Yüzyılın ilk Kürt soykırımı

Katliamdan kaçarak Erdîş ilçesine sığınan bazı kadın ve çocuklar. Fotoğraf, katliamda yer alan bir pilotun arşivinden elde edildi

Katliamdan kaçarak Erdîş ilçesine sığınan bazı kadın ve çocuklar. Fotoğraf, katliamda yer alan bir pilotun arşivinden elde edildi

  • Tarihçi Sedat Ulugana, Zîlan Katliamı'nda "Buğday başağı dahi yok edildi" diyerek, pek bilinmeyen fotoğraflarını paylaştı. 

Katliama dair uzun yıllardır çalışma yürüten tarihçi Sedat Ulugana, MA'dan Ruken Poyat'a konuştu. Ulugana, katliamı "20. yüzyılın ilk Kürt soykırımı" olarak tanımladı. Ulugana, Zîlan Katliamı'nın boyutunu ise "Buğday başağı dahi yok edildi" sözleriyle özetleyerek, Kemalist rejimin planladığı Kürt soykırımının bir parçası olduğunu vurguladı. 

Devlet arşivini saklıyor

Ulugana, "Jenosidi  'Ağrı yenilgisinin intikamını kadın ve çocuklardan alan Kemalistler' başlığı ile duyuran Avrupa ve Amerika basını çeşitli rakamlar vermektedir. Bu rakamlar 10 bin ile 45 bin arasında değişmektedir. Failin kendisi yani devlet ise 94 yıldır jenoside dair arşivini sır gibi saklıyor. Herhangi bir belge açıklamıyor. Lakin mağdurların ve şahitlerin anlattıkları katliamın boyutlarını gözler önüne seriyor" dedi. 

 

Esir alınan bazı direnişçiler ve askerler. Fotoğraf karesindeki esirlerden hiçbirinin kurtulmadığı anlatılıyor.

 

Köylere ateş yağıyordu

Bilinenin aksine Türk ordusunun kitle imha silahlarını kullanma tarihinin 1930'a kadar uzandığını kaydeden Ulugana, direnişçiler Zîlan’a çekilirken onları takip eden uçakların ölüm saçtığını ifade etti. Ulugana, şunları söyledi: "Yere düşen yangın bombaları, düştüğü yerle birlikte direnişçileri ve onlara iltica etmiş olan sivilleri de yakıp kavuruyordu. Cergeşîn köyünden Eliyê Sertîp, Exis köyünden Ozman ve Hêrîşo köyünden Vahdetin Tulmaç, bu bombardımandan sağ kurtulan şahitlerdi. Nitekim dönemin Cumhuriyet gazetesi, 'Harp bu havalide pek müthiş şekilde cereyan etmekte… Şakiler tayyarelerimizin ateş bombaları altında inlemekte…' diye yazıyordu. Uçaklar sonra direnişçileri geçip Kürt köylerine yöneliyordu. Köylere gökten ateş yağdırıyorlardı. O günleri yaşayan Şahbazar köyünden Ahmet yıldız, 'Gök kızıldı ve bulutlar ağlıyordu. Gözyaşları ise alev alevdi' diyordu. Bu mahşerden her canlı nasibini alıyordu. Genelkurmay raporlarına göre 'Kürtler koyun kılığına bürünüyorlar' diye davar sürüleri de bombalanıyordu. Bazen de sürülerin üzerine sivri demir parçaları ve iri çiviler atılıyordu. Ondandır bölgede hala iri çivilere 'golikkuj' deniliyor." 

Panos, Ebex ve Bêgirî

Ulugana, Zîlan'da 80'e yakın köyün yakılıp yıkıldığını, yine Agirî'nin Panos (Patnos) ve Wan'ın Ebex (Çaldıran) ve Bêgirî (Muradiye) ilçelerinde 26 köyün havadan bombalandığını ifade etti. 

 

 

Katliamın pek bilinmeyen fotoğraflarından. Ulugana, bu fotoğrafı bir müzayeden satın alarak renklendirdi. Karede askerler ve katliamdan sağ kurtulan çocuklar yer alıyor. Çocukların akıbeti bilinmiyor.

 

Karın deşene 40 gün izin

Zîlan Katliamı'nın komutasının Albay Derviş'te olduğunu hatırlatan Ulugana, albayın özellikle sağ kurtulan Kürt çocuklarını öldürmek istediğini söyledi. Ulugana, şöyle konuştu:  "Hamile Kürt kadınlarının çocuklarının cinsiyetlerini merak ediliyor. Hamile kadınların karınlarını deşebilecek askerlere 40 gün istirahat izni vermeyi vaat ediyordu. Erdîş'in Ziyareta Baso köyünden Hüseyin Yıldız, katliam döneminde 7. Kolordu'nun bünyesinde Diyarbakır'da asker olduğunu söylüyordu. Hüseyin Yıldız yerli er olduğu için Derviş Bey alayına verilir. Çakırbeg köyünde şahit olduğu insanlık dışı olayı, 'Derviş Bey, içinizde bu kadının karnını deşip piçini çıkaracak gönüllü biri çıksın, diye bağırdı. Birkaç kez seslendi, askerlerden bir ses çıkmadı. Bunun üzerine, 'Bu işi gerçekleştirecek kişiye 40 gün mükâfat izni' var dedi. Bir asker gönüllü olarak çıktı, iki kolundan kıskıvrak tutulmuş zavallı kadının karnını süngüyle yardı. Çocuk yaşıyordu. Asker çocuğu da süngüleyip öldürdü' diye anlatmıştı." 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.