Wan'da Miks'le başladılar
- Wan'da büyükşehir dahil 14 belediyenin 14'ünü kaybetmeyi hazmedemeyen AKP iktidarı, suç uydururarak Eşbaşkan Hazır'a hapis cezası verdiği Miks Belediyesi'ne kayyum atadı.
Wan'ın Miks (Bahçesaray) Belediye Eşbaşkanı Ayvaz Hazır’a "örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek" iddiasıyla 3 yıl 11 ay hapis cezası verilmesinden sonra Türk İçişleri Bakanlığı kararıyla ilçe kaymakamı Harun Arslanargun kayyum olarak atandı.
Miks Belediye Eşbaşkanları Ayvaz Hazır ve Nebahat Benek'in yerine kayyum atama kararını tebliğ etmek için belediye binası önüne giden polise halk tepki gösterdi. Ayvaz Hazır ise yazıyı imzalamayacağını söyledi. Tartışmanın ardından kitle ile polis arasında arbede çıktı. İlçenin ablukaya alınmasının ardından polis, zorla belediyeye girmeye çalıştı, ancak halk tekrar tepki gösterdi. Belediye önünde toplanan kitle, kayyum atanmasını protesto etti. DEM Parti Wan Milletvekili Mahmut Dindar, halkın iradesinin gasp edildiğine vurgu yaparak, “Biz burada aylarca seçim çalışması yaptık, bu halk bize oy verdi. Bu faşizmi kabul etmeyeceğiz” dedi. DEM Parti Milletvekili Sinan Çiftyürek ise “İç barışımızın güçlendirilmesi için çağrı yapıyorlar. Kürt ile barış böyle mi olur? Çözümünüz bu mu? Bir aydan beridir tartıştığınız çözüm bu mudur? Sayın Erdoğan, Sayın Bahçeli barışı böyle mi getireceksiniz, çözümünüz böyle mi? Sandık kurulmuş, halk seçimini yapmış, YSK seçime girmesinde sıkıntı olmadığını söylemiş ama 11 yıl beklettiğiniz dosyadan ceza veriyorsunuz. Bu çözümsüzlüktür” diyerek tepki gösterdi.
Kent abluka altında
Miks’e giden yol da askerler tarafından tutularak, giriş çıkışlara yasaklandı. DEM Parti Wan İl binası ablukaya alınırken, kentin tüm sokaklarına panzerler ve polisler yerleştirildi. Miks Belediyesi'ne zorla giren polisler, belediyenin önünü zırhlı araçlarla kapatarak kimsenin içeriye girmesine izin vermedi. DEM Parti İlçe binası önünde çok sayıda kişinin katılımıyla basın açıklaması yapıldı. Burada ilk olarak konuşan Miks Belediye Eşbaşkanı Nebahat Benek, “Tarih boyunca bu ilçeye hiçbir şey yapmadılar. Yine kayyum atayarak bu halkın iradesine el koydular. Yarın sandık kurulacak halk yine tercihini kullanacak, biz kazanacağız, onlar kaybedecek” dedi. Diğer Eşbaşkan Ayvaz Hazır da “Herkes bilsin ki; bu ilçenin sahibi ve iradesi biziz. Miks, sadece bir belediye binasından ibaret değildir. Bundan sonra tüm çalışmalarımızı halkımızla birlikte yürüteceğiz. Herkese başarılar diliyoruz” diye konuştu.
14'te 14 hazımsızlığı
DEM Parti Wan İl Eşbaşkanı Veysi Dilekçi, “Bu halkın iradesini tanımıyorsanız o zaman sandık kurmayın. Siz, ilçenin yol, ekonomik, sağlık, işsizlik ve eğitim sorunu çözdünüz de mi gelip kayyum atıyorsunuz?” diye sordu. Wan Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Neslihan Şedal ise “Üç kez kayyum atadınız, üç dönemdir bu politikalarla kendinizi yaşatmaya çalışıyorsunuz, ancak 31 Mart’ta bu halk Wan kentinde 14’te 14 yaparak size tarihi bir cevap verdi. Bu uygulamaların 14’te 14’tün hazımsızlığı olduğunu biliyoruz” dedi.
Bu zulmü kabul edemeyiz
Kayyum atanması, hafta sonu da protesto edildi. Yüzlerce kişinin katıldığı açıklamada, “Hırsız kayyum, belediyeden defol” sloganı atıldı. Eşbaşkan Nebahat Benek, ilçenin nüfusunun AKP döneminde 25 binden 12 bine kadar indığını belirterek, zulme dikkat çekti. DBP İl Eşbaşkanı Cemal Demir de halkın bu zulmü ve haksızlığı kabul etmeyeceğini söyledi. Wan Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Abdullah Zeydan ise şunları söyledi: “AKP’nin, dersler çıkarmasını beklerken yine büyük bir utanmazlıkla halkımızın iradesini yeniden gasp etti. Bahçesaray halkı, iradesine, onuruna karşı gerçekleştirilen bu zulmü asla kabul etmeyecektir. Halkın iradesine, demokrasiye, adalete, hukuka saldıranlar her zaman kaybetmiştir. Kürt halkının barış talebini kayyum gaspıyla itmeyin. Türkiye halklarının ihtiyacı kayyum değil, toplumsal barıştır.”
Gaspta sınır tanımıyor
DEM Parti Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu da kayyum atanmasına dair açıklama yaptı. Hukuksuzlukta ve irade gaspında sınır tanımayan bu iktidarın, siyasi düşmanlık barındıran politikalarına işaret edilen açıklamada, bir yandan toplumsal müzakere mesajları verilirken, diğer yandan halkların iradesinin hedef alınmasının, demokrasi umutlarına gölge düşürdüğü vurgulandı. Söylemde barışçıl, pratikte düşmanca olan bu tutumun, hem Kürt halkı hem de diğer halklar tarafından samimiyetten uzak bulunduğu kaydedilen açıklamada, "İktidar ortakları, demokratik ve eşit bir Türkiye yaratacakları konusunda samimiyetlerini ortaya koymak istiyorsa bunun göstergelerinden biri de Kürt halkının iradesine saygı duymak ve onu tanımaktır. Çürümüş yargı sisteminin, arkadaşlarımız hakkında verdiği kararların halkımız nezdinde bir karşılığı olmadığını bir kez daha yineliyoruz. Tutuklanan Kayapınar Belediye Eşbaşkanımız Cengiz Dündar bir an önce serbest bırakılmalıdır. Yine aynı şekilde gözaltına alınan Dêrsim Belediye Eşbaşkanımız Birsen Orhan’a karşı tekrarlanan bu tutum son bulmalı ve kendisi derhal serbest bırakılmalıdır. Halkların iradesine saygı duymayan ve bu iradeyi her fırsatta hedef alan bu akla karşı daha fazla direnecek ve demokratik mücadelemizi büyüteceğiz." WAN
* * *
'Halk iradesine sahip çıkacağız'
CHP’li belediye başkanlarının ortak bildirisinde, kayyumlara işaret edilerek "Halkın belediyelerine, halkın iradesine sahip çıkacağız” denildi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel başkanlığında önceki gün CHP Genel Merkezi'nde belediye başkanları toplantısı yapıldı. Toplantı ardından 5 maddelik bildiri paylaşıldı. Bazıları şöyle:
* İktidarın sandıkta kazanamadığı belediyelere dönük başlattığı kayyum saldırısı halkın sandıktan çıkan iradesini, yani milli iradeyi hedef alan bir siyasi darbe girişimidir. Haklarında kesinleşmiş mahkeme kararı bulunmayan seçilmiş belediye başkanları, İçişleri Bakanlığı tarafından alınan kayyum kararlarıyla görevden uzaklaştırılmakta, yerine gelecek isim belediye meclislerinden seçimle değil, iktidar tarafından atamayla belirlenmektedir. Bu şekilde ülkemizde demokrasinin kalan son kaleleri de iktidar tarafından yıkılmak istenmektedir. Sadece Esenyurt’u, Ovacık’ı veya kayyum atanan diğer belediyelerdeki seçmenleri değil, tüm milleti ve milletin iradesini hedef alan bu saldırıların karşısında hep birlikte mücadele edecek, milli iradeyi hedef alan bu gayrimeşru, hukuk dışı girişimlere asla teslim olmayacağız. Halkın belediyelerine, halkın iradesine sahip çıkacağız.
* Türkiye’nin en büyük ilçesi olan Esenyurt’un seçilmiş belediye başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tam bir aydır; iktidarın, eski ortaklarından öğrendiği kumpas yöntemleriyle, hukuk cellatlarının verdiği kararlarla hapiste tutulmaktadır. Sadece Prof. Dr. Ahmet Özer’i ve Cumhuriyet Halk Partisi’ni değil, tüm Esenyurt halkını hedef alan bu hukuksuzluk derhal son bulmalı, belediye başkanımız serbest bırakılmalıdır.