Bizi konuşmaktan kaçamayacaklar

• İran Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde erkek adaylar seçim propagandasında ilk kez kadın haklarından bahsetmek zorunda kaldı. İranlı kadın hakları aktivisti Shaghayegh Noruzi, “Bu onlara karşı ne kadar savaştığımızın ve uluslararası alanda gerçek patriyarkanın yüzünü ne kadar gösterdiğimizin başarısıdır” dedi.

İran, 19 Mayıs’ta yaşanan helikopter kazasında Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin hayatını kaybetmesi üzerine alınan seçim kararı doğrultusunda 28 Haziran’da sandık başına gitti. Seçimlerde Mesud Pezeşkiyan, Meclis Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf, eski Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Said Celili ve eski İçişleri Bakanı Mustafa Purmuhammedi yarıştı.

Cumhurbaşkanlığı için başvuran dört kadın ise önceki seçimlerde olduğu gibi diskalifiye edildi, seçilme hakkı elinden alındı. İranlı kadın hakları aktivisti Shaghayegh Noruzi, kararı ‘Gülünç ve aşırı iğreti’ olarak yorumluyor.

Kadını, rejimi için kullanıyor

Seçimlerin kadınların yaşamı üzerindeki etkisine ilişkin Jinnews’e konuşan Shaghayegh Noruzi, “Kadınları seçimlerde görmek istiyor ve seçime katılmalarına izin verdiğinizi açıklıyorsunuz ancak ülkede kadınlar mevcut yasalar dahilinde eşi olmadan seyahat dahi edemiyor. Eşinin iznine ihtiyaç duyuyor, düşünsenize bir kadın başkan ülkede gezmek istiyor ama izin almak zorunda. İslam Cumhuriyeti dikkat çekmek istediğinde her zaman bir araç olarak kadınların durumunu kullanıyor” dedi.

 

 

Bu bizim başarımız

Shaghayegh Noruzi, seçim propagandası yapan erkek adayların konuşmalarında kadın haklarından bahsettiğine işaret ederek, bunun kadın hareketinin başarısı olduğunu söyledi.

“Bu bizim başarımız çünkü İslami kamuoyu bile bu durumu önemsiyormuş gibi davranmaya zorlanıyor. Ve bir anlamda onlara karşı ne kadar savaştığımızın ne kadar bağırdığımızın, uluslararası alanda kadına karşı gerçek patriyarkanın yüzünü ne kadar gösterdiğimizin başarısıdır. Bu nedenle zorlanıyor, seçimlerde bile kadın hakları hakkında bir şeyler söylemek zorunda kalıyorlar. Elbette sözünü ettikleri hiçbir adım gerçekleşmeyecek, kadın hakları hakkında söyledikleri şeylerin hiçbiri olmayacak, cumhurbaşkanlarından biri kadın olmayacak ve hiçbirine izin vermeyecekler. Söylemleri yalan ama en azından onları bizi kabul etmeye zorladığımızı biliyoruz. Evet, kadın hakları asla kaçamayacakları bir konu.”

Sistemin kendisi sorunlu

Seçim sonuçlarının kadınların lehine bir değişiklik getirmeyeceğini ve mevcut sistemin ömrünün kadınları ne kadar ezebileceğine bağlı olduğunu belirten Shaghayegh Noruzi, ekledi: “Kadınlar için özgürlük ve şans sistem için büyük bir tehdittir. Dolayısıyla bu reformistlerin bir şey yapmasıyla değişmeyecek. Reformistlerin, bu sistemin aşkla bağlı olduğu zorunlu başörtüsüne karşı bir şey yapacağı hayatımızı heba eden bir yalandı. Sistemin tekrar tekrar kurulmasını istiyorlar.”

Reisi, sistemin gerçek yüzüydü

Öte yandan İbrahim Reisi'nin de söz konusu sistemin bir askeri olduğuna vurgu yapan Shaghayegh Noruzi, “Reisi, 20 yaşından beri bu sistemin içindeydi. Çok genç yaşta rejimi kurmak için öldürmeye ve idam cezalarını imzalamaya başladı. Bir diktatörlük için tam da aranan bir hizmetkarın yüzüydü. İdam edilenlerin aileleri hala hayatta ve aslında İran'daki diktatörlüğe karşı hareketin bir parçasılar. Özellikle de kadınların, annelerin özel örgütlülüğü ve eylemleri var, bu örnek örgütlülük her zaman bu hafızayı canlı tutmaya ve direnişi insanların kitlesel olarak öldürüldüğü bu zamanlar etrafında örgütlemeye çalışıyorlar. Bu yüzden Reisi öldüğünde insanlar sevinçlerini gösterdi. Bizim için anlamı tamamen şuydu, rejim önemli bir askerini kaybetti” dedi. ANKARA