Tekrar yargılayamazsınız

İsmail Hakkı Tursun

İsmail Hakkı Tursun

  • 32 yıldır tutuklu bulunan ağır hasta İsmail Hakkı Tursun'un tahliyesi "iyi halli" olmadığı gerekçesiyle 4. kez uzatıldı. Tursun, "Beni tekrar yargılamayazsınız" diyerek, Kurul'un hiçbir sorusuna yanıt vermedi. 

Urfa 2 No'lu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde tutulan 59 yaşındaki Tursun'un infazı, Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulu'nun "iyi halli” olmadığı yönünde hazırladığı rapor gerekçesiyle bir kez daha ertelendi. İnfaz süresini 9 Aralık 2022'de tamamlayan Tursun tahliyesi, "pişman olmadığı" gerekçesiyle 8 Aralık 2022'de toplanan İdare ve Gözlem Kurulu tarafından 6 ay 5 gün süreyle ertelendi. Tursun'un tahliyesi, 7 Haziran 2023’te aynı gerekçeyle 6 ay 5 gün süreyle ertelendi. Aynı gerekçelerle 13 Aralık 2023’te 9 ay 5 gün tahliyesi ertelen Tursun'un tahliyesi, en son 25 Eylül 2024'te 9 ay süreyle ertelendi. 

Son tahliye ertelemesi öncesi Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulu görüşmesine alınan Tursun, görüşmede Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından yargılandığını hatırlatarak, "DGM'de her şeyi söyledim, başka da bir şey söylemem. DGM'de yargılandım, beni tekrar yargılayamazsınız. Sorduğunuz sorular hukuki değil. Sorduğunuz şeylere cevap vermek istemiyorum" dedi. 

Bir önceki tahliye erteleme kararında olduğu gibi, tecrit, Efrîn'e dönük saldırı, tek tip elbise dayatmasına karşı girdiği açlık grevleri, slogan atma gibi gerekçelerle verilen disiplin cezalarını gerekçe yapan Kurul, Tursun'un tahliyesini 9 ay erteleme kararı aldı. Kurul, bir sonraki değerlendirme tarihini 25 Haziran 2025 olarak belirledi.

Tursun, avukatı aracılığıyla karara itiraz etti. 

 

* * *

Serhed'deki cezaevlerinde  ihlaller azalmıyor

Serhed bölgesindeki Türk cezaevlerine dair İHD raporunda, ihlallerin arttığına dikkat çekildi. 

 İHD Wan, Tetwan ve Bedlîs şubeleri, Serhed kentlerinde bulunan cezaevlerine ziyaretler yaparak tutsakların maruz kaldıkları ihlalleri kayıt altına aldı. 

Iğdır S Tipi Kapalı Cezaevi İnfaz Kurumu’ndaki tutsakların İHD’ye verdiği bilgiye göre; aramalar onur kırıcı şekilde yapılıyor, idare ile görüşmede ayakta durma dayatılıyor. Tutsaklar, “suç tiplerine” göre gruplandırılıyor. İdareden talepler kabul edilmiyor, dilekçeler cevapsız bırakılıyor ve acil bir durumda bile tutsaklar revire çıkarılmıyor. 

Erzurum Dumlu 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde görüşülen tutsak ise üç kişilik odalarda tutulduklarını ve koğuşların fiziki alanının dar olduğunu, çıplak aramanın dayatıldığını bu uygulamayı kabul etmediği için hastaneye gitmediğini söyledi. Sırt bölgesinden yaralı olan tutsak, tedavisinin yapılmadığını, hastane sevklerinin ancak 6-7 ay sonra yapıldığını ifade etti. Tutsak, koğuşa her giriş çıkışta onur kırıcı bir şekilde aramaların gerçekleştirildiğini, ayakkabı çıkartma dayatmasının yapıldığını belirtti. 

İHD’lilerin Patnos L Tipi Kapalı Cezaevi’nde görüştüğü tutsak ise koğuşların 19 kişilik olduğunu, içme suyu sorununun devam ettiğini ve musluklardan temiz ve içilebilir suyun akmadığını aktardı.  

Van F Tipi Kapalı Cezaevi’nde görüşme yapılan tutsak ise yüksek tansiyon hastası olduğunu, revir ve hastane sevklerinin geç yapıldığını, ilaçların vaktinde temin edilmediğini belirtti. 

 

* * * 

Mekap 'tahrik edici' bulundu

Cezaevi idaresi, tutsak Cihan Demir’e gönderilen “Mekap” marka ayakkabıya, “tahrik edici" gerekçesiyle el koydu.

Marmara Kapalı Cezaevi idaresi, Demir'in ailesinin kargoyla gönderdiği ayakkabının “tahrik edici" olduğunu iddia ederek,  “Ceza ve İnfaz Kurumlarında Bulundurulabilecek Eşya ve Maddeler Hakkında Yönetmelik” maddelerine uymadığından el koydu. İdare, ayakkabının verilmeyeceğini sözlü olarak Demir'e bildirdi. Demir, buna karşı Silivri İnfaz Hakimliğine itirazda bulunarak, ayakkabının kendisine verilmesi talebinde bulundu.

Marmara Kapalı Cezaevi Müdürlüğü, başvuru üzerine hakimliğe yazı gönderdi. Yazıda, sarı renkli "Mekap" ayakkabının "PKK'yi simgeleyen" materyaller arasında olduğu ileri sürüldü. Söz konusu iddia ise Türk medyasından çıkan haberlere dayandırıldı. Yazıda, “Bu durum göz önünde bulundurulduğunda, bu sarı renkli mekap ayakkabının kurumumuz diğer tutuklu ve hükümlülerini tahrik ederek yaşanmaması gereken olaylara mahal verebileceği" iddia edildi. Yazıda, ayakkabının emanet eşya deposunda muhafaza edildiği aktarıldı. 

PKK ile özdeşleşen markaymış

Hakimlik, başvuruyu reddederek, ayakkabının Demir’e verilmemesine karar verdi. Kararda, “Spor markası olan Mekap, 40 yıllık PKK ile mücadele tarihinde, PKK’lilerin tercih ettiği marka olarak karşımıza çıkmış, söz konusu markanın PKK ile özdeşleştiği bilinmektedir” ifadelerine yer verildi. Kararda, "Mekap" ile ilgili haberlere yer verilmesi ise dikkat çekti. Milliyet Gazetesi’nin 7 Aralık 2003 tarihli “Dağa çıkanın rüyası, mekap spor” başlıklı haberi ile Hürriyet gazetesinde çıkan bir habere de kararda yer verildi. Bir operasyonda "ele geçirildiği" belirtilen malzemeler arasında "Mekap" marka ayakkabılarının bulunduğuna dair bilgilerin yer aldığı haber, karara gerekçe yapıldı.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.