Kurdistan sizinle gurur duydu
Yurt Dışı Haberleri —
- Özgür basın emekçisi gazeteci Gulistan Tara ile Hêro Bahadîn’in SİHA’lı saldırıda şehit düşmeleri ardından meydanalara çıkan Kurdistanlılar, Türk devlet terörünü, Barzani ailesinin ihanetini kınadı. İngiliz kamu yayıncısı BBC önünde de eylem vardı, ‘sesinizi yükseltin’ çağrısı yapıldı.
- Duisburg’da Gulistan Tara için Demokratik Kürt Toplum Merkezinde taziyeleri ablası Ülkem İsen kabul etti. İsem; “Kardeşim bir Kürt yurtseveriydi, Kürt’e reva görülen zulümleri dile getirmek için gazetecilik mesleğini seçti. Kardeşimle gurur duyuyoruz’’ diyerek Kürt halkının ortak duygularını paylaştı.
- Dest Dan Kadın Meclisi adına Berlin’de konuşan Susanne Rösling, Şengal, Rojava ve Paris’te Türk cinayetlerine dikkat çekti: “Bu saldırılar, Türkiye’nin sivillere ve gazetecilere yönelik sistematik cinayetlerinin bir parçasıdır. Türkiye, dronelar ve suikast timleriyle eleştirel sesleri susturmaya çalışmaktadır.”
REWŞAN DENİZ / DUİSBURG
Başûrê Kurdistan’da Silêmanî’ye bağlı Seyîdsadiq ilçesinde Kürt gazetecileri taşıyan araca yönelik Türk devletinin Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) ile gerçekleştirdiği terör saldırısında şehit düşen gazeteciler için Kürt halkı meydanlara çıktı. Şehit gazeteciler Gulistan Tara ve Hêro Bahadîn ile yaralanan Chatr Medya Şirketi Sorumlusu Rêbin Bekir’in de bulunduğu 6 gazeteci için Almanya, İsviçre, Fransa, İngiltere, İsveç ve Kıbrısta protesto gösterisi düzenlendi. Gösterilerde Türk devletinin terör saldırısında işbirlikçi olan Başûrê Kurdistan’da hükümeti elinde tutan KDP ile Barzani ailesine öfke vardı. Birçok kentte saldırı haberinin duyulması ardından meydanlara çıkan Kürt halkı ve dostları, uluslararası basın örgütlerine de seslerini yükseltmelerini ve uluslararası soruşturma çağrısı yaptı.
Şehit gazeteci Gulistan Tara’nın ailesi Türk devletinin saldırısında görev başında şehit düşen gazeteciler için taziyeleri Duisburg Demokratik Kürt Toplum Merkezi’nde kabul etti. Çok sayıda özgür basın çalışanı ve Kurdistanlının katıldığı taziyede anılarına bağlılık ve mücadelelerini devam ettirme sözü verildi.
Halkını seven bir insandı
Gulistan Tara için Almanya’nın Duisburg kentinde taziye kuruldu. Kürt Demokratik Toplum Merkezi ve Asya Yüksel Kadın Meclisi tarafından düzenlenen taziyeye Duisburg ve yakın kentlerden çok sayıda kişi ziyarette bulundu. Taziyede hazır bulunan ve ziyaretçilerin başsağlığı dilediği Gulistan Tara’nın ablası Ülkem İsen gazetemize konuştu. Gulistan’ın çocuk yaşlarında bile duyarlı bir karektere sahip olduğunu belirten Ülkem İsen şu anısını bizlerle paylaştı: “1995’te cezaevinde girdim. O zaman küçüktü. Ben daha sorgudayken o ve benim küçük kardeşim emniyete hep yemek getiriyorlardı. Sonradan bana mektup yazdı diyordu, ‘biz sana yemek getiriyorduk ama hep polisler alıyordu.’ Sorgudayken polisler bana, sizin alileleriniz niye size sahip çıkıyor diye soruyordu. O zaman emniyet de bizim mahallede olduğu için Gulistan o çocuk haliyle yemek taşıyordu. Babam da sürgündeydi. Kimse evde yoktu. O yaşta o benim için uğraşıyordu. Cezaevi geliş gidişleri onun üzerinde çok etki yarattı. Lise 2’de gazeteciliği seçti. Okuyan, duyarlı ve halkını seven bir insandı.”
Kardeşimle gurur duyuyorum
Gulistan’ın kalemiyle hakikatin sesi olmaya çalıştığını ifade eden Ülkem İsen, son olarak şunları dile getirdi: ''Taziyesini değerli arkadaşları, yoldaşları düzenledi. Kardeşim bir Kürt yurtseveriydi, Kürt’e reva görülen zulümleri dile getirmek için gazetecilik mesleğini seçti. Hakikatleri dile getirdiği için hedef alındı. Hakikatin sesini bu tür cinayetlerle kısamazlar. Kurdistan’ın tüm parçalarında kaldı Gulistan, insanlarla bütünleşmişti. Kardeşimle gurur duyuyoruz’’
Berlin’de, katliamın ortağı olma çağrısı
Kıta Avrupa’sında en çok Kürt’ün yaşadığı Almanya’da gazetecilere saldırı haberinin alınması ardından meydanlara çıkan Kürtler ve enternasyonalist dostlar Türk devlet terörünü protesto etti. Almanya’nın başkenti Berlin başta olmak üzere Darmstadt, Kiel ve Frankfurt’ta gösteriler düzenlendi, özgür basın emekçileri anıldı.
Berlin'de Dest Dan Kadın Meclisi ve TekoJin’in ortak çağrısıyla Kaiser-Wilhelm-Gedächtniskirche yanında düzenlenen mitinge çok sayıda Kurdistanlı ve enternasyonalist katıldı. Mitingde, Türk devletinin kirli uygulamalarına göz yuman ve sorgusuz katılan batılı güçlere ve Alman devletine çağrı yapılarak, savaş politikalarına destek verilmemesi istendi. Mitingin amacına ilişkin yapılan konuşmada; “Soykırımı durdurun! Türkiye’nin savaş politikasına destek vermeyin! Uluslararası toplum derhal harekete geçmeli ve Türkiye ile ortaklıklarına son vermelidir, böylece Kürtlere yönelik katliamlar durdurulabilir” denildi. “Bu saldırılar, uluslararası güçlerin hava sahası izni vermesiyle desteklenmekte, bu da bir soykırıma ortak olmaktan başka bir şey değildir. Türkiye, bu izni kullanarak sivilleri ve Kürt kadın hareketini hedef alan İHA saldırıları yapmaktadır” sözleri ile devam eden açıklamada yaşananların özel olarak kadın kırımı olduğuna da vurgu yapıldı.
Suskun kalan suç ortağıdır
Uluslararası topluma da seslenilen açıklamada, "Türkiye’nin savaş politikasına verdiğiniz desteği sonlandırın ve Kürtlere yönelik katliamları durdurun! Hava sahasını kullanma iznini geri çekin. Suskun kalan herkes, bu insanlık suçuna ortak olmaktadır! Kürt halkı, bu soykırım anlaşmasına karşı direnecek ve kimliğini savunacaktır. Özgürlük, adalet ve insan hakları için mücadelemizde yanımızda olun" denildi.
Türk devletinin sistematik cinayetleri
Dest Dan Kadın Meclisi adına konuşma yapan Susanne Rösling ise şöyle konuştu: “Gazetecilik görevlerini yerine getiren bu cesur kadınlar, yalnızca yaşamlarını değil, gerçeği de susturmayı amaçlayan vahşi bir saldırının hedefi oldular. Bu saldırılar, Türkiye’nin sivillere ve gazetecilere yönelik sistematik cinayetlerinin bir parçasıdır. Silêmanî, Şengal, Rojava ya da Paris’te; Türkiye, her yerde dronelar ve suikast timleriyle eleştirel sesleri susturmaya çalışmaktadır. Nagihan Akarsel, Murad Mîrza İbrahim ve Sakine Cansız gibi isimler, basın özgürlüğüne ve Kürt halkına, özellikle Kürt kadınlarına yönelik bu savaşı simgelemektedir.” Rösling konuşmasının devamında sesizliği bozma ve mücadele çağrısı yaparak; “Gülistan Tara ve Hêro Bahadîn’in yaşamını ve eserini onurlandırıyor ve diyoruz ki: Biz susmayacağız! Gelin, özgürlük, adalet ve gerçek için birlikte mücadele edelim!” dedi.
Darmstadt'ta TJK-E Hessen'in organize ettiği eylemde Türk devleti ve KDP protesto edildi. Luisenplatz'da gerçekleştirilen eylemde "Özgür basın o kalemleri, kameraları asla bırakmaz" mesajı verildi.
Kiel kentinde de Katledilen Gulistan Tara ve Hêro Bahadîn için protesto eylemi düzenlendi. Eylemde Almanca açıklama yapılarak Türk devleti ve ortağı KDP teşhir edildi.
Frankfurt’ta Kürt Kadınlar Birliği öncülüğünde bir araya gelen onlarca Kurdistanlı, Türk devletinin Silêmanî’de gazetecilere yönelik hedefli saldırısını protesto etti.
TC-KDP ortaklığı yoldaşları katletti
İsviçre’nin Zürih, Basel ve Ticino kentlerinde meydanlara çıkan Kürtler ve dostları Türk devlet terörünü protesto etti. Şehit gazetecilerin yaşamlarından kesitlerin de anlatıldığı gösterilerde uluslararası güçlerin göz yuman politikaları teşhir edildi.
Zürih kentinde Kürtler ve dostlar Zürih Berîtan Kadın Meclisi ve Demokratik Kürt Toplum Merkezi'nin (CDK-Zh) çağrısıyla Helvetia Meydanı'nda bir araya geldi. Berîtan Kadın Meclisi adına bir konuşma yapan Adile Güzel, "Rojava'da Kürt kadınlarının DAİŞ barbarlığına karşı kazandığı zaferin bir intikamı olarak bugün Türk devlet faşizmi özellikle kadın yoldaşlarımızı bilinçli bir şekilde katletme yoluna gitmiştir" dedi.
Almanca CDK-Zh adına hazırlanan metinde: "Türk devleti yıllardır Başûrê Kurdistan, Şengal ve Rojava'daki Kürt bölgelerine sistematik saldırılar gerçekleştiriyor. Uluslararası güçlerin hava sahası serbestisi vermesiyle desteklenen bu saldırılar, soykırıma suç ortaklığından başka bir şey değildir. Türk devleti bu özgürlüğü özellikle sivilleri ve Kürt kadınlarını hedef alan SİHA saldırıları gerçekleştirmek için kullanıyor." İsviçre Demokratik Kürt Konseyi (CDK-S) Eşbaşkanlık Divanı adına Emrullah Bingül de "KDP yönetimiyle ortaklığın sonucunda bugün 2 kadın yoldaşımız katledildi" dedi.
Basel kentinde Ronahî Kadın Meclisi ile Demokratik Kürt Toplum Merkezi'nin (CDK-Bl) çağrısına cevap veren Kurdistanlılar ve dostları burada basın açıklaması gerçekleştirdi. Gülistan Tara ve Hêro Bahadîn'in fotoğraflarının taşındığı eylemde saygı duruşu gerçekleştirildi. Avrupa Kürt Kadın Hareketi'nin (TJK-E) katliama ilişkin hazırladığı Almanca basın metninin okunması sonrası eylem sloganlarla sonlandırıldı.
Ticino kantonunda buluşan Kurdistanlılar, 15 Ağustos Atılımı'nı selamladı. Eylemde gazetecilerin katledilmesi protesto edilirken, "Saldırılar KDP'nin ihanetiyle düzenleniyor" mesajı verildi. Demokratik Kürt Toplum Merkezi’nin öncülüğünde Bellinzona kentinde düzenlenen etkinliğe İsviçre Demokratik Kürt Konseyi (CDK-S), Siyasetçi Musa Farisoğulları, Toplum Merkezi yöneticilerinin yanı sıra çok sayıda kişi katıldı.
Barzani Ailesi ve KDP yönetimini kınayarak, faşist Türk devletinin tek başına bu saldırıları gerçekleştiremeyeceğine işaret eden Farisoğulları, “Bu saldırılar KDP’nin ihanet çizgisiyle gerçekleşiyor. Bilsinler ki bu saldırılara karşı asla sessiz kalmayacağız. Her daim alanlarda sesimizi yükselterek bu katliamların cevabını vereceğiz. Yurtsever Başur halkımız ihanet çizgisine gerekli cevabı verecektir" dedi.
Fransa’da öfke vardı
Paris'in Normandiya bölgesinde CDK-F tüm bileşenleri ile biraraya gelerek dün Silêmanî'de Türk devletinin SİHA saldırısında katledilen özgür basın emekçileri Gülistan Tara ve Hêro Bahadin'i andı, Türk devletini ve KDP'yi protesto etti.
CDK-F Eş Başkanı Xanê Akdoğan, Fransa Kürt Kadın Hareketi (TJK-F) ve Fransa Demokratik Kürt Konseyi (CDK-F) adına basın açıklaması yaptı. Xanê Akdoğan, “Kadın gazeteci arkadaşlarımızı katleden işgalci ve barbar Türk devletini kınıyoruz ve onlara diyoruz ki, ne yapsanız da dünyada yankılanan kadın özgürlük çizgisini, ‘Jin Jiyan Azadî’ isyanını yok edemeyeceksiniz. Katledebilirsiniz ama biz çelikten irade sahibiyiz; tüm dünya da birleşip üzerimize gelse Rêber Apo’nun fikirlerini yok edemez” diyerek, şehit ailelerine başsağlığı, yaralılara şifa diledi.
Özgür Kürt’e yenilecekler
Türk devletine işgal ve katliam yolunu gösteren KDP’ye de seslenen Xanê Akdoğan, “AKP-MHP faşist rejimi tükenmiş durumda, kendi tükenmişliklerini Kürt halkına, Kürt halkının yiğit evlatlarına saldırarak, katlederek aşabileceklerini zannediyorlar ama ne yaparlarsa yapsınlar Özgür Kürt’e yenilecekler. Burada dikkat çekilmesi gereken diğer bir husus da Başurê Kurdistan'ı TC'ye peşkeş çeken ihanetin dibine kadar batmış KDP'nin durumudur. KDP, Türk devletini Medya Savunma Alanlarına getirerek işgal saldırılarını meşrulaştırıyor, bununla birlikte bizzat saldırılara katılarak Kürt kanı döküyor KDP bu tutumundan derhal vazgeçmelidir. Tarih ihaneti muhakkak yazacaktır. Kürt halkına yaptıklarınız karşısında yüzünüz kızaracak, yenilecek, yok olacaksınız, bizim irademizi zayıflatamayacaksınızKürt halkının Özgürlük Mücadelesi muhakkak zaferle sonuçlanacak, bunun önünde hiçbir güç duramaz" dedi.
Marsilya'da DTM ve Arin Mirkan Kadın Meclisi'nin çağrısıyla bir araya gelen Kurdistanlılar, saldırıyı protesto etti. Yakup Serhad tarafından yapılan açıklamada, "Bu alçaklığı, bu ihaneti onuru olan hiçbir Kürt kabul etmemelidir. Gerilla direnişi ile yıkılan TC devletine yol açan KDP yapılanması şunu iyi bilsin; tarihin çöp sepetine düşecek" dedi.
BBC önünde protesto
İngiltere'nin başkenti Londra'da yaşayan Kurdistanlılar ve basın emekçileri, BBC binası önünde bir araya gelerek, Gazeteciler Gulistan Tara ve Hêro Bahadîn’in katledilmesini protesto etti. Eyleme Kürt Halk Meclisi ve Britanya Devrimci Gençlik Hareketi üyeleri de katıldı. Katledilen gazetecilerin fotoğraflarının yeri aldığı dövizler taşıyan kitle, sık sık “BBC sessizliğe son ver”, “Kahrolsun faşizm”, “Kadın kırımına son”, “Kahrolsun işbirlikçi ihanet”, “Şehîd namirin” sloganlarını attı.
Basın emekçileri adına yapılan konuşmada, “Kürt Özgür Basın emekçilerinden Gulistan Tara ve Hêro Bahadîn'in Türk SİHA saldırısı sonucu katledildikleri hatırlatılarak, AKP-MHP faşist rejimi nefretle kınandı. Özgür basın emekçilerine, ailelerine, Kürt halkına başsağlığı dilenen açıklamada, “Gulistan Tara ve Hêro Bahadîn’in özgür yaşam hayallerini yaşatma sözünü veriyoruz” denildi. BBC gibi uluslararası bir basın kurumunun Türk devletinin Ortadoğu’yu kana bulayan ve gazetecileri hedefleyen saldırılarını görmezden gelmesinin sert bir dille eleştirildiği konuşmada, “Türk devletinin bu insanlık dışı saldırılarını halklardan saklamak, görmemek hiçbir etiğe ve ahlaka sığmaz. Utanın ve bu faşizmi görün” diye kaydedildi.
Konuşmaların ardından kitle BBC binası önünde oturma eylemine geçti. Oturma eyleminde alkış, slogan ve ıslıklara Türk devlet faşizmi ve BBC’nin tutumu protesto edildi.
KDP ihaneti sembol oldu
Kıbrıs'ın Limasol kentinde Kürt halkı ile dostları KDP'nin desteğiyle işgalci Türk devleti tarafından katledilen gazeteciler için yürüyüş ve miting yaptı. Limasol Belediyesi'nin önünde yürüyüşü mitinge dönüştüren eylemciler, sık sık "Kurdistan faşizme mezar olacak", " Bimre Xiyanet", " İşgalci TC Kurdistan'dan defol" sloganları ile Türk devleti ve KDP’yi protesto etti.
Eylem, şehit düşen gazeteciler şahsında devrim şehitleri anısına yapılan saygı duruşu ile başladı. Kürt siyasetçi Lezgin Serhat, “Türk devleti bunu tek başına yapmamıştır, onunla yan yana duran ve dökülen kanda parmağı olanları halkımız çok iyi bilmektedir” diyerek, KDP’nin ihanetçi çizginin sembolü haline geldiğini ifade etti. Eylem, İngilizce okunan bildiri ve atılan sloganlar eşliğinde son buldu.
Barzani ailesine dokununca
İsveç’in başkenti Stockholm’de Kurdistanlılar Amara Kadın Meclisi öncülüğünde Stockholm’un merkezi Åhlensin önünde bir araya geldi. Eylemde dağıtılan bildiride şöyle denildi: “Her iki serbest gazeteciler Barzani Ailesi’nin yolsuzluklarını ortaya çıkarmak için mücadele etmiş ve KDP'nin Başûrê Kurdistan’da derin kökleri olan ihanetini korkusuzca ifşa etmişlerdir.
Avrupa'daki halkımızı bu serbest gazetecilerin mücadelesini desteklemeye ve bu trajik katliamı protesto etmeye çağırıyoruz. AKP liderliğindeki Türk devleti, KDP'nin suç ortaklığıyla saldırılarını yoğunlaştırmıştır. Tüm ülkeleri derhal harekete geçmeye ve katliama karşı protesto gösterileri düzenlemeye çağırıyoruz.”