İşkenceli ifadeden sonra mahkemeyi ret
- Hakkında Riha'da bir polisi "kasten öldürmeye teşebbüs"ten iki kez ağırlaştırılmış müebbet kararı verilen Erdal Dağhan, mahkemeye rest çekti.
- Tusak Erdal Dağhan "Beni yargılayacak bir iradeniz ve gücünüz yoktur. Beni yargılayacak olan Başkan Apo'nun felsefesidir" diye seslendi.
Sorgu aşamasındaki ifadesinin ağır işkence altında alındığını; "tecavüz" tehdidi nedeniyle verilen isimleri kabullendiğini belirten Erdal Dağhan, mahkemeyi reddederek, "Utandığım şey; gerçek bir PKK militanı olamadım, buna layık olamadım. Gereken sorumluluğu yerine getirememenin utancını yaşıyorum" dedi.
Riha'da Balıklıgöl Devlet Hastanesi önünde 30 Ağustos 2015'te Fatih Kılbey (45) ve Tanju Sakarya (26) adlı polisler, silahlı bir eylemde öldürüldü. 2 polisin öldürülmesine dair yargılanan Mahmut Tutal, "kasten öldürmeye teşebbüs" suçlamasıyla 28 yıl ceza aldı. Erdal Dağhan ise "kasten öldürme" iddiasıyla iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Aynı olayda yara almadan kurtulan İbrahim Özan yönünden iki tutsak hakkında "kasten öldürmeye teşebbüs" suçlamasıyla açılan davada da dün karar çıktı. Tutal ve Dağhan'ın 9. duruşması, Urfa 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Erzincan Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde tutulan Tutal ile İzmir Şakran Cezaevi'nde tutulan Erdal Dağhan ve avukatları duruşmada hazır bulundu. İddia makamı, Dağhan'ın Özan'ı "kasten öldürmeye teşebbüs", Tutal'ın ise "kasten öldürmeye teşebbüs suçuna yardım etme" suçlamasıyla cezalandırılması istemiyle mahkemeye mütalaasını sundu.
Bu Kürt'e ceza verelim gitsin!
Mütalaaya karşı söz alan Tutal, Dağhan'ın işkence altında verdiği ifadeler nedeniyle dosyaya eklendiğini belirterek, olay günü ve saatinde başka yerde olduğunu kanıtlamasına rağmen kendisinin cezalandırılmak istendiğini söyledi. Olay günü kimler ile telefonda konuşup görüştüğüyle ilgili detaylı bilgi veren Tutal, "Taleplerimiz reddedildi. Taleplerimiz kabul edildiğinde devlet kurumu olan TEM'in, işlemediği suçu bir kişiye işkenceyle nasıl kabul ettirdiği ortaya çıkmış olacaktı. Artık bu dosya, polislerin öldürülmesinden çıkmı, işkence ve tehditleri nasıl örtbas edebiliriz, dosyasına dönüşmüştür. İşin esasında burada söz konusu TEM'in itibarının zedelenmesindense 'bu Kürt'e ceza verelim de bu dosyayı kapatalım' noktasına gelinmiştir" dedi.
Dağhan mahkemeyi reddetti
Dağhan ise mahkeme heyetini reddettiğini belirterek, Tutal hakkında verdiği sorgu aşamasındaki ifadesini ağır işkence altında ve "tecavüz" tehdiyle alındığını, böylece verilen isimleri kabullendiğini hatırlattı. Dağhan, "Beni yargılayacak bir iradeniz ve gücünüz yoktur. Beni yargılayacak olan Önderliktir, Başkan Apo’nun felsefesidir, Kürt halkıdır ve Kürt halkıyla birlikte kardeşçe yaşamaya inanan kesimlerdir. Ben bir PKK üyesi ve kadrosu olarak elimden geldiğince gördüğüm felsefe üzerinden yürümeye çalışacağım. Utandığım şey; gerçek bir PKK militanı olamadım, buna layık olamadım. Gereken sorumluluğu yerine getirememenin utancını yaşıyorum" şeklinde konuştu.
Soruşturma tamamen usulsüz
Ardından söz alan Tutal’ın avukatı Mustafa Vefa, müvekkilinden intikam alınmaya çalışıldığını belirterek, "Geldiğimiz noktada adalete inancımız kalmadı. Burada soruşturmanın tamamının usulsüz olduğunu kanıtlamaya çalışsak da bu bir şeyi değiştirmeyecek. Bu dosyalar politik bir zemine oturtuluyor" diye konuştu.
Yeni cezalar
Mahkeme, Özan'ı "kasten öldürmeye teşebbüs" suçlamasından Dağhan'a 20 yıl; "kasten öldürmeye teşebbüs suçuna yardım etme" suçlamasından Tutal'a da 8 yıl hapis cezası verdi. RIHA