Ölüm fermanını yırtıp attı

• Hanife Güzel, çocuk yaşta evlendirildi ve 14 yıl boyunca şiddet gördü. Boşanma kararı aldığında ölüm fermanı verildi, ‘Bir daha Çukurca’ya gelemez” denildi. Güzel, kadın özgürlükçü paradigmadan güç alarak yaşamını yeniden kurdu.

Kadınlara dayatılan toplumsal roller ve yaşamın her alanında kendini gösteren erkek zihniyeti kadınları evlilik adı altında sistematik şiddete itiyor. Çocuk yaşta evlendirilen Hanife Güzel (44) de 14 yıl boyunca evli olduğu erkekten sistematik şiddet gördü. Colemêrg’in Çelê(Çukurca) ilçesinde çocuk yaşta evlendirilen Güzel, şiddete daha fazla dayanamadı ve boşanmaya karar verdi. Ancak ailesi boşanma kararını olumsuz karşıladı. Destek görmemesine rağmen bu kararında ısrar eden Güzel, tüm zorlukları bir bir göğüsledi.

Şiddetle geçen 14 yıl

Güzel, boşanma kararı aldığında yaşadığı sorunları MA’ya şu şekilde anlattı: “Bulunduğum toplumda bir ilki yapmıştım ve bunun üzerine benim ölüm fermanım verilmiş, beni öldürme planları yapılıyordu. Boşandıktan sonra benim için ‘Hanife bir daha Çukurca’ya gelemez, boşandığı için ölümü hak etti, başımızı öne eğdi’ gibi söylemler başladı. 14 yıl boyunca işkence gören Hanife’ye kimse ‘Neden bu kaçışı seçtin, nasıl bir işkence gördün?’ diye sormadı.”

Adım adım yeni yaşama

Boşandıktan sonra 2007 yılında Wan’a taşındığını ve ayakları üzerinde durabilmek için çalıştığını ifade eden Güzel, “İlk olarak bir mağazada çalışmaya başladım. Daha sonra bir telefon dükkanına ortak oldum. Ondan sonra Wan Büyük Halk Pazarı’nda 500 TL ile bir dükkân kiralayarak orada ürün satmaya başladım. Buranın ilk kadın esnafı ben oldum. Yaklaşık 300 erkek esnafın içinde bir kadın bendim. Birçok zorluk yaşadım ama savaştım. Benden sonra başka kadınlar da pazarda esnaflık yapmaya başladı” diye belirtti.

Halk pazarında bir eşbaşkan

Barış ve Demokrasi Partisi’nin (BDP) yönetiminde olduğu dönemde eşbaşkanlık sistemini halk pazarında da hayata geçirdiklerini söyleyen Güzel, “Pazarın sorunlarına eşbaşkanlıksistemiyle çözüm olmaya çalıştık. Kadın esnafların ve müşterilerin uğrak yeri olurduk. Çünkü güven verdik ve bunu da bir nevi getirdiğimiz pazarda olan danışma yeri yani eşbaşkanlıksistemiyle yaptık. Herkes sorunlarını dile getirir, ortak zeminde çözüm bulurduk. Örgütlü ve bilinçli bir zeminin nasıl çözüm yarattığını bir kez daha görmüş olduk” diye belirtti.

Gücümü partimden aldım

Kendisine özgüveni, direnci ve mücadele gücünü veren temel etkenin kadın özgürlükçü paradigma olduğunu söyleyen Güzel, “Kadını özgürleştiren, siyasi, sosyo ve ekonomik her anlamda önde tutan bir hareketimiz var. Ve bu bana farklı bir güç kattı. Bu gücü partimden almamış olsaydım belki yine ezilirdim. Evet durduğum yerde bir süre sonra yine ezilecektim. Ama fark ettim ki bu mücadelenin içerisinde bizim kendi özümüze dönmemiz, kendi kendimize yetiyor olmamızın temel nedeni partimizin verdiği cesarettir” dedi. WAN