Festival Kürdistan’ı buluşturacak
Kültür/Sanat Haberleri —
- Bu festivalde sesimizi yükselterek dünyaya şu mesajı vermeliyiz: Biz buradayız ve kendi sesimizle, dilimizle, öz varlığımızla var olmaya devam edeceğiz.
HAKAN TÜRKMEN/FRANKFURT
32. Uluslararası Kürt Kültür Festivali için geri sayım başladı. 21 Eylül’de Almanya’nın Frankfurt kentinde Rebstockpark’ta düzenlenecek festival, sadece Almanya değil Fransa, Avusturya, İsviçre, Hollanda ve Belçika’daki Kürdistanlılar ve dostlarını buluşturacak. Her yıl kitlesel ve coşkulu bir kutlamaya ev sahipliği yapan festival için hazırlıklar tamam. Zengin bir kültür programı da bulunan festivalde İran’daki tüm dillerde şarkılar söyleyen, Kürdistan, Azerbaycan, Tahran, Horasan’dan sanatçıları buluşturan Rastak grubu, Hozan Zozan, Şehrîbana Kurdî, Hozan Kawa, Erdoğan Emir ve Omer Gundî sahne alacak. Festivalde müziğin yanı sıra folklor grupları da halaylarıyla programa renk katacak.
TEV-ÇAND özgün kültürel etkinliklerle, Kürt kültürünün tüm renklerini, zenginliği festival alanına taşıyacak. Müzik performansları ve govend gösterilerinin yanı sıra Kürt ulusal kıyafetlerinin tanıtımından Kürt tarihi ve mimari zenginliğine dikkat çeken minyatürlere, dengbêj dinletilerinden MA Müzik ekibiyle atölye çalışması yapacak çocuk çadırına birçok organizasyon ile festival renklenecek.
Kürdistan’ı buluşturacak
Festival için aylardır hummalı bir çalışma yürütüldüğünü aktaran TEV-ÇAND ve Kevana Zêrîn'den Bermal Çem, “Bizler festival aracılığıyla, Kürt kültürünün öz savunmasını yapıyoruz. Festivalimiz, sadece kültür ve sanat etkinliği değil aynı zamanda siyasi duruşun sergileneceği bir alan. Kürdistan’ın dört parçasından sanatçıların bir araya geleceği bu platform, Kürt halkının birliğini ve direnişini yansıtacak. Topraklarımız dört parçaya bölünse bile, bizim için bir tane Kürdistan vardır. Bu nedenle festivalde Bakur, Başûr, Rojava ve Rojhilat’tan sanatçılar kendi dilleriyle sanatlarını icra edecekler” diyerek, herkesi festivale davet etti.
Şarkılar direnenler için
Festivalde sahne alacak sanatçılardan Hozan Kawa, “Bu yıl özgürlüğümüzü daha güçlü bir şekilde haykıracağız. Şarkılarımı Kürt halkı, zindanlarda direnenler ve Öcalan’ın özgürlüğü için seslendireceğim” dedi. Her alanda olduğu gibi, kültür ve sanat alanında da soykırım politikası yürütüldüğünü ifade eden sanatçı, “Özellikle gençlerin ve kadınların bu festivalde yer alarak özgürlüklerini haykırmalarını istiyoruz” mesajı verdi.
Büyük bir heyecan
Sanatçı Erdoğan Emir, festivalin 32 yıllık bir geçmişi olduğunu hatırlatarak, “Sahip olduğumuz değerleri kimlik haline getirip ona karakter kazandırarak dünyaya sunmak açısından bu festival son derece önemli. Dilin, kimliğin ve varoluş mücadelesi veren bütün değer bileşimlerinin sunulacağı bu tür organizasyonlar, insana heyecan katıyor. Festivaller toplumsal bağları da güçlendiriyor. Bireylerin toplumla, halkların ise birbirleriyle düşünmeleri fikrinin, dünyayı daha iyi bir yer yapacağına inanıyorum” diyerek festivale katılmanın önemine vurgu yaptı.
Birlik olmalıyız
Kürt sanatçı Omer Gundî ise festivalde Behdînan bölgesini temsil etmenin gururunu yaşadığını belirterek, “Kendi renklerimle, kendi giysilerimle festivale katılarak Behdînan bölgesini tanıtacağım. Böyle bir günde halkıma hizmet etmek, onların renklerini ve sözlerini uluslararası alanda duyurmak benim için büyük bir onur” dedi. Festivalin, Kürt halkının varlığını uluslararası arenada güçlü bir şekilde ortaya koymak açısından önemli olduğunun altını çizen Gundî Kürt halkına şöyle bir çağrıda bulundu: “Bir olmalıyız. Özgür Kürdistan için birlik içinde, omuz omuza olmalıyız. Sorunlarımız olsa da birlikte olduğumuzu göstermeliyiz. Bu festivalde sesimizi yükselterek dünyaya şu mesajı vermeliyiz: Biz buradayız ve kendi sesimizle, dilimizle, öz varlığımızla var olmaya devam edeceğiz.”
* * *
Çocuklar şenlenecek
Avrupa’daki festivallerde büyük ilgi toplayan Zarok MA ekibi de büyük festivalde çocukları şenlendirecek. Zarok MA’dan Şêrko Kanîwar, “Kürdistan'da insanlar sokakta, aileleriyle Kürtçe konuşarak dillerini ve kültürlerini yaşatabiliyorlar. Avrupa’da ise bu eksiği festivaller tamamlıyor. Festivaller sayesinde Kürt kültürü ve sanatının kodlarını aktarabiliyoruz. Dolayısıyla festivaller kültürel direnişin simgesi haline geliyor” dedi. Festivallerin Kürt kültürünün gelecek nesillere aktarılması açısından büyük bir fırsat olduğunu belirten Kanîwar, özellikle çocuklara yönelik hazırlanan atölyelerin her alanda çoğaltılması gerektiğini söyleyerek, “Dil grupları, hikâye grupları ve Kürt oyunları gibi farklı etkinlikler kültürel zenginliklerin daha fazla sergilenmesine yardımcı olacak” diyerek, “Festivalde buluşalım” çağrısında bulundu.