Medyanın eril dili şiddet üretiyor

Kadın Haberleri —

Selen Doğan

Selen Doğan

  • Kadına yönelik şiddet haberlerinde mevcut medyanın eril dil ve haberi veriş tarzıyla şiddeti yeniden ürettiğine dikkat çeken Uçan Süpürge Derneği’nden Selen Doğan, “Sadece erkeklere seslenen bir medya dünyası var” dedi.

Kadına yönelik şiddete erkek penceresinden bakan, eril bir dille haberleştirip topluma sunan ana akım medya, erkeğin kadına yönelik suçlarında ve kadın katliamlarında hiçbir hassasiyet göstermiyor. Haberlerinde, erkeğin yüzünü buzlayarak kadının bilgilerini açık veren ve olayı magazinsel kurgu olarak gösteren iktidar medyası bu tarz haberler ile kadınları bir kez daha şiddete maruz bırakıyor.

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği’nden Selen Doğan, kadına yönelik artan suçlarda medyanın hak ihlali temelli ve hassas yaklaşması gerektiğini belirtti.

Yanlış, yanlı haber zarar veriyor

Medyanın kadınlar için her zaman bir mücadele alanı ve mücadele aracı olduğuna dikkat çeken Doğan, “Bizim iletişim araçlarına, medyaya veya onun bize sunduğu olanaklara eşitsizlik, şiddet ve ayrımcılıkla ilgili mücadelemizde her zaman ihtiyacımız var. Medyanın bir partner olması gerekiyor. Ancak diğer taraftan bütün bu eşitsizlik ve hak ihlallerini yeniden yaratan bir boyutu da olduğu için medyanın kendisi bizim için bir mücadele alanı haline geliyor. Çünkü oradaki yanlış, yanlı ve eksik temsiller her zaman zarar veriyor” dedi.

Erkeklere seslenen bir medya dünyası var

Toplumsal cinsiyet eşitliği ve insan hakları perspektiflerini taşıyan haberciliğin hem kadınları hem çocukları hem de bütün kesimleri güçlendirebilecek bir perspektif sunacağına yer veren Selen Doğan, medyanın bu anlamda hak temelli bir yaklaşımla işlenilmesi gerektiğini ifade etti. Mevcut medyanın sadece belli yaşta belli bir ekonomik durumda ve belli bir sosyal statüde olan beyaz erkekleri içerdiğini kaydeden Selen Doğan, “Sadece erkeklere seslenen bir medya dünyası var. O nedenle biz kadınlar bütün o ana akım medya sistemi içerisinde son derece görünmez hale geliyoruz. Tıpkı çocuklar ve diğer bütün ihmal edilmiş topluluklar gibi. Bu medyanın daha hak temelli olabilmesi daha insan haklarını gözeten bir yaklaşımda olabilmesi için önce kendini sorgulaması olmalı. Ama bunu yapacak bir medya sisteminin olmadığını düşünüyorum, bundan ziyade umudum alternatif haber mecralarının, haber araçlarının güçlenmesi ve yaygınlaşmasında” diye konuştu.

Temel hakları gözeten medyaya ihtiyaç var

Alternatif medyanın bütün kesimleri görerek habercilik ürettiğini belirten Selen Doğan, bu anlamda o alanı güçlendirmeye çalıştıklarını söyledi. Kadınlara ve çocuklara dönük işlenen suçlarda hak temelli çalışan medyaya her zaman ihtiyaçlarının olduğunu kaydeden Selen Doğan, son olarak şunları söyledi: “Kadın bakış açısı sadece kadınları gördüğümüz bir haberciliğe değil aynı zaman diğer bütün toplulukları görmemiz gerektiriyor. Kadınlarla ilgili haber yaparken bir taraftan çok da hassas olunması gerekiyor. Özellikle kadınlara karşı işlenen suçlarla ilgili kadın katliamları ve cinsel saldırı suçlarıyla ilgili bunların hiçbir zaman oradaki şiddetin ihmali ve istismarı sıradanlaştırmayacak, normalleştirmeyecek biçimde verilmesi gerektiğini her zaman söylüyoruz. Olduğu gibi aktardığımız zaman bu hassasiyet gerektiren kısmını görmezden gelebiliyoruz. Bunu çok sakıncalı bir şey olduğunu düşünüyorum. Her zaman her haberi olduğu gibi aktaramayabiliriz bazı şeylerde bütün hak öznelerini düşünmemiz gerekiyor.”

MEDİNE MAMEDOĞLU /NÛJINHA-AMED

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.