Çekirge sürüsü Muş ovasına ilerliyor…
Metin YEĞİN yazdı —
- Dünyada ekolojik yıkımın öncü görüntülerinden biri çekirge sürüleri. Aslında hiç yeni bir şey değil ama Muş ovası için bu kadar yaygın olarak ekinlerin tepesine çökebilecek olmaları yeni bir şey.
Böyle bir başlık vardı Gazeteduvar’da bir haberde. Ormanları yiyerek iyice şişko olmuş çekirge fotoğrafları koymuşlardı. Sanki bacak bacak üstüne atmış saray mensupları gibiydi çekirgeler ve Muş ovasına inmesinden endişeleniyordu köylüler. Ekinleri de tümden yiyebilirlerdi; Aracılar, tüccarlar, taban fiyatı belirleyicileri, vergi toplayıcıları, resmi ya da resmi olmayan muhtelif tefeciler, beslenmek zorunda olan bürokrasi, silahlar, mermileri ve mesela altın varakların masraflarının ekinlerden çıkarılması yetmezmiş gibi, bu bürokratik kımıl zararlıları dışında bir de çekirgeler çıktı Muş ovasının başına…
Dünyada ekolojik yıkımın öncü görüntülerinden biri çekirge sürüleri. Aslında hiç yeni bir şey değil ama Muş ovası için bu kadar yaygın olarak ekinlerin tepesine çökebilecek olmaları yeni bir şey. Garip, mazoşist bir keyif alıyor insan. Bu kadar yıldır, Kürt siyasal hareketinin de öne sürdüğü ‘Ekoloji’nin yaşamımızda bir kenar süsü olmadığını dünya, her gün yeniden -maalesef- gösteriyor. Birden, daha önce hiç yaşanmamış yerlerde ağaçları köklerinden söküp bulutlara kadar yükselten hortumlar, kuraklık ya da su baskınları, tükenen yer altı suları, çöken topraklar, beton şapı suratlı deniz salyaları ya da hatta Covid hepsi ne kadar haklı olduğumuzun ölümcül kanıtı. Fakat ölürken haklı olmamız, çok muhtemel bize cennette daha iyi bir yer sağlamayacak ya da cehennemde cezamızdan indirimden yararlandırmayacak.
Obez medeniyetlerinin şişko çekirgeleri, başkanları ya da cansız virüsleri yüzünden, elbet bir gün toprak bile olamayacak bu naçiz bedenimiz, belki…
‘Çekirge sürüsü Muş ovasına ilerliyor’, bu haberin bir gerilim filmi tadı var. Başka sahneler, mesela karnını zar zor doyuran bir aile, işsiz baba, daha da işsiz bir anne, kira isteyen ev sahibi, hala resmi olarak dilsiz bir halk, herkes öyle istiyor diye evlenenler veya aşk her şeye rağmen, filan devam ediyor ama arada bir Muş ovasına ilerleyen çekirgeleri gösteriyor yönetmen. Yakın çekimde daha da çirkin görünüyor çekirgeler, ne kadar ve ne çok yiyebildiklerini, instegramdan sergileyen iktidar etekleri gibiler.
Ne kadar yiyebildikleri geride bıraktıkları ağaçlar ve tarlalardan belli, bir dal bir kabuk kalmış her şey…
‘Çekirge sürüsü, Muş ovasına ilerliyor.’ Bunu çok önceden söylemiş olmak da pek bir şey değiştirmiyor aslında. Bütün çekirge sürüsü, tepemize çöküp, her şeyimizi tüketirken, hala sadece seyretmeye ve konuşmaya devam ediyorsak, bir dal-bir kabuk kalmayı da hak ediyoruz sanırım.
Ve çekirge sürüsü üzerimizde ilerliyor…