Üç başkentte eylem

• Türk devletinin Başûrê Kurdistan’ı işgal ve ilhak amaçlı saldırılarına ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a dönük sürdürülen 25 yıllık tecrit ve 41 aylık mutlak izolasyon rejimine karşı Avrupa’da yaşayan Kurdistanlılar üç kentte eylem düzenledi.

Türk devletinin Başûrê Kurdistan’ı işgal ve ilhak amaçlı saldırılarına karşı Avrupa’da yaşayan Kurdistanlılar üç kentte eylem düzenledi. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a dönük sürdürülen 25 yıllık tecrit ve 41 aylık mutlak izolasyon rejimi üç başkentte protesto edildi. Almanya’nın başkenti Berlin, İsveç’in Başkenti Stockholm ve İsviçre’de Bern kentlerinde yapılan eylemlerde Türk ordusunun Kürtlere karşı kimyasal ve yasaklı silahlarda dahil saldırıları kınandı.

Almanya’da Federal Dışişleri Bakanlığı önünde gerçekleşen protesto eylemi NAV-Berlin ve Dest-Dan Kadın Meclisinin ortak çağrısıyla gerçekleşti.

İsveç’te yapılan işgal ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecrit rejiminin protesto gösterisi başkent Stockholm’da parlamento binası önünde gerçekleşti.

İsviçre’nin Başkenti Bern’de yapılan eylemde de tecrit ve soykırım saldırılarına karşı mücadeleyi yükseltme çağrıları vardı.

NATO’nun arkasında saklanan TC

Almanya’nın başkenti Berlin’deki eylem öncesinde NAV-Berlin heyeti, Dışişleri Bakanlığı'na yazılı taleplerini içeren dosyayı yetkililere teslim etti. Eylemde yapılan konuşmada Başûrê Kurdistan’a dönük saldırıların amacının uzun vadeli ve uluslararası hukuka aykırı bir şekilde Kurdistan’ı işgal etmek olduğu belirtildi.

Berlin’deki eylemde Türk devletinin NATO üyeliğinin arkasına saklanarak Kürt halkına savaş açtığına dikkat çekildi. Eylemde yapılan açıklamada; “NATO üyesi Türkiye'nin bu işgali, Avrupa siyaseti ve batı medyası tarafından büyük ölçüde göz ardı edilirken, ABD Türkiye'ye fiilen "yeşil ışık" yaktı” hatırlatmasında bulunuldu. Türk devletinin ağır tecrit altında tuttuğu Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile çözüm müzakerelerine tekrar başlanması talep edilen gösteride, “Bu saldırılar ve zorunlu göçler, Kürt halkı için ciddi insani acılara neden oluyor ve Kurdistan’ın egemenliğini ihlal ediyor. Uluslararası toplum, bu tür saldırganlıklara karşı durmalı ve önlem almalıdır” denildi.

Saldırı gelecek umudunadır

Young Struggle adına yapılan konuşmada da Türkiye’nin işgal politikalarının ABD, Almanya gibi devletler tarafından desteklendiği de ifade edilerek, “Çok sayıda Kürdün yaşadığı Federal Almanya Cumhuriyeti, bir kez daha sömürgecilerin yanında açıkça yer alıyor. Bu saldırılar, tüm Kürt halkına ve tüm devrimcilerin özgürlüğüne ve umuduna yönelik saldırılardır! Bunlar aynı zamanda Almanya ve tüm Avrupa’daki gençler olarak bize yönelik saldırılardır! Ama diyoruz ki direnişimiz kırılmayacak!" denildi.

 

 

Bildiriler ve broşürler dağıtıldı

Stockholm’de İsveç Parlamentosu önünde bir stand açan eylemciler, Abdullah Öcalan’ın durumuna dikkat çekmek için yüzlerce bildiri ve biyografisini içeren broşürler dağıttı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a yönelik ağırlaştırılmış tecridi araştırmak için AKPM bünyesinde bir ad-hoc komitenin kurulmasını talep eden eylemciler CPT’ye ve Avrupa Konseyi Hukuk Komitesini de harekete geçme çağrısında bulundu.

Eylemciler “Kürt halk Önderi Abdullah Öcalan'ın avukatları ve ailesiyle görüşmesine izin verilmeli ve nihayetinde, Türkiye'de demokratik bir siyasi çözüm için rol oynamasına imkan verecek koşullar altında serbest bırakılmalı mesajını verdi.

Beş saat süren eylem son dönemde Kürt kültürüne yönelik saldırıları protesto etmek için halaylar çekilerek sona erdi.  

 

 

Irkçı, tekçi ve inkarcı politikalar

İsviçre Federal Parlamentosu önünde bir araya gelen Kurdistanlılar da İsviçre Federal Hükümet yetkilileri, tüm siyasi partilere ve milletvekillerine ulaştırılmak üzere hazırlanan dosyalar e-posta yoluyla gönderdi.

Kurdistanlılar adına burada bir konuşma yapan siyasetçi Ferhat Encü, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın 25 yıllık tutsaklığına işaret ederek son 41 ayı aşkın süredir mutlak tecrit koşullarına tabi tutulduğunu söyledi. Ardından İsviçre Demokratik Kürt Konseyi (CDK-S) Divanı adına Nejdet Atalay bir konuşma yaptı.

Atalay "Kürt halkını hiçleştirmeyi ve yok etmeyi amaçlayan Türk devleti bu saldırılarıyla 1990'lı yılları aratmayan ırkçı, tekçi, inkarcı ve katliamcı politikalarını bir kez daha devreye koymuştur" dedi. Atalay'ın konuşması sonrası İsviçre Federal Hükümetine, tüm siyasi partilere ve Milletvekillerine hazırlanan dosyalar eposta yoluyla gönderildi. HABER MERKEZİ