Yaşayan tarihin savaşçısı

Kadın Haberleri —

Cûdî Çekdar

Cûdî Çekdar

  • Şehit Cûdî Çekdar: “Yaşamın her anında kalemim dağlara olan sevgime tanıklık ediyor. Yüreği intikam ateşiyle dolu yoldaşlarıma duygu ve düşüncelerimi yazmak istiyorum. Şu an önümüzde direniş dalgalarının her geçen gün büyüdüğü tarihi bir süreç var. 14 Temmuz ruhuyla bu süreci karşılayacağız. Bizler yaşayan bir tarihin savaşçılarıyız.”

Cûdî Çekdar, “Adım attığımız her yerde şehit düşen yüzlerce yoldaşımızın emeği var. Elbette onlar da aynı duygularla bu yollarda yürüdüler. Her yürüyüşümde özgürlüğe doğru gittiğimi hissediyorum” sözlerini yazmıştı günlüğüne. 2023 yılının Ekim ayında Zap’ta şehit düştüğünde özgürlük yürüyüşünü sonraki kuşaklara bıraktı.

Cûdî Çekdar (Kıymet Özmen), Şirnex’in Cizîr ilçesinde 1999 yılında yurtsever bir ailede dünyaya gelir ve PKK’yi daha küçük yaşlarda tanır. 1995 yılında şehadete ulaşan amcası Hüseyin Özmen’in (Şêr) kahramanlık hikayelerini dinleyerek büyür ve bunu mücadelesinin gerekçesi yapar. Düşmanın 2014 yılında Cizîr’de aralarında çocukların da olduğu birçok kişiyi katletmesi onda büyük bir öfke yaratır. Aynı yılın sonunda Cûdî alanından gerilla saflarına katılır ve Cûdî Çekdar ismini alır.

Cûdî’de kısa bir süre kaldıktan sonra Medya Savunma Alanları’na geçer ve ilk eğitimini Metîna’da alır. Daha sonra DAİŞ’in Êzîdî toplumuna yönelik saldırılarına karşı yüzünü Şengal’e döner ve yaklaşık iki yıl burada mücadele eder. Ardından dağlara döner ve Cenga Heftanîn Devrimci Hamlesi’ne katılır. Hareketli tim savaşında öncü bir militan olur, birçok eyleme katılır. Tekrar ilk gerillacılık yaptığı Metîna alanına geçerek tarihi Zendûra Direnişi’ne tanıklık eder.

Yeni dönem gerilla taktiklerinde derinleşmek ister ve eğitim alır. Direnişin kalelerinden Zap’a geçer. Burada YJA Star gerillası olarak Bazên Zagrosê Hamlesi’ndeki yerini alır. Yoldaşlarına moral ve güç kaynağı olan gerilla Cûdî, 11 Ekim 2023’te Zap alanında şehadete ulaşır.

Direniş dalgalarının büyüdüğü süreç

ANF’den Vejîn Ararat’ın haberinde Cûdî Çekdar’ın günlüğünden birçok anıya ve yazıya yer verildi. Bunlardan birisi de Şehit Cûdî’nin 14 Temmuz Direnişi’ne ilişkin notları: “Yaşamın her anında kalemim ve mürekkebim dağlara olan sevgime bir kez daha tanıklık ediyor. Bu vesilesiyle öncü ve yüreği intikam ateşiyle dolu yoldaşlarıma duygu ve düşüncelerimi yazmak istiyorum. Dağlara geldiğimde her gerilla gibi Rêber Apo ile kalan ve birlikte yaşayan arkadaşlarımla tanışıp kucaklaşmak istedim. Bunun heyecanıyla günlerim, yaşam anlarım coşkuyla geçiyor. Şu an önümüzde direniş dalgalarının her geçen gün büyüdüğü tarihi bir süreç var.

14 Temmuz ruhu

14 Temmuz direniş ruhuyla bu süreci karşılayacağız ve bu ruhun yenilmeyeceğini bir kez daha göstereceğiz. 14 Temmuz ruhu zafere inanan, teslimiyeti kabul etmeyen direniş ruhudur. Böylesine tarihi bir günde intikam sözümüzü ve partinin değerlerine olan bağlılığımızı bir kez daha yineliyoruz. Direniş ve mücadeleye gerçek anlamda tanıklık eden yoldaşlardan biri de heval Karasu’dur. Aslında heval Karasu’yu görmek benim için bir hayaldi. Bir an da olsa duygularımı ve özlemlerimi paylaşmak istedim. Ama biliyorum; mesafeler olsa da PKK yoldaşlığında bizi bir araya getiren bir hedef her zaman vardır. Bizler yaşayan bir tarihin savaşçılarıyız. Yani yıllardır süren direnişin, mücadelenin sonucuyuz. Bu değerler sayesinde ısrarlı bir mücadele sürüyor.”

Yürüdükçe özgürlüğü gördü

Cûdî Çekdar, mücadelesini ve gerilla yaşamını ise şu sözlerle dile getiriyor: "Bugün bazı arkadaşlarla yola çıktık ve yürüyoruz. Doğanın güzelliği, renkleri kalbimi süslüyor ve mutlu ediyor. Yoldaşlarım da bu duyguları yaşıyor. Uzun bir yürüyüşün ardından mola verdik ve güvenli bir yerde durduk. Bir yoldaşım böyle günler için ayırdığı şekeri cebinden çıkarıp dağıttı. Aslında PKK yoldaşlığı doğanın güzellikleriyle birleşince yolun zorluklarını da kolaylaştırıyor. Bu duygularla bir kez daha yola çıktık ve yürümeye başladık. Adım attığımız her yerde şehit düşen yüzlerce yoldaşımızın emeği var. Elbette onlar da aynı duygularla bu yollarda yürüdüler. Her yürüyüşümde özgürlüğe doğru gittiğimi hissediyorum. Ne o yürüyüşün zorlukları ne de doğa koşulları bunu zorlaştırıyor. Yürüdükçe hedeflerime giderek yaklaştığımı biliyorum.

En çok fedaileri düşünüyorum

Şehit yoldaşlarım; her fotoğrafta gülüşünüz, her şarkıda sesiniz, her yazıda duygularınız görünüyor. Heval Fuat, ‘Utanmak devrimci bir duygudur’ der. Kendinden utanmak, problemini çözmenin başlangıcıdır. Şehit arkadaşlarımı hatırlamak çoğu zaman beni utandırıyor. Özellikle de fedai eylem yapan yoldaşlarım. Muhakkak her şehit bizim için bir fedaidir. Aslında fedai arkadaşlarımın duygularını çok merak ediyorum. Bir eyleme gitmeden önce ne hissediyorlar? Sürekli kafamdan geçiyor. Çoğu zaman aşırı düşünmekten başım ağrıyor, günlerce üzerinde durup zihnimde yorumluyorum. Aslında her şey denge içinde yaşar ve büyür. Ortak duygulardan tutun fikir ve eylemlere kadar her şey denge içinde yaşanır. Amacım bu duyguları tatmak ve yaşamak. Dolayısıyla fedai yoldaşlarımdan aldığım güçle katılım sağlayacağım ve hayallerimi gerçekleştireceğim.” BEHDÎNAN

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.