• Yeşil Sol Parti’nin Alevi adaylarından, uzun yıllar Gazi Cemevi Başkanlığı yapan Hıdır Karadaş, “Yeşil Sol Parti, Türkiye'deki demokratikleşmenin, eşit yurttaşlık, hak ve özgürlüklerin güvencesi” dedi.

ERDOĞAN ALAYUMAT/İSTANBUL

Aleviler, 21 yıldır AKP iktidarının ötekileştiren ve nefret diline karşı oylarını umuda vereceklerini belirtiyor. Sadece seçim dönemlerinde gündeme gelmelerine tepki gösteren Aleviler, eşit yurttaşlık, zorunlu din derslerinin kaldırılması, cemevlerine ibadethane statüsü verilmesi gibi taleplerle 14 Mayıs’ta sandık başına gidecek.

Tek adam rejiminin, birçok alanda olduğu gibi inançlar ve kültürler konusunda da yozlaştırıcı, asimilasyon politikaları 20 yıllık iktidarları boyunca hiç değişmeden devam etti. Cemevlerine ‘cümbüş evleri’ diyen Erdoğan, en yakın siyasi rakibi olan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu üzerinden Alevilik inancına saldırarak, Alevi toplumuna dönük nefretini iktidarı boyunca hep korudu. Aleviler, Cumhurbaşkanlığı seçiminde Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceklerini yüksek sesle dillendirirken, genel seçimlerde ise oylar ağırlıklı CHP ve Yeşil Sol Parti arasında paylaşılıyor.

Gazi Cemevi'nden Meclis'e

Yeşil Sol Parti içinde çok sayıda Alevi aday var. Bunlardan birisi de İstanbul 2. Bölge 6. sıra milletvekili adayı Hıdır Karadaş. Uzun yıllar Gazi Cemevi’ne başkanlık eden Karadaş, Alevilerin haklarının tanınması, cemevlerine statü verilmesi için verdiği mücadeleyle de tanınıyor. Alevi toplumunun talepleri ile örtüşen politikaları nedeniyle Yeşil Sol Parti’den aday olduğunu belirten Karadaş, “Yeşil Sol Parti, Türkiye'deki demokratikleşmenin, eşit yurttaşlık, hak ve özgürlüklerin güvencesi” dedi.

20 milyonun ibadethanesi yok!

Erdoğan liderliğindeki AKP iktidarının 'Alevi açılımları' adı altında Alevi toplumunu pasifize etmek istediğini, ancak bu manevraların karşılık bulmadığını belirten Karadaş, “Eşit yurttaşlık, inanç özgürlüğü meseleleri Alevi toplumunun temel sorunu ama esas olarak ülkedeki en büyük problem demokratikleşme. Bugün sayıları 20 milyonu bulunan Alevi nüfusu var ama hala meşru olarak kabul edilmiyorlar. Yani hala Alevi cemevleri ‘ibadethanedir’ diye Anayasa’da bir hüküm yok. Bu da ne kadar eşit olduğumuzu gün yüzüne çıkarıyor” şeklinde konuştu.

Tanımı var kendisi yok

Anayasa’da tanımlandığı gibi devletin laik ve sosyal hukuk devleti olduğu varsayılırsa din ve devlet işlerinin ayrı olması gerektiğini vurgulayan Karadaş, şöyle devam etti: “Ancak din ve devlet işleri hem teoride hem de pratikte iç içe geçmiş durumda. Dolayısıyla da ibadet olarak kabul etmediğiniz cemevlerini, Aleviliği resmi olarak tanımadığınız sürece bu ülkedeki eşit yurttaşlığı oluşturabilme şansınız yok. Bu ne insan haklarına uygundur ne demokratik, ahlak ve kültüre uygundur ne de çağdaşlığa ve medeniyete uygundur.”

AKP’ye kaybettiren tek parti

Seçim çalışmaları ile ilgili bilgi vererek İstanbul’da Yeşil Sol Parti’ye ilginin beklediğinin çok üstünde olduğunu ifade eden Karadaş, “Türkiye’de AKP gibi ırkçı ve dinci bir yapıyı gerileten ve ona kaybettiren tek parti Yeşil Sol Parti’dir. İktidarın Yeşil Sol Parti’ye dönük tüm karalama kampanyalarına rağmen Yeşil Sol Parti büyüyerek yoluna devam ediyor” dedi.

Yeşil Sol Parti’nin demokrasi, barış, insan hakları, ekoloji, kadın hakları ve yaşanan her soruna eşit mesafede yaklaşan bir parti olduğunu ifade eden Karadaş, şunları dile getirdi: “Türk, Kürt, Laz, Çerkes bütün halkların iç içe olduğu ortak bir demokrasi kültürünü eşit yurttaşlık temelinde kurmamız gerekiyor. Seçimlerden sonra temel hak ve özgürlükler için, laik ve demokratik Türkiye için, kadın özgürlükçü ve ekolojik bir yaşam anlayışı için çok fazla çaba sarf etmemiz gerekiyor.”

 

 

Hıdır Karadaş kimdir?

Evli ve iki çocuk babası olan Hıdır Karadaş, 1968'de Sivas’ın Hafik ilçesine bağlı Yalıncak köyünde dünyaya geldi. İlköğrenimini Yalıncak Köyü İlkokulu’nda; orta ve lise öğrenimini ise Sivas Atatürk Lisesi’nde tamamladı. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi’nde Makine Mühendisliği bölümünde 1989'da mezun olan Karadaş, 2001-2003 yılları arası Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Gaziosmanpaşa İlçe Başkanlığı yaptı. 2015'te CHP’den İstifa eden Karadaş, Halkların Demokratik Partisi'ne (HDP) katılarak siyasi yaşamını burada devam ettirdi. Karadaş, 7 yıldır da Gazi Eğitim ve Kültür Vakfı (Gazi Cemevi) başkanlık görevini sürdürüyordu.

 

*****

Taleplerimizin güvencesi

Alevi dedesi İsmail Erdoğan, mevcut iktidarın Alevilerin sorunlarına çözüm olmayacağının altını çizdi.

Demokrasinin gelişimi için devletin inançlardan elini eteğini çekmesi gerektiğini belirten Erdoğan, "Laik ve demokratik ülkelerde inançların korunması anayasal güvence altına alınır. Devlet ilk önce bunu yapması gerekir. Türkiye’de inançların özgür kalabilmesi için Diyanet İşleri Başkanlığının kapatılması gerekir. Her inanç kendi ibadethanesini kendi kurar ve devlet maddi destek vermek dışında müdahale edemez” dedi.

Cemevlerine ibadethane statüsü verilmesi talebine devletin “senin cemevin var kim karışıyor” yaklaşımında olduğunu kaydeden Alevi dedesi, şöyle konuştu: “Tamam benim cemevim var ama bir statüsü yok. Hani bir evi kaçak yaparsın bir statüsü olmaz. Resmiyette o ev yoktur. Bizim cemevlerimiz de aynen böyledir. Bu anlayışın terk edilmesi ve inanç yerlerimize ibadethane statüsünün verilmesi gerekiyor. Yani eğer bu hükümet değişir ve umut vadeden partiler seçimleri kazanırsa hemen yarın olmaz belki ama yıllardır dillendirdiğimiz taleplerimiz kademeli olarak yerine getirileceğine inanıyorum.”

Cumhurbaşkanlığında Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceklerini belirten Erdoğan, milletvekilliği seçimleri için parti ismi zikretmeden, “Alevi toplumu çeşitli partilere oy veriyor. Ben buradan bir isim verirsem bu Aleviler içinde başka tartışmalara neden olur, bir isim vermeyeyim ama dediğim gibi umut vadeden partiler var, bizler de oyumuzu umut vadeden partilere vereceğiz” dedi.

Mevcut iktidarla çözülmez

Mansuran Ocağı’ndan Hüseyin Esen, Türkiye’de Alevilerin çok ciddi problemleri olduğunu belirterek, barış ve bir arada yaşam koşullarının gittikçe tehlikeli bir hal aldığını söyledi. “Ülkede yargı tamamen iktidarın denetiminde. Ekonomik kriz had safhada ve giderek derinleşiyor. Böyle olunca Alevi toplumunun muhalefetten beklentileri giderek çoğalıyor” diyen Esen, Alevi toplumunun yıllara yayılan sorunlarının mevcut iktidarla çözüleceğine inanmadığını söyledi. “Mevcut iktidar değişmeli” diyen Esen, şunları ifade etti: “Alevilerin dağınıklığı, Alevilerin en büyük zaafıdır. Oysa Alevilik inancı ve felsefesi birliğe dayanır. ‘Bir olalım diri olalım’ diye temel bir düsturu var. Gösterilen adayların bazıları Meclis'e giriyor. Bunlar yer yer Meclis görüşmelerinde Alevilerin problemlerini dile getiriyorlar. Ancak örgütlenmiş, seçtiği milletvekilini yalnız bırakmayan, ona güç veren bir topluluk olmazsa bu tartışmalar gürültüden öteye gidemez. Alevi toplumuna büyük sorumluluk düşüyor."