Ormanları kül eden devlet politikası
Toplum/Yaşam Haberleri —
- Şırnak ve Silopi ilçesi arasındaki Cûdî Dağı’nın eteklerinde bulunan Sorbitmê köyü ile Gera Mihetê alanı arasında günlerdir yangın devam ediyor. Askerlerin tarafından yakılan bölgede çıkan yangın geniş alana yayılırken, halkın yangını söndürmesine de izin verilmiyor. Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) üyesi Nujiyan Yıldırım, “Cudi'deki yangına acil müdahale için ses olalım, insanlığın gemisi Cudi’de yanıyor” çağrısında bulundu.
Şırnak ve Silopi ilçesi arasındaki Cûdî Dağı’nın eteklerinde bulunan Sorbitmê köyü ile Gera Mihetê alanı arasında günlerdir yangın devam ediyor. Askerlerin tarafından yakılan bölgede çıkan yangın geniş alana yayılırken, halkın yangını söndürmesine de izin verilmiyor.
Jinnews’ten Şehriban Aslan’a konuşan Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) üyesi Nujiyan Yıldırım, “Cudi'deki yangına acil müdahale için ses olalım, insanlığın gemisi Cudi’de yanıyor” çağrısında bulundu.
Nujiyan Yıldırım, Cudi’de uzun zamandır devam eden ağaç kıyımını hatırlatarak, “Bir avuç rantçının çıkarları uğruna ağaç kesimi aralıklı devam etmekteydi. Ne yazık ki bölgedeki yaşam ve çevre savunucularının sürekli gündemleştirmeleri ve suç duyurularında bulunmaları dahi bu doğa suçlarını durduramadı.”
Korkunç bir düşmanlık
Nujiyan Yıldırım, güvenlik politikaları nedeniyle doğa yıkımının keyfi ve sınırsız bir tahribata neden olduğunu söyledi. Yıldırım, “Güvenlik güçlerinin Kürt coğrafyasındaki doğa yıkımındaki etkileri ve tepkileri korkunç ve düşmanlık boyutunda olduğunu gösteren görüntülere tanık olmaktayız. Cudi’deki yangın görüntülerini adeta bir şenlik gibi çekip ailelerine gönderen askerlerin ruh halini sosyolojik ve psikolojik açıklamasını ilgili uzmanların yapması gerekli olsa da bu devletin bölgeye dönük şiddet politikalarından bağımsız değildir. Şiddeti besleyen politikalar sonucunda ortaya çıkan kişiliklerin, yanan ağaçları ve içinde acı çekerek ölen canlıların görüntülerini bir eğlence biçimi olarak çekip sosyal medyada paylaşılmasının boyutu sadece bölgesel düşmanlıkla sınırlı kalmayacağını, toplumsal yansımaları da korkutuyor” şeklinde konuştu.
Bir devlet politikası
Sadece Cudi’de değil Kurdistan’da bulunan ormanlık alanlarda genel olarak devlet eliyle yangın çıkarıldığına dikkat çeken Yıldırım, Akbelen’de de aynı sorunun olduğunu kaydetti. Yıldırım, “Yangınlara müdahale edilmesine izin verilmiyor. Cudi bölgesindeki orman yangını ile ağaçlar ve bölgedeki tüm canlılar yok ediliyor. Yangına müdahale edilmediği gibi müdahale etmek isteyen vatandaşlara da engel olunmaktadır. Bölgedeki doğa kıyımı, uzun yıllardır güvenlik bahanesiyle bir devlet politikası olarak devam etmektedir. Bu nedenle bölgedeki tüm doğal kaynakların talanı gibi orman yangınlarına da meşruluk kazandırılarak yasal yollarla doğa ve yaşam suçları işlenmektedir. Rant temelli politikalar nedeniyle Akbelen ormanında sermayedarların yanında, ormanı korumak isteyen yurttaşların karşısında duran devlet bölgede ise şiddetten beslenen kesimlerin rant ve inkar politikalarına hizmet ederek, meşrulaştırarak doğa suçlarını işlemeye devam etmektedir” dedi.
‘Acil müdahale için ses olalım’
Kurdistan halkına ve doğa savunucularına çağrı yapan Nujiyan Yıldırım, “Cudi doğa kıyımına karşı sembol bölge olmalıdır. Güvenlik ve ekonomi bahanesiyle rant politikalarını ve anlayışlarını kabul etmemek için Cudi‘deki yangına acil müdahale için ses olalım! İnsanlığın gemisi Cudi’ de yanıyor” sözlerini kullandı. AMED