14. grev günü de sonuç vermedi!

• Son yılların bir tekrarı yaşanıyor adeta. Mart’ta yasalar gündeme gelir. Haziran başında yasa artık kabul edilmiştir. O ana kadar yapılan eylemlerde aynı metodlar kullanılır. Son eylemler sönük geçer… Sendikalar ise "kabul etmiyoruz" der. Halk ise duruma razı olur; çünkü önümüz yaz, Fransızlar tatile çıkacak!

Fransa'da emeklilik reformu için işçi ve emekçiler Mart ayında başlattıkları grevlere bir yenisini ekledi. 14. Grev gününde sendikaların tüm çağrılarına rağmen bir önceki eylemlerden farklı olarak istenilen katılım sağlanamadı.
Fransa'nın başkenti Paris'te emeklilik reformuna karşı düzenlenen eylem Ulusal Meclis’in hemen yanı başında bulunan Invalides Meydanı’nda başladı. Öğlen saatlerinde toplanmaya çalışan kitleye karşı her köşeye yerleştirilmiş polis ve zırhlı araçlar yerini almış. Nitekim Fransa’da ilk olarak İçişleri Bakanı bir gün öncesinden açıklama yaparak "dış devletlerden eylemleri sabote etmeye gelecek" olanlar için uyarıyor. Bakanlığın dikkat çektiği gruplar Alman, Belçikalı ve diğer Avrupa ülkelerinden gelecek olan anarşist otonom gruplar. Sayıları çok fazla olmasa da onlarca genç Fransa’daki sınıf kardeşlerinin yanına ulaşmayı başarmış. Bazılarının ise daha trenlerden iner inmez alındığı yönde bilgiler alanda dolaşıyor.
Ülkede emeklilik yaşını 64'e çıkarmayı kapsayan emeklilik reformuna karşı eğitim ve ulaşım gibi farklı sektörler greve giderken, reform karşıtlarının sabah 2024 Olimpiyat Oyunları için hazırlanan merkez binaya giriş yaptığı belirtiliyor. Kitlede söz konusu haber bir coşku yaratırken, Paris, Marsilya, Lille ve Rennes gibi kentlerde 14. kez yapılan grev nedeni ile belli semtlerde elektrik kesintisi uygulandığı ifade ediliyor ama bu kez metrolar öyle istenildiği gibi hayatı durduramamış. Metrolar ve trenler olağan akışında çalışıyor. Sendikalar arasında Genel İş Sendikası öne çıkarken, diğer sendikaların katılım oranına baktığında bu işten umutlarını kesmiş görünüyorlar.
Derken kaybedecek bir şeyi kalmamış gençler, Paris'te Invalides Meydanı'nda başlayıp Italie Meydanı'na doğru giden kortej kolunda trafik ışığı, palet, çöp bidonlarını ateşe vermeye başlıyor. Otobüs duraklarının camları iniyor. Eski kuşaklar bağırıyor ; "otobüse Macron binmiyor!" Saatlerce  çatışma sürüyor. Ülkenin 250 ayrı noktasında yapılan eylemlere bu kez çok fazla katılımın olmadığı basına yansımış bulunuyor. Yol boyunca sendikalar eylemlere katılımın 900 bin olduğunu söyleseler de bu kez 300 bini aşmadığı gözle görülür biçimde.
Fransa'da hükümetin kanun hükmünde kararname ile, emeklilik yaşının 62'den 64'e çıkarılmasını içeren yasa tasarısını oylamadan Meclis’ten geçirme kararı üzerine 16 Mart'ta kitlesel gösteriler başlamıştı. Muhalefetin, reformun anayasaya uygun olup olmadığının belirlenmesi için başvurduğu Anayasa Konseyi, yasa tasarısının emeklilik yaşını 64'e çıkaran maddesini onaylamış, 6 maddeyi ise tamamen veya kısmen reddetmişti.  Bu nedenle muhalefetin talebi ile Yasa’nın söz konusu maddelerinin 8 Haziran’da Ulusal Meclis’te görüşülmesi bekleniyordu. Nitekim Meclis’te yaşanan tartışmaların ardından 8 Haziran’daki görüşmenin olmayacağı duyuruldu.
Atı alan Üsküdarı geçmiş misali, yasanın kırıntılarının gündem olduğu bir günde başta Paris olmak üzere ülke genelinde alanlara çıkan onbinlerin tepesine gaz yağmış oldu. 50 civarında gözaltı, onlarca yaralı… Sendikalar halen "bu iş bitmedi" dese de bu kalkışmayı hükümet istediği gibi yürüttü. Eylem sahalarını adeta savaş tatbikat alanına dönüştüren İçişleri Bakanı bir gün öncesinden yaşanacakların sinyalini verirken, önümüzdeki günlerde sırada bekleyen diğer reformlarında bir bir geçmesi muhtemel sonuç olacak. Bir reform paketi nedeni ile 14 kez alanlara çıkan işçi ve emekçilere karşı örülen çelikten duvara karşı geride sadece ‘kaybedecek bir şeyi olmayanların’ öfkesi ile yaktığı çöp bidonlarının izleri kaldı. Son yılların bir tekrarı yaşanıyor adeta. Mart’ta yasalar gündeme gelir. Haziran başında yasa artık kabul edilmiştir. O ana kadar yapılan eylemlerde aynı metodlar kullanılır. Son eylemler sönük geçer… Sendikalar ise "kabul etmiyoruz" der. Halk ise duruma razı olur; çünkü önümüz yaz, Fransızlar tatile çıkacak!