savaştığı ilk andan bugüne kadar direnişinden bir an olsun vazgeçmedi. Bu direnişi Ortadoğu ve dünya kadınlarına yaymakla kalmadılar, farklı halklardan kadınları da saflarına kattılar. Şu anda ise Tür devleti ve Suriye Milli Ordusu (SMO) çetelerinin saldırılarına karşı her alanda mücadeleyi büyütüyorlar. 

27 Kasım’da Heyet Tahrir el-Şam’ın (HTŞ) Suriye’nin Halep kentine başlattığı saldırılarla birlikte SMO çeteleri de Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetim bölgelerini hedef aldı. Saldırı ve işgal tehditleri sürerken, gözler bir daha YPJ savaşçılarına çevrildi.

YPJ Fırat Bölgesi Askeri Meclisi Komutanı Emîra Mihemmed, Arap halkından. Rojava Devrimi’nin başından bu yana YPJ ve Halk Savunma Birlikleri’nin (YPG) önemli bir rolü olduğuna işaret ediyor. 

“YPG ve YPJ güçleri büyük bir emek ve cesaretle DAİŞ terörüne karşı savaştı, müthiş bir zafer kazandı” diyen Emîra Mihemmed, MA’ya verdiği röportajda DAİŞ’in zayıflatıldığı bir dönemde kirli oyunlara başvurularak, çetelerin yeniden canlandırmaya çalışıldığını söyledi. 

 

 

Savaşımız sömürüye karşı

Emîra Mihemmed, şöyle devam etti: "Var olan hücrelere karşı mücadele ederek onları Tebqa, Minbic ve Dêrazor’dan temizledik. Bugün binlerce dolar alarak çalışan bu çetelerin bir kez daha çatışma yaratmak için gönderildiklerini görüyoruz. Ancak tüm saldırılara karşı bir araya geldik. İç Güvenlik güçleri, YPJ ve QSD, ortak bir şekilde her alanda saldırılara cevap oluyor. Güçlerimizin direnişiyle amaçları boşa düştü. Saldırılara, devrimci savaş yaklaşımı ve kahraman şehitlerimizin izinden yürüyerek karşı durduk. Savaşımız sömürüye karşıdır. Halkımıza yine zafer sözünü veriyoruz. En büyük savaşımız Kobanê'de oldu. O dönem Kobanê'yi özgürleştiren ruhla bu savaşı yürüteceğiz.”

Arap bir kadın olarak Türk devletinin insanlığı ayaklar altına alan saldırılarının hesabını vermesi için mücadeleyi sürdüreceğini belirten Emîra Mihemmed, “Bu toprakların çocukları olarak başaracağız” dedi. 

 

 

Hepimizin yaşamı bir

Sosin Osêv de Ermeni bir kadın savaşçı. “Süryani, Ermeni ve benzeri her halktan insanla bir aradayız. Hepimizin yaşamı bir. Birlikte çalışıyoruz. Biz biriz. Halkımızı, toprağımızı savunuyoruz. Tüm güçlerimize güvenimiz tamdır” sözleriyle Erdoğan’ın halkların birliğini hedef alan saldırılarına cevap olacaklarını vurguladı. 

Dün Esad bugün Erdoğan

Saldırıların her seferinde başka bir boyuta evrildiğini belirten Sosin Osêv, “Beşar Esad zulmünü yaşadık şimdi de saldırılarla karşı karşıyayız. Parçalanmayı kabul etmiyoruz. Özerk Yönetim’in bir parçasıyız. 2013’ten bu yana süren DAİŞ saldırıları bugün Türkiye eliyle sürüyor. Dışarıdan gelen güçler değiliz; Ermeniler olarak hep buradaydı. Genç kadın arkadaşlarımıza çağrımdır; saldırılara karşı savaşın. Herkesin ayağa kalkması gerekiyor” ifadelerini kullandı. RIHA