Ronahî ve Bêrivan: O ateşi söndürmediler
Kadın Haberleri —
- Ronahî ve Bêrîvan, 30 yıl önce Almanya’nın Kürt halkının mücadelesini kriminalize etmesini protesto etmek için Neckar Nehri kıyısında bedenini ateşe verdi. İki kadının Avrupa’da yaktıkları özgürlük ateşi, daha büyük ateşleri harladı ve mücadelenin Kurdistan dışında gelişmesini sağladı.
Kürt halkının tarihinde önemli bir yer tutan, diriliş ve özgürlük anlamına gelen Newroz, Kürt kadınlarının mücadelesiyle farklı bir anlama dönüşmüştür. Ronahî (Bedriye Taş) ve Bêrîvan (Nilgün Yıldırım) da bu mücadelede ‘Newrozlaşan kadınlar’ olarak tarihe geçti.
1990’larda Kurdistan’da gelişen özgürlük ruhu serhildanlarıyla kendini dışa vururken, Türkiye metropolleri de uyanıp, mücadeleye katıldı. Kürt halkının topraklarından sürüldüğü Avrupa ise halkları, kadınları, devrimcileri kendi kimliklerinden koparan, mültecileri politikaları içerisinde eriten mekânlara dönüştürüldü.
İki kadın, onbinler oldu
Ronahî ve Bêrîvan, 22 Mart 1994’te Almanya’nın Mannheim kentinde Neckar Nehri kıyısında bedenlerini ateşe vererek, Kürtlerin meşru özgürlük mücadelesini kriminalize eden Alman devletinin politikalarına cevap verdi. Bu eylemle, mücadelenin Avrupa’da gelişmesi, Kurdistan’daki mücadele ile buluşturulmasının işaretini verdi.
Rohani ve Bêrîvan’ın eylemi büyük bir etki yarattı ve cenaze töreninin engellenmesine rağmen 50 bini aşkın kişi katılım sağlar. Almanya, eylemi ve kadınların sahiplenilmesi karşısında şok yaşarken, Ronahî ve Bêrîvan’ın vermek istediği mesaj yerini buldu.
Elbistan ve Dêrsim’in kızları
1972 yılında Mereş’e (Maraş) bağlı Elbistan ilçesinde dünyaya gelen Ronahî, 1979 yılında ailesiyle birlikte İsviçre’ye göç eder. Kardeşleri ile birlikte bir müzik grubu kurar ancak babasının vefatından sonra müzik çalışmalarını bırakır. Ailesinin Kürt özgürlük mücadelesi içerisinde yer almasından dolayı o da mücadeleyle tanışır. Çalışmalara aktif olarak katılır, Serxwebûn Gazetesi'nde çalıştıktan bir süre sonra da kadın çalışmalarında yer alır.
Bêrivan ise Dêrsimli. Annesinin feodal namus anlayışından dolayı evden atılmasıyla halasına 6 aylık iken verildi ve Bêrîvan 12 yaşında gerçeği öğrenir. Kendisi de çocuk yaşta evlendirilip Almanya’ya gönderilir. Almanya’da 6 aylık bir zaman içerisinde gördüğü şiddetten dolayı evi terk eder bir sığınma evine yerleşir ve evliliğini sonlandırır. Arayışları onu yolunu özgürlük mücadelesi ile kesişmeye götürür.
Almanya, katliamların ortağıdır
Newrozlaşan iki kadının bıraktıkları mektup şu şekilde: "Alman devleti son aylarda düşmanlığını açık açık ilan etmiştir. Derneklerimiz kapatılmış, ulusal renklerimiz, ulusal bayraklarımız gasp edilmiş, onlarca yurtseverimiz tutuklanmış, gözaltına alınmıştır. Almanya, Türk ırkçılarının peşinden gitmektedir. Demirel-Çiller-Güreş kliğinin ya bitecek ya bitecek sözlerini ellerini ovuşturarak desteklemekte, kirli savaşın sürmesi ve Kürt halkının imha edilmesi için her türlü desteği sunmaktadır. Kürdistan'daki katliamlar, Almanya'nın verdiği silahlarla gerçekleşmektedir.
O ateşi söndürmediler
Cizre'de, Şırnak'ta, Diyarbakır'da uygulanan vahşette Alman devletinin çok büyük sorumluluğu vardır. Alman devleti bu yaptıklarıyla insanlık suçu işlemiştir ve bunun hesabını mutlaka verecektir. Diyarbakır zindanlarında üç kibrit çöpüyle Kürt halkına çıkış yolu gösteren Mazlum Doğan'ı, bu anlamlı çıkışa bedenlerini tutuşturarak cevap veren Ferhatları, Newroz, Newroz ateşi yakılarak kutlanır diyen ve Diyarbakır surlarında bedenini tutuşturan Zekiye Alkanları, özgürlük mücadelesinin neferleri olarak saygı ve minnetle anıyoruz. Onlardan devraldığımız bayrağın burçlara dikileceğinin çok yakın olduğunu görüyoruz. 'Ateşi söndürmeyin' diyen Necmilerin yolundan kendi özgür irademizle gidiyoruz.” MANNHEİM
* * *
30’ncu yılında görkemli anma
Ronahî ve Bêrîvan, eyleminin 30’uncu yılında Mannheim'da anıldı. Kürt Toplum Merkezi Lu/Ma’nın (NCK LU MA) ve Avrupa Kürt Kadın Hareketi’nin (TJK-E) organize ettiği anma programına, Kurdistan Şehit ve Kayıp Aileleri Derneği (KOMAW), Êzidî Kadın Meclisleri Çatı Örgütü (SMJÊ), Demokratik Aleviler Federasyonu (FEDA), KAWA Federasyonu ve Demokratik Kürt Toplum Merkezleri’nin (DKTM) yanı sıra Die Linke Mannheim ve MLPD Mannheim örgütü de katıldı.
PKK yasağı derhal kalkmalı
Die Linke adına konuşan İsabell Führmann yaptığı konuşmada, eylemi ilk duyduğunda neredeyse şok geçirdiğini dile getirerek, 22 Mart 1994’ten sonra Kürt ve Kurdistan mücadelesi üzerine düşünmeye ve anlamaya başladığını söyledi. Alman devletinin de Kürt halkına dönük kriminalizasyon politikalarıyla Kürt soykırımının ortağı olduğunu belirterek, Kürt halkının sonuna kadar haklı bir mücadele yürüttüğünü ve PKK yasağının bir an önce kaldırılması gerektiğini vurguladı.