Türk faşistler neden yasaklanmıyor?

Dünya Haberleri —

.

.

  • Hamburg Eyaleti Die Linke grubu, eyalet ve federal düzeyde ülkücülere karşı hükümetin harekete geçmesi için bir önerge sundu. Aralarında Die Linke Hamburg eyaleti milletvekillerininde imzasının bulunduğu önergede federal ve eyalet hükümetlerinin sadece UEFA'yı suçlamakla yetinmeyip Bozkurtları yasaklayarak faşist ideolojiye karşı mücadelede kendi sorumluluklarını da yerine getirmeleri gerektiğinin altı çizildi.

Hamburg Eyaleti Die Linke grubu, eyalet ve federal düzeyde ülkücülere karşı hükümetin harekete geçmesi için bir önerge sundu. Aralarında Die Linke Hamburg eyaleti milletvekilleri  Cansu Özdemir, Sabine Boeddinghaus, Deniz Celik, Dr. Carola Ensslen, Olga Fritzsche, Norbert Hackbusch, Stephan Jersch, David Stoop, Heike Sudmann und Insa Tietjen’in imzasının bulunduğu önergede federal ve eyalet hükümetlerinin sadece UEFA'yı suçlamakla yetinmeyip Bozkurtları yasaklayarak faşist ideolojiye karşı mücadelede kendi sorumluluklarını da yerine getirmeleri gerektiğinin altı çizildi.

Önergede Türk futbolcu Merih Demiral’ın Leipzig’de Türkiye ve Avusturya arasında oynan maçta yaptığı bozkurt işaretinin ırkçı sembolü olduğuna dikkat çekilerek, bu durumun haklı olarak tepkiyle karşılandığı ve hatta İçişleri Bakanı Nancy Faeser’in de bu tepkisini sözlü olarak dile getirdiği hatırlatıldı. Alman federal meclisinin, Kasım 2020'de farklı partilerin ortak bir önergeyle 'Bozkurtlar' ve derneklerine yönelik bir yasaklama prosedürünün gözden geçirilmesine oybirliğiyle karar verildiğini ancak o zamandan beri hiçbir şey olmadığına da dikkat çekildi.

Yasak konusunun oyalama taktikleriyle yıllarca ertelendiği hatırlatılarak, “Bu hareketsizlik, bir Türk milli oyuncunun, herhangi bir yasal sonuçtan korkmak zorunda kalmadan milyonlarca uluslararası izleyici önünde 'bozkurt selamı' vermesini mümkün kıldı” denildi. Önergede, Ülkücülerin Kürtleri, Ermeniler, Yahudileri, Alevileri, Êzîdîleri, Hıristiyanları düşman olarak gördüğü tekrar hatırlatıldı. 2018’den beri Türk ırkçısı ülkücülerin siyasi partisi MHP’nin AKP ile Cumhur İttiffakı adı altında bir oluşuma gittiği ve o zamandan beri faşist Türk odakları olan ülkücülerin Almanya’da daha da radikalleştiğine vurgu yapılarak bu grupların Erdoğan’ı eleştiren muhalifleri de takip ve tehdit ettikleri hatırlatıldı.

İstedikleri gibi saldırıyorlar

Yakın zamanda Belçika’da Kürtlerin evlerine saldırıp linç etmek isteyenlerin de ülkücüler olduğu önergede hatırlatılarak Hamburg’da da ülkücü harekete bağlı çok sayıda organizasyonun rahat bir şekilde faaliyetleri yürüttüğüne işaret edildi. Hamburg özelinde ise şunlar aktarıldı: “Hamburg, 'Almanya Demokratik Ülkücü Türk Dernekleri Federasyonu' (ADÜTF) gibi kuruluşlara ve destekçilerine örgütlenmeleri, ağ kurmaları ve aşırı sağcı ideolojilerini yaymaları için alan ve kesintisiz fırsatlar sunmaktadır. ADÜTF Hamburg'da 'Türkisches Kulturzentrum Hamburg' (ATF Türk Kültür Merkezi) tarafından temsil edilmekte ve faaliyetleriyle sürekli dikkat çekmektedir. Hangi renkten olursa olsun faşistlere karşı hoşgörü gösterilmemelidir. Bu nedenle 'Bozkurtlar' ile sivil toplum ve devlet yapıları tarafından kararlılıkla mücadele edilmelidir. Bu aynı zamanda federal ve eyalet hükümetlerinin sadece UEFA'yı suçlamakla yetinmeyip 'Bozkurtlar’ı yasaklayarak faşist ideolojiye karşı mücadelede kendi sorumluluklarını da yerine getirmeleri gerektiği anlamına gelmektedir.”

Önergede Hamburg Parlamentosu’nun aşağıdaki kararları alabileceği belirtildi: “Hamburg hükümeti federal düzeyde şunları talep edebilir:

- 'Bozkurtlar' ve derneklerine karşı bir yasaklama prosedürü başlatılması için Federal Meclis, Federal Konsey ve Federal Hükümet nezdinde faaliyet yürütebilir.

- 'Ülkü Ocakları' sembollerinin kamuya açık bir şekilde sergilenmesinin cezai bir suç haline getirilmesi için çalışabilir.”

Önergede Hamburg hükümetinin eyalet düzeyinde ise şunları yapabileceği aktarıldı:

- Hamburg’daki ülkücü hareketin faaliyetleri inceleyebilir ve hukuk devletinin bütün araçlarıyla hareket edebilir.

- Ülkücü hareketin hangi dernek yapılarının Dernekler Kanunu kapsamında yasaklanabileceğini derhal inceleyebilir ve ilgili yasaklama prosedürlerini başlatabilir.

- Ülkücü hareket ile ilişkilendirilebilecek örgütlerin üyelerinin silahsızlandırılması ve bu amaçla Bölüm 5 (2) No. 3b uyarınca üyelerinden tüm silah ruhsatlarının geri alınması için iligili kuruma talimat verebilir.” HABER MERKEZİ

 

* * *

Yasaklama sürüncemede bırakılıyor

2020 yılında aralarında Hristiyan Birlik (CDU ve CSU) partileri, Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD), Hür Demokrat Parti (FDP) ve Yeşiller’in bulunduğu 5 parti "Milliyetçiliğe ve ırkçılığa karşı çıkmak, ülkücü hareketin etkisini bastırmak" başlıklı önerge sunmuştu. Meclise sunulan önerge kabul edilmiş ve federal hükümete aşırı sağcı, ırkçı bozkurtların üyesi olduğu ülkücü hareketin Avrupa'da etkisinin bastırılması için önlemler alınması, faaliyetlerinin Almanya'da yakından takip edilmesi, derneklerinin yasaklanmasının incelenmesi, kamuoyunun ve kurumların ülkücü hareketin hedefleri hakkında bilgilendirilmesi, internet üzerinden propagandaya karşı çıkılması için tüm yasal imkanların kullanılması çağrıda bulunulmuştu. Karar 2020 sonunda alınmasına rağmen hala örgütlere yönelik bir yasaklama getirilmiş değil.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.