• Siyasi soykırım operasyonları sonucu gözaltına siyasetçi, gazeteci ve sendikacıların da içinde bulunduğu onlarca kişi tutuklandı. 

AKP iktidarının siyasi soykırım operasyonları ile kayyum atamaları devam ediyor. 

Ankara merkezli başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan siyasetçi, avukat ve insan hakları savunucularının savcılık ifadelerinin ardından tutuklama istemiyle hakimliğe sevk edildi. DEM Parti Eşbaşkan Yardımcısı Sevtap Akdağ, Peyas (Kayapınar) Belediye Eşbaşkanı Cengiz Dündar, İnsan Hakları Derneği (İHD) kurucularından Nimet Tanrıkulu, Genel-İş Başkanı Remzi Çalışkan, Genel-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy, Halef Caruş, Ecevit Odabaşı, Nusrat Akın ve Serdar Ekingen hakkında tutuklama kararı verildi. Avukat Şiar Rışvanoğlu, Erdal Güzel, Faruk Ayhan ve Recep Şimşek ise adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı.

Şirnex'te 10 kişi

Şirnex merkez ile Cizîr (Cizre) ve Hezex (İdil) ilçelerinde 26 Kasım'da yapılan ev baskınlarında aralarında çocukların da olduğu 23 kişi gözaltına alındı. Emniyet'teki ifadeleri tamamlanan 23 kişi adliyeye getirildi. Savcılıkta ifadeleri alınan 23 kişiden 18'i serbest bırakılırken 5 kişi ise "Örgüte üye olmak" gerekçesi ve tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkemede de aynı gerekçeyle tutuklama kararı verilen 5 kişi, Şırnak T tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderildi. Savcılık 5 kişinin serbest bırakılmasına itiraz etti. Savcılığın itirazı sonucunda tekrardan gözaltına alınan 5 kişi, aynı gerekçeyle tutuklandı.

Mêrdîn'de 7’ye yükseldi

Mêrdîn'in Qoser (Kızıltepe) ilçesinde 27 Kasım günü gerçekleştirilen ev baskınlarında gözaltına alınan ve kayyum protestolarına katılmakla suçlanan iki kişinin daha ifade işlemleri tamamlandı. Mardin Adliyesi’ne sevk edilerek, savcılık sorguları yapılan Hamit Can Yağızoğlu ve Eren Albayrak tutuklama istemiyle Mardin Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi. Hakimliğe sevk edilen Yağızoğlu ve Albayrak, "Örgüt üyesi olmamakla beraber örgüt adına suç işlemek" iddiasıyla tutuklandı. Böylece Mêrdîn Büyükşehir, Êlih ve Xelfetî Belediyelerine kayyum atanan 4 Kasım'da beri protestolara katıldıkları için tutuklananların sayısı 7’ye yükseldi.

Riha'da tutuklama

Urfa Cumhuriyet Başsavcılığının "Örgüt üyesi olmak" ve "Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suçişlemek" iddialarıyla başlattığı soruşturma kapsamında 26 Kasım’da gözaltına alınan 8 kişi, adliyeye çıkarıldı. Mehmet Demir, "Örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklanarak Urfa T Tipi Kapalı Cezaevine götürüldü. Diğerleri adlikontrol şartıyla serbestbırakıldı. 

İki gazeteci tutuklandı

Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığının başlattığı soruşturma kapsamında bir çok kentte yapılan ev baskınlarından gözaltına alınan ve Eskişehir’e getirilen gazetecilerin savcılık ifadeler tamamlandı. Tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen gazetecilerden Bilge Aksu ve Mehmet Uçar tutuklanırken Serap Güneş, Erdoğan Alayumat ve Tuğçe Yılmaz adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Adli kontrol talebiyle hakimliğe sevk edilen gazetecileri Bilal Seçkin, Suzan Demir ve Havin Derya adli kontrol kararıyla hakimlikten serbest bırakıldı.

 

* * *

Erdoğan'ı eleştirene tutuklama

"Erdoğan, Demirtaş’ın ceketini asamaz” sözleri üzerine hedef gösterilen G.K. adlı kadın, “Cumhurbaşkanına hakaret” ve "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik” iddialarıyla tutuklandı. 

İstanbul Esenyurt'ta 13 Ocak'ta bir YouTube kanalına verdiği röportaj üzerine sanal medyada hedef gösterilen G.K. adlı kadın, 28 Kasım’da gözaltına alındı. G.K., tutuklama talebiyle Büyükçekmece Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi. G.K., “Cumhurbaşkanına hakaret” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” iddialarıyla tutuklanarak Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ne götürüldü.

G.K.'nin röportajında "Cumhurbaşkanı Erdoğan, Selahattin Demirtaş’ın ceketini asamaz, Rizeli değil Ermeni, hangi üniversiteyi bitirmiş, Kürt halkı ikiye ayrılıyor, makarnacı bölüm, şerefli bölüm, makarnacılar oyunu AKPi’ye veriyor, şerefli Kürt halkı ise Selahattin Demirtaş’ın mücadelesinin arkasında" sözlerini sarf ettiği belirtildi. Söz konusu sözler gerekçesiyle "kuvvetli suç şüphesini gösteren somut delillerin bulunduğu" iddia edildi. 

İktidarı savunana yanıt vermişti

G.K.'nin halen YouTube'de yer alan röportajda, iktidarı savunan bir erkeğe yanıt verdiği görülüyor. G.K., Murat Kurum’un TOKİ inşaatları üzerinden yüklü miktarlarda para kazandığına ve insanların yoksulluğuna işaret ederek, şunları söylüyor: "İnsanların karınlarının doyması gerekiyor, burada herkes 'CHP, HDP, MHP' diyor. Burada HDP toplansın, 15-20 kişi ‘terörist’ diyor. Neye göre ‘terörist’ diyor? Selahattin Demirtaş bana göre lider. Erdoğan onun ceketini bile asamaz. Erdoğan korktuğu için o cezaevinde. Ama azadî, azadî, azadî (özgürlük). Şerefli Kürt halkı her zaman mücadelesinin arkasında. Bizim Kürt halkı, makarnacı bölüm ve şerefli bölüm olarak ikiye ayrılıyor. Makarnacılar oyunu AK Parti’ye veriyor ve makarna, bebek bezleri, mama kuyruğuna düşüyor. Şerefli Kürt halkı da mücadelesinin arkasında. Erdoğan hangi üniversiteyi bitirmiş? Selahattin Demirtaş en azından avukat. O Rizeli değil, Ermeni. Beni içeri atsınlar umurumda değil ama değil." 

 

* * *

Eşbaşkan Orhan tutuklandı

Dêrsim Belediye Eşbaşkanı Birsen Orhan, sevk edildiği hakimlik tarafından tutuklandı.  

Yerine kayyum atandıktan sonra gözaltına alınan ve 24 Kasım'da ev hapsi şartıyla serbest bırakılan Dêrsim Belediye Eşbaşkanı Birsen Orhan, Pêrtag (Pertek) ilçesinde bulunan evinde gözaltına alındı. Tunceli Adliyesi'ne sevk edilen Birsen Orhan, "Toplantı ve gösteri yürüyüş kanununa muhalefet" ve "Görevi yaptırmamak için direnme" iddialarıyla tutuklandı. 

Avukatı Kenan Çetin, meslek hayatı boyunca ilk defa böylesi bir kararla karşı karşıya kaldığını söyledi. Av. Çetin, müvekkiline yöneltilen "görevi yaptırmama" iddiasının bariyerleri tekmeleye dayandırıldığını söyledi. Çetin, "Ev hapsi almış birinin, 2911 sayılı yasaya muhalefetten dolayı tutuklanmasına ilk kez şahit oldum. Bize göre dosyada tutuklamanın şartları olmadığı gibi ev hapsinin bile şartları yoktu. Ceza Muhakemeleri Kanunu (CMK), ‘işkence, soykırım, anayasal, adam öldürmeye tam teşebbüs’ gibi suçlarda ancak ev hapsi verilebileceğini söylüyor. 2911 sayılı yasanın 32. maddesi çok açık; 6 ayla 3 yıl arası yani ağırlaştırılmış hali ile 5 yıl. Bu 6 ayla başladığı için onun da kamu görevlisine karşı işlenmesi gerekir" diye konuştu. 

Av. Çetin, yöneltilen suçlamanın "polise direnme" olduğuna işaret ederek, "Bizim avukatlar olarak tanık olduğumuz şey; Kamu görevlisi bariyerler. Bariyer, kamu görevlisi değildir. Dolayısıyla bu karar anlamsızdır. Verilen karar hukuka aykırı bir karardır. Buna ilişkin Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi kararı da sunuldu. Buna rağmen böyle bir karar çıktı. Bu karar hukuksuz bir karardır” ifadelerini kullandı. 

 

 

* * *

Meşruiyetini kaybettikçe pervasızca saldırıyor

Ankara’daki tutuklamalara tepki gösteren DEM Parti MYK, “Biz bu karanlığa teslim olmayacağız” dedi. 

MYK, Ankara merkezli başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanan ve aralarında DEM Parti Eşbaşkan Yardımcısı Sevtap Akdağ ve Peyas Belediye Eşbaşkanı Cengiz Dündar'ın da bulunduğu 9 kişiye ilişkin açıklama yaptı. "AKP iktidarı, siyasi meşruiyetini kaybettikçe toplumun örgütlü güçlerine pervasızca saldırıyor" denilen açıklamada, toplumun iradesine ve özgürlük taleplerine darbe vurulduğu belirtildi. Açıklamada, şunlar ifade edildi: "Toplum iş, ekmek ve adalet talep ederken, iktidar bu haklı talepleri baskı, gözaltı ve tutuklamalarla karşılıyor. Halkın haklarını gasp eden bu rejim, kriz ve kaos üretmekten başka bir şey yapmıyor. Despot yönetimlerin yöntemlerini uygulayan bu düzen Türkiye’yi uçuruma sürüklüyor. 12 Eylül darbecilerinin başaramadığı zulüm düzenini kurma hayali, bu iktidar için de hüsranla sonuçlanacaktır. İktidar sahipleri, halka karşı işledikleri suçların hesabını er ya da geç verecektir. Biz bu karanlığa teslim olmayacağız! Daha güçlü mücadele edeceğiz, daha sıkı kenetleneceğiz."