Devlet samimi yaklaşmalı

• İmralı’da başlayan görüşmelerin bir değişimin başlangıcı olduğunu söyleyen Av. Ezio Menzione, “Türk devleti sürece daha samimi yaklaşmalı. Öcalan hapiste kaldığı ve susturulduğu sürece gerilim artmaya devam edecektir” dedi.

SERKAN DEMİREL

26 yıldır ağır tecrit ve işkence koşulları altında tutulan Rêber Apo, Kürt sorununun demokratik çözümü için inisiyatif aldı. İmralı heyetiyle kamuoyuna gönderdiği mesajlarla çözümü geliştirmeye hazır olduğunu dile getiren Önder Apo’nun girişimlerine rağmen, Türk devletinin güven vermeyen politikaları ve kullandığı dil sürece dair endişeleri artırıyor.

İnsan hakları ve ceza hukuku alanındaki çalışmalarıyla tanınan İtalyan Avukat Ezio Menzione, Kürt sorununun çözümü etrafında yeniden başlayan gelişmeleri değerlendirdi.

Menzione: Bir şeyler değişiyor

Kürt sorununda demokratik çözümün bir anda gelmeyeceğini dile getiren Av. Ezio Menzione, “Abdullah Öcalan’ın 26 yıldır içinde bulunduğu koşullar, karmaşık ve zor bir durum” dedi. İmralı Adası’nın yalnızca Rêber Apo için bir zindana çevrildiğini söyleyen Avukat Menzione: “Koca bir adanın sadece bir mahkûm için kullanılması inanılmaz. Evet, Avrupa’nın baskısıyla Öcalan’ın yanına üç mahkûmun daha yerleştirildiğini biliyorum.

Son haftalarda bazı değişiklikler olduğunu fark ettik. Kısa vadede büyük bir dönüşüm beklemiyorum, ancak bir hareketlilik var. Bu gelişmeler dikkatle değerlendirilmeli.”

MHP lideri Bahçeli’nin Rêber Apo’yu TBMM’ye çağırmasının beklenmedik bir gelişme olduğuna dikkat çeken Menzione, “Bu, bir şeylerin değiştiğini gösteriyor. Milletvekillerinin Öcalan’ı ziyaret etmesine 2019’dan bu yana ilk kez izin verildi. Yıllardır ailesi ve avukatları da dahil olmak üzere Öcalan’la tüm görüşmeler engellenmişti.”

Tecrit son bulmalı ki çözüm olsun

Barış için bir umut doğduğunu kaydeden Av. Ezio Menzione, şu ifadeleri kullandı: “Avrupa’daki ilerici avukatlar olarak bir süre önce, Avrupalı bir heyetin Öcalan’ı ziyaret edebilmesi için İçişleri Bakanlığına başvuruda bulunduk. Öcalan’ın barış konusundaki ısrarının haklı olduğunu düşünüyorum. Ya İmralı Adası’ndaki tecrit sona erer ya da Türkiye’nin Kürt bölgelerinde asla barış olmaz.”

Geri adım atan devletti

Rêber Apo’nun fiziki özgürlüğünün ancak süreci başarıya ulaştıracağını ifade eden Av. Menzione, “Öcalan hapiste kaldığı ve susturulduğu sürece gerilim artmaya devam edecektir. Eğer konuşmakta ve siyaset yapmakta özgür olsaydı, belki tansiyon düşer, hatta tamamen sona ererdi. 2015’teki Dolmabahçe Mutabakatı sırasında bunun eşiğindeydik. Ancak süreçten geri adım atan Öcalan değil, Türkiye’nin kendisi oldu. Ve hepimiz o yılın ikinci yarısından itibaren yaşananları gördük: bombalamalar, çatışmalar ve savaş. Eğer Türkiye gerçekten barış ve istikrar istiyorsa, Öcalan meselesini ele almak zorundadır” dedi.

Kayyumla, şiddetle olmaz

Türk devletinin sürece daha samimi yaklaşması gerektiğini vurgulayan Av. Menzione, şunları ekledi: “Elbette tartışmaların olması önemli. Ancak durum o kadar kırılgan ki insanlar sürekli konuşuyor, fakat artık tartışma zamanı geçti. Siyasetin, son 20 yıldır hâkim olan kaba kuvvetin önüne geçme vakti geldi. Bu tartışmalar uygun platformlarda – parlamentoda, ülkede, şehirlerde – yürütülmelidir.

Artık bir Kürt şehrinde belediye başkanı seçildikten birkaç ay sonra hapse atılıp yerine kayyum atanmasını kabul edemeyiz. Bu tür uygulamalar her ülkeyi istikrarsızlaştırır ve Türkiye’de yıllardır yaşanan tam da budur.”