Yüce yürekli bir militan: Armanç Mervan

• Her devrimci yaşam hikayesiyle kendini var eder ve sonsuzlaştırır. Bizleri yaşatan yarınlara bıraktığımız mücadele yaşamımızdır. Heval Armanç yaşam tarzı, ilkeli duruşu ve yaşam sevgisiyle militanlaşma yolunda verilen sözler temelinde doğru yaşamayı ve savaşmayı mücadelesinin her anında bizlere gösterdi.

Sorxwîn SİDAR

Zamanın anlamında yaşar ve büyür düşlerimiz.

Hayallerimize eşlik eder sevgilerimiz.

Yolun başladığı ve sonsuzlaştığı bir hikaye gibidir mücadelemiz.

Sen güzel ve masum çocuk, yaşayacaksın her an yüreğimizde ve düşlerimizde,

Unutulmayacak kavgan dağlara nakşedilen resimlerde….

Anlam bulan hakikattir yoldaşlık

Anlatılanlar ve yaşananlar her ne kadar birbirini tamamlamada eksik kalsa bile, hissettiklerimizi kaleme dökmek bizler için bir sorumluluk ve görevdir. Devrim yürüyüşümüz boyunca tanıdığımız ve yoldaş diyerek bütünleştiğimiz yüzlerce arkadaş ile yaşadık. Her bir yoldaş bizlere yürüdüğümüz yolda yol arkadaşı oldu ve bizi güçlendirerek ilerlememizi sağladı. İşte bu yoldaşlıklarla büyüdük, anlamlaştık ve kendimizi tanıdık. Ve bu yüzden yoldaşlığın anlamı nedir diye sorsalar, tek kelimeyle fedakarlık ve bağlılıktır, deriz. Doğrudur, PKK yoldaşlığı fedakarlığın, sevginin, bağlılığın, mücadele azminin ve en yüce değerlerin anlam bulduğu bir hakikattir. Bu dağlarda yol arkadaşı olmak hep güven duymayı gerektirir. Sırtını dayayacağın, dağlar gibi yoldaşın ve yol arkadaşının olması... Yolun zorluklarında anlam bulan, değerli olan, sade ve temiz yoldaşlarının olması... İşte bu yüzden yürekleri ısıtan yoldaşlıklar bu dağların en vazgeçilmez hazinesi değerindedir.

Önderlik ile yoldaş olanlar

Armanç arkadaş da genç bedeniyle, omuzladığı büyük sorumluluklarıyla bizlere yaşam kaynağı oldu. Kürt özgürlük mücadelesinde yılmaz, yıkılmaz bir savaşçı ve komutan olarak kendini Kürt halkının özgürlük meşalesi haline getirdi.

Armanç arkadaş da her Kürt genci gibi Kürt halkının yaşadığı büyük trajedileri yürekten hissederek atılır bu yola. Önderlik felsefesinde bulur büyük umudu ve özgürlük kokusunu. Yaşanılan her katliam ve zulmün intikamını görev beller ve yaşanan büyük travmalarla savaşma sorumluluğunu üstlenir. Önderlik bu bilince vardığı an kendi olmaktan çıkmış ve halklaşarak bu büyük sorumluluğu omuzlarına yüklemiştir. Ve bu gerçeği herkese kavratıp kendiyle yoldaş olanlarla paylaşmıştır. Önderliğe gerçek yoldaş olanlar bu hakikatin anlamına ulaşmıştır.

Kürt çocukları yaşama gözlerini hep savaş, katliam, inkar ve imhaya açmışlar, doğdukları topraklarda bir yabancı gibi dili, kimliği ve varlığı inkar edilerek büyümüşlerdi. Armanç arkadaş da çocuk yaşta çalışıp yaşam mücadelesi vermek zorunda bırakılmıştı. Amed’de yurtsever değerlerle yaşayan bir ailede doğmuş ve yaşamın tüm zorluklarıyla karşılaşmıştı. Küçük yaşta ailenin geçim sıkıntısı için çalışmaya başlamış ve kendinden büyük sorumluluklar yüklenmişti. Belki de devrimin yükünü omuzlama cesaretini de bu şekilde göstermeyi başardı. Amcasının oğlu Baran ve abisi Mervan’ın gerilla saflarına katılmaları, Armanç arkadaş üzerinde derin bir etki yaratır. Baran arkadaş katılım yaptıktan bir süre sonra şahadete ulaşır. 2014 yılında şehit Baran arkadaşın kardeşi de katılır ve abisinin adını taşıma kararı verir. Aynı zamanda Baran arkadaş ile beraber amcaoğlu Dijwar da yol alır özgür dağlara. Baran ve Dijwar arkadaşları 2014 yılında Haftanin alanına geldikleri günlerden tanırım. Dağlarda yaşamak, yeniliklerle tanışmak kısacası her şeye karşı öğrenme merakıyla doluydular. Baran ve Dijwar arkadaş da henüz çocuk yaşlardayken emek kavramıyla tanışmış ve yaşamın gerçekliklerini anlamışlardı. Onlar da ailenin geçimini sağlamak için çalışıp kapitalist sistem içerisinde emek mücadelesi vererek tüm zorluklara karşı direnmiş ve bu mücadeleyi daha da büyütmek için PKK saflarına katılmışlardı.

“Senin enerjin akışkandır”

2018 yılında Haki Karer akademisinde Armanç arkadaşı tanıma fırsatına ulaştım. Emekçi insanlar yaşam duruşlarından belli olurlar. En zor koşullarda en önde olmayı bilerek var olan tüm görev ve sorumluluklara ilk koşan olurlar. Armanç arkadaş emek kokan ve mücadeleci gençlerden biriydi. O’nun bu geleneğin takipçisi olduğunu anlamak o kadar da zor değildi. Yaşadığımız süreç beraberinde zorluklar da getirmişti fakat bu süreçlerde anlam ve moraliyle duruşundan bir an dahi taviz vermeyen arkadaşlardandı. Yoldaşlıktan hiçbir zaman taviz vermedi. Saygılı, dürüst, gelişmeye açık ve zekiydi. Jineoloji dersinde kendi gerçekliğini çözümlerken genel değerlendirmelerin sonunda, var olan enerjisinin akışkan olduğunu, bunun da kendini değiştirme ve geliştirmedeki önemini dile getirdi. “Normalde erkekteki enerji form halinde yani kalıplaşmıştır. Fakat senin enerjin akışkandır” derdik ona. Bu gerçekten önemli bir değerlendirmeydi. Çünkü kendini değiştirip mücadele içinde var olan sorumluklarına doğru anlam biçerek katılma çabası vardı.

Doğru yoldaş olma azmiyle yaşadı ve savaştı

Zaman kavramı aslında tarihin yaşanmışlıklarıyla doludur. Armanç arkadaş da bu tarihte yaşam aşkı, mücadelesi ve kararlığıyla yer aldı. Yüce yürekli ve hesapsız katılımıyla kendini her yoldaşta var edebildi. Önder Apo’yla bütünleşme ve doğru yoldaş olma azmiyle hep yaşadı ve savaştı. Genç bir arkadaş olmasına rağmen ilkeli ve ideolojik duruşu ile hep örnek olan bir arkadaştı. Küçük şeylere hiçbir zaman tenezzül etmeyerek, mücadelenin ihtiyaçları temelinde verilen tüm görev ve sorumlulukları en iyi şekilde yerine getirme çabası ve bilinci içerisinde oldu. Önderliğin yaşam felsefesini içten yaşayarak doğru yaşam arayışında kendini yaratmak istedi.

Devrimcinin yaşam hikayesidir kendini sonsuz kılan

Her devrimci yaşam hikayesiyle kendini var eder ve sonsuzlaştırır. Bizleri yaşatan yarınlara bıraktığımız mücadele yaşamımızdır. Heval Armanç yaşam tarzı, ilkeli duruşu ve yaşam sevgisiyle militanlaşma yolunda verilen sözler temelinde doğru yaşamayı ve savaşmayı mücadelesinin her anında bizlere gösterdi. Bizler şehidi her anımızda yaşıyoruz. Yaşamımızın her anı yüce şehitlerimizin emek kokan mücadeleleriyle var olduğu için, bu yaşam yüce kahraman militanların yaşam öyküleriyle örülmüş ve tarihleşmiştir. Kurdistan’ın her karış toprağına umutlarını ekmiş ve kanıyla sulamıştır. Böylelikle toprağa düşen her tohum yeşerecek ve ülkemizi cennete çevirecektir…