Haber alamamak, kaygıları büyütüyor

İlyas ve Pakize Başak

İlyas ve Pakize Başak

  • Tutsakların siyasi taleplerine sürgün ve keyfi disiplin cezaları gibi yöntemlerle yanıt veriliyor. Tutsak kardeşler Feyyaz ve İlyas Başak’ın annesi Pakize Başak, “Çocuklarımdan haber alamamak beni kaygılandırıyor. Herkes için adalet istiyoruz” dedi.

REWŞAN DENİZ

Türk cezaevlerindeki siyasi tutsakların, "Abdullah Öcalan'a Özgürlük, Kürt Sorununa Çözüm" kampanyası kapsamında 27 Kasım'da başlattığı dönüşümlü açlık grevi, 4 Nisan'da tamamlandı. Tutsaklar, 4 Nisan'dan beri mahkemeleri boykot ediyor, aile ziyaretlerini kabul etmiyor, telefon görüşmelerine çıkmıyor. Eyleme katılan tutsaklardan Feyyaz ve İlyas Başak kardeşlerden haber alamayan anneleri Pakize Başak ve ağabeyleri Kinyas Başak ile konuştuk.

 

Feyyaz Başak

 

Biri Elazığ'da, biri İzmir’de

Feyyaz Başak, Elazığ 2 Nolu Kapalı Cezaevi’nde, İlyas Başak ise İzmir Buca Kapalı Cezaevi’nde tutuluyor. Çocukları için kaygılı olduğunu belirten anne Pakize Başak, şunları söyledi: “Ben ve babaları yaşlıyız, kronik hastalıklarımız var. Bu nedenle bizim hemen her ihtiyacımızı iki çocuğum karşılıyordu. Bizim her şeyimizdiler. Tutuklandıklarında büyük üzüntü yaşadık. Onlar içerideyken ameliyat oldum, o halimle hapishaneye ziyaretlerine gidiyordum. Van’daki hapishanedeyken takat buldukça Feyyaz’ın görüşüne gidiyordum. Hasta halimle X-Ray cihazlarından geçmek, birçok aramaya maruz kalmak beni çok yoruyordu. Buna rağmen oğlumu görmek için görüşlerine gidiyordum.”

 

 

Üç aydır haber alamıyorum

Oğlunun daha sonra Elazığ’a sürgün edildiğini ifade eden Pakize Başak, şöyle devam etti: “O uzun yolu gitmek hastalıkları tetikliyor. Üç aydır oğlumdan haber alamıyorum. Telefon görüşü gibi disiplin cezaları var. Çocuklarımdan haber alamamak beni kaygılandırıyor. Başlarına ne geleceğini bilmiyoruz, gelse bile bundan haberimiz olmayacak.”

Çocuklarının onurlu bir yolda olduğunu, evlat ve vicdan sahibi olan herkesin tutsaklara sahip çıkması gerektiğini söyleyen Pakize Başak, şunları ekledi: “Herkes için adalet istiyoruz. Aslında tecrit hepimize uygulanıyor. Biz barışı haykırdıkça onlar bize zulmü reva görüyor. Bir an önce çocuklarımızın talepleri karşılanmalıdır.”

 

Kinyas Başak

 

Gerekli adımlar atılmalı

Ağabey Kinyas Başak da yıllardır cezaevlerinde uygulanan tecridin son bulması gerektiğini belirterek, “İmralı’da bir tecrit var ve bu tecrit sadece İmralı ile sınırlı kalmayıp tüm Kürt halkı üzerinde yürütülen bir mekanizmaya dönüşmüş durumda. Uygulanan bu tecrit, tüm dünyaya yansıyor. Hapishanelerde her şey kötüye gitmeden yetkililerin gerekli adımları atması gerekir” dedi.

Sivil itaatsizlik eylemi

Feyyaz Başak'ın avukatı Ümit Avcı ise şunları söyledi: "Bu eylemsellik çeşidi ilk defa denendi. Aslında bu pasif bir sivil itaatsizlik eylemdir. Bu anlamda mahpusların tecridin kaldırılarak hükümlülere uygulanan hakların Sayın Abdullah Öcalan’a da uygulanması talebi var ve bu son derece hukuki bir taleptir” dedi.

 

Ümit Avcı

 

Tutuklanma biçimi hukuka aykırı

Feyyaz Başak’ın iki farklı iddianame nedeniyle iki kez tutuklandığını belirten Av. Avcı, şunları paylaştı: "İlk olarak 28 Mart 2019'da tutuklanıp Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde kaldı ve 19 Haziran 2019'da tahliye edildi. İkinci iddia nedeniyle de 2 Mayıs 2020'de tutuklandı ve halen hüküm özlü olarak tutuklu. Hakkında verilen hüküm, Yargıtay 3.Ceza Dairesi'nde incelemede.”

Başak’ın daha önce Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde tutukluyken hükümden sonra Elazığ 2 Nolu Cezaevi'ne sürgün edildiğini söyleyen avukatı Avcı, “Hakkında toplamda dört dava açıldı ve usule aykırı şekilde bunlar birleştirilerek, örgüt üyeliği, kamu malına zarar verme suçlarından ceza verildi. Örgüt üyeliğinden 7 yıl 6 ay diğer suçlamalardan 6 yıl 8 ay 18 gün, kamu malına zarar vermek gibi suçlamalarla da 2 yıl 6 ay ceza aldı” diye konuştu.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.