İşgalin nedeni SESSİZLİK

Türk işgal saldırıları

Türk işgal saldırıları

  • Gazeteci ve siyasi gözlemci Yadigar Ali, Türk devletinin Başûr’daki işgal saldırılarına tepki gösterdi. Ali, “Ulusal çıkarları tüm çıkarların önüne koymak son derece önemli. Bizler bu bilinçle hareket etmezsek bizi bekleyen tehlike daha da büyür. Kimse Türk devletinin PKK’ye karşı savaşmak için geldiğini düşünmesin” dedi.
  • “Kurdistan topraklarına yönelik saldırıların hiçbir gerekçesi yok, amaç işgal etmektir” diyen Başûrlu aktivist Zerdeşt Celal, en büyük tehlikenin sessizlik olduğunu söyledi. Aktivist Bextiyar Muhammed ise Türk devletinin PKK’yi bahane ederek Başûrê Kurdistan’da Misak-ı Milli hayallerini gerçekleştirmek istediğine dikkat çekti.

Başûrê Kurdistanlı gazeteci Yadigar Ali, işgalci Türk devletinin yayılmacı politikalarının tahmin edildiğinden daha tehlikeli düzeylerde olduğunu, PKK’nin olmaması durumunda Türk devletinin çok daha büyük bir tehlikeye dönüşeceğini söyledi. Yadigar Ali, Türk devletinin Kurdistan Bölgesi başkanı ve parlamentosunu da artık Ankara’dan belirlemek istediğine işaret etti. Başûrlu aktivist ve siyasi yorumcular da hiçbir haklı gerekçesi olmayan işgalin nedeninin var olan sessizlik olduğuna dikkat çekti. 

İşgalci Türk devletinin Başûrê Kurdistan’a yönelik KDP ortaklığıyla geliştirdiği saldırılar sürerken, Kurdistan Bölgesi ve Irak hükümetleri ise saldırılar karşısında sessizliğini korumaya devam ediyor. Başûrlu gazeteci ve siyasi gözlemci Yadigar Ali ile siyasi yorumcular işgali Rojnews’e değerlendirdi. 

 

Yadigar Ali

 

‘PKK olmasaydı daha büyük tehlikeler olurdu’

Kürt halkının ulusal birliğinin önemine işaret eden gazeteci ve siyasi gözlemci Yadirgar Ali, şu belirlemeleri yaptı: “Ulusal çıkarları tüm çıkarların önüne koymak son derece önemli. Bizler bu bilinçle hareket etmezsek bizi bekleyen tehlike daha da büyür. Kimse Türk devletinin PKK’ye karşı savaşmak için geldiğini düşünmesin. Bu, son derece temelsiz bir gerekçedir. PKK, Kürt halkının haklarını savunmak için kuruldu ve özgürlükçü bir partidir. Barış kapısını kapatan Türkiye’dir. PKK olmasaydı Türk devleti çok daha büyük bir tehlikeye dönüşürdü.”

Başûr’u Ankara’da belirlemek istiyorlar

İşgalci Türk devletinin devam eden işgal saldırılarına dikkat çeken Yadigar Ali, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye, Güney Kurdistan’da çok sayıda askeri ve istihbari üs inşa etti. Şu an işgal ettiği alanlarda petrol araması da yapıyor. Peki madem sizler için PKK bir tehlike oluşturuyor ve bu gerekçe ile saldırıyorsunuz, niçin petrol arıyorsunuz? Türkiye artık Kurdistan Bölgesi başkanını ve parlamentosunu Ankara’dan belirlemek istiyor.”

Amaç seçimleri engellemek, statüyü zayıflatmak

Yadigar Ali, Başûrê Kurdistan’da 20 Ekim’de gerçekleşmesi beklenen parlamento seçimlerine dikkat çekerek şunları söyledi: “Türkiye’nin Güney Kurdistan’ı işgal ve Irak’ın egemenliğini ihlal etmesi yeni bir durum değildir. Temel amaç hegemonyasını Irak’a dayatmak. Güvenlik adı altında Güney Kurdistan’daki statüyü gittikçe zayıflatmak istiyor. Öte yandan Kurdistan Bölgesi Parlamentosu, Musul ve Kerkük üzerinde söz sahibi olmak istiyor. Kurdistan Bölgesi’nde parlamento seçimlerinin gerçekleşmesi ve siyasi bir değişimin yaşanması bekleniyor. Türk devleti bu seçimlerin gerçekleşmesini engellemek istiyor.” Yadigar Ali’ye göre, Kerkük’te yerel yönetimin oluşturulmamasının temel nedeni de Türk devleti. Yadigar Ali, “Çünkü Türk devleti Musul ve Kerkük’ü kendi toprakları sayıyor” diyor.

‘Türkiye’nin yaptığı özünde terörizmdir’

Irak’ın saldırılar karşısındaki sessizliğine işaret eden Yadigar Ali, devamında şunları söyledi: “Türkiye, Irak’ın su payını engelleyerek konunun Birleşmiş Milletler’e taşınmasını engellemeye çalışıyor. Türkiye, Irak’ın tüm su kaynaklarına el koymuş durumda. Türk devleti için nerede bir Kürt varsa o bir hedeftir. Kürtler adına hiçbir deneyim ve tecrübenin olmasını istemiyor. Avrupa’da bile bir Kürt televizyonunun olmasına tahammül edemiyor. Sadece Güney Kurdistan’a değil, Rojava’ya da saldırılıyor. Türkiye, güvenlikli alanlar oluşturacağını söylüyor ancak özünde gerçekleştirdiği şey terörizmdir.”

 

Zerdeşt Celal

 

‘Irak hükümeti tavır almalı’

Başûrlu siyasi yorumcular da Kurdistan topraklarına yönelik saldırı ve işgalin hiçbir gerekçesinin olmayacağını vurguladı. Aktivist Zerdeşt Celal, Türk devletinin saldırı ve işgalinin Irak topraklarının egemenliğini ihlal ettiğini, saldırılara karşı siyasi bir cevap verilmediği takdirde kötü sonuçlar doğuracağını belirtti. Türk devletinin Başûrê Kurdistan’da 40 kilometre derinliğe kadar girdiğini ve siyasi taraflar ile Irak hükümetinin buna karşı tavır alması gerektiğini söyledi.

Uluslararası hukuka göre Türk devletinin Irak topraklarını ihlal ettiğini belirten Celal, özellikle dini liderlerin bu saldırıları ‘haram’ ilan edip tavır almaları gerektiğini ifade etti. Zerdeşt Celal “Kurdistan topraklarına yönelik saldırıların hiçbir gerekçesi yok, Türk devletinin amacı işgal etmektir ve ben bütün yurttaşları saldırılara karşı tavır almaya çağırıyorum” diyerek, Irak hükümeti ve Başûr siyasetçilerinin sessizliğinin büyük bir tehlikeye yol açtığına dikkat çekti ve Irak hükümetine Türk devletinin işgaline karşı sınırları koruma çağrısında bulundu.

 

Bextiyar Muhammed

 

‘Türk devleti yıllardır Kurdistan’ın statüsüne karşı savaş yürütüyor’

Aktivist Bextiyar Muhammed ise Türk devletinin tek amacının Başûrê Kurdistan’ı işgal etmek olduğunu belirtti ve şöyle konuştu: “Geçmişte de Türk devleti Irak topraklarının bir kısmını ele geçirmek istedi ama bu gerçekleşmedi. Hala bu hayalin peşinde. Türk devleti, Ortadoğu ve dünyadaki durumdan yararlanmak istiyor. Bu nedenle Irak ve Kurdistan Bölgesi üzerinde tehlikeli bir siyaset izliyor. PKK’yi bahane ederek Güney Kurdistan’da Misak-ı Milli hayallerini gerçekleştirmek istiyor. PKK, 50 yıldır özgürlük için savaşıyor ama herkes biliyor ki Türkiye’nin gerilla bölgelerini işgal etmeye gücü yetmez. Ancak şimdi Güney Kurdistan ve Irak topraklarını işgal etmeye başladılar ve artık sivil yurttaşlar için daha büyük bir tehlike var. Türk devleti yıllardır Kurdistan’ın statüsüne karşı savaş yürütüyor. Şimdi de Rojava’nın özerk yönetimine karşı çıkıyor. Türk devleti her zaman Kurdistan Bölgesi’ndeki deneyimin başka bir yerde tekrarlanmaması gerektiğini söylüyor. Bu nedenle Kürtlerin kazanımlarını kendisi için tehlike olarak görüyor.”

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.