Spena: Demokratik bir meydan okuma
Dünya Haberleri —
- Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın tecrit durumuna dikkat çeken, İtalya Zamanı Geldi Öcalan’a Özgürlük Komitesi Sözcüsü eski Senatör Giovanni Russo Spena, “İhtiyatlı olmamız gerektiğine inanıyorum… Yol uzun olacak ve Türk hükümetinin stratejisinin ne olduğunu bilmiyoruz.” dedi.
DEM Parti Milletvekili Ömer Öcalan’ın, 44 ayın ardınan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmenin yankıları sürüyor. Önder Apo’nun, kamuoyuna ilettiği mesajında, İmralı’daki tecridin sürdüğüne vurgu yaparak, “Koşullar oluşursa, bu süreci çatışma ve şiddet zemininden hukuksal ve siyasi zemine çekecek teorik ve pratik güce sahibim” ifadelerini kullandı. İtalya’da, Zamanı Geldi Öcalan’a Özgürlük Komitesi Sözcüsü Eski İtalyan Senatör Giovanni Russo Spena görüşmede Rêber Apo’nun söylediği bu sözleri Fırat Haber Ajansından (ANF) Serkan Demirel’e değerlendirdi.
İhtiyatlı olmalıyız, yol uzun
Komite olarak Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmeyi pozitif ve önemli bir gelişme olarak değerlendirdiklerini ifade eden Russo Spena, “İmralı ziyareti ve son dönemlerde yapılan tartışmalar, Kürt halkının, PKK’nin ve İmralı’da esaret altındayken bile halkına önderlik ve rehberlik eden Öcalan’ın büyük evrensel otoritesini ve komitemizin de bir parçası olduğu muazzam uluslararası dayanışmanın gücünü göstermektedir” dedi. İmralı görüşmesinin komiteleri için olağan üstü bir haber olduğuna dikkat çeken Spena: “Tüm bunların yanı sıra, ihtiyatlı olmamız gerektiğine inanıyorum. Gün be gün takip edilmesi gereken önemli bir yola girildiği kesin, zira ileriye doğru adımlar atılabileceği gibi gerilemeler de yaşanabilir. Yol uzun olacak ve Türk hükümetinin stratejisinin ne olduğunu bilmiyoruz.”
Komitesi Sözcüsü Giovanni Russo Spena, “Türk devleti nezdinde bu tartışmaların, ABD seçimlerinin Donald Trump lehine sonuçlanabileceği ihtimaliyle de bağlantılı olduğu kesin. Kuşkusuz, Türk devletinde bu durum, Donald Trump lehine sonuçlanabilecek ABD seçimleriyle de bağlantılı. Yapılan tartışmalarda taktiksel çıkarlar söz konusu. Taktiksel çıkarlardan uzak durularak, gerçek bir çözümün gün be gün inşa edilmesi gerekir” dedi.
Demokratik bir meydan okuma
Önder Apo’nun mesajını demokratik bir meydan okuma olarak değerlendirdiklerini ifade eden Giovanni Russo Spena, şunları kaydetti: “Öcalan mesajında tecrit koşullarının devam ettiğini vurguladı ancak koşullar oluşursa, süreci çatışma ve şiddet döngüsünden siyasi ve hukuki bir çerçeveye taşıyacak teorik ve pratik araçlara sahip olduğunu ifade etti. Bu mesaj beni ve bizleri mutlu etti. Öcalan kendisi liderliğinde, özgürleşme ve barış sürecini başlatacak güce sahip. Verdiği mesaj, demokratik bir meydan okumadır. Öcalan Türk devletine gerçek bir müzakere sürecini dayatmak istiyor. Öcalan haklı olarak, tecrit devam ediyor diyerek temkinli olduğunu da ortaya koyuyor.”
Öcalan’ın mesajını yaymak için
Russo Spena İtalya’da devam eden özgürlük kampanyasına dönük şunları belirtti: “Öcalan’ın özgürlüğü için İtalya’da yürütülen kampanya bizler için çok önemli. Kampanyamızın birçok açıdan temellendirildi. Temel amaçlarımız arasında, Öcalan’ın cezaevi koşullarının güçlü bir şekilde kınanması ve özellikle Öcalan’ın barış mesajını iletmek üzere Roma’ya geldiğinin hatırlatılması; Öcalan’ın demokratik konfedaralizm paradigmasını ve Rojava deneyimini derin bir şekilde tartışmak ve yaymak; Hukukçular, demokratlar ve entellektüellerin arasında güçlü bir dayanışma sağlama; Büyük şehirlerde ve küçük kasabalarda dayanışma amacıyla Öcalan’a vatandaşlık verilmesi için kurumsal kampanya düzenlenmesi; Gösteriler, yürüyüşler ve konserlerle Öcalan’ı fikirlerine ve içinde bulunduğu koşullara dikkat çekilmesi vardı. Bu amaçlar temelinde önemli çalışmalar yürüttük.
İtalya’nın özel bir sorumluluğu var
Küresel kampanya çerçevesinde İtalya’da, İtalya hükümetinin ve parlamentosunun, Roma Mahkemesi’nin Öcalan’a Kürt halkının özgürlüğü için mücadele eden bir temsilci olarak sığınma hakkı tanıyan kararını uygulaması için mücadele etmek gibi özel bir görevimiz var. Bu çok önemli. Çünkü Komitemiz, İtalya’nın Öcalan’ın özgürlüğü ve Kürt halkının kendi kaderini tayin etme hakkı için, Avrupa ve uluslararası kuruluşlarda mücadele etme yükümlülüğüne sahip olduğunu savunuyor”. ROMA