Chalak EventsWan: Kaynağımız bağlarımız
Kültür/Sanat Haberleri —
- Chalak EventsWan'ın koordinatörü Armanc Dayan, “Kürt film izleme olanağı sunuyoruz. Buyurun her hafta gelin ve bu geleneğin bir parçası olun!" dedi.
HAVAR DERYA/WAN
İstanbul, Wan ve Amed’de 2017’de kurulan Chalak Events Platformu bir öğrenci platformu olarak çalışıyor. Kültürel, sanatsal ve edebi etkinlikler düzenleyen Chalak Events, paylaşımlarını Kürtçe ve İngilizce olarak yapıyor. Platform, hedefini gençlik olarak belirledi. Özellikle kadın, hayvan ve insan hakları, çevre konularına yer veren Platform, Kürtçenin hem gündelik hayat hem de kültür-sanatta kullanımını önceliyor. Platform, özellikle gençler arasında toplumsal ve bireysel farkındalık yaratmak ve onları sosyalleştirmeye yönelik etkinlikler yapıyor. Wan’da film festivali başlatan projenin ismi Chalak EventsWan. Platformunun yürütücü üyesi olan ve Platformun Wan’daki koordinatörü Armanc Dayan ile film festivaline ilişkin konuştuk.
Dayan, Kurdistan’daki annelerin acısı, gözyaşları ve adalet nöbetlerinin bu festivalin konusunda belirleyici olduğunu belirti. Dayan, koordinatörlüğü yaptığı film festivaliyle ilgili olarak, filmlerinde kadınların yaşam izlerini daha yakından takip etmek gibi bir hedeflerinin olduğunu söyledi. “Kadın yönetmenlerden kadın moderatörlere, kadın izleyicilere kadar bu projemizi klasik olan argümanların dışına çıkarmak istiyoruz” diyen Dayan, nihayetinde bu programı Cumartesi Annelerine ithaf ettiklerini belirtti.
Bağlamından koparmak
Armanc Dayan, filmlerde kadın karakterlerin merkezi bir rolde olmasının sebeplerinden birinin kadın ve erkeğe tepeden indirgemeci bir yaklaşımın etkisi olduğunu belirterek, “Sadece biyolojik tarafı gören, farklı cinsiyet beyanlarını reddeden, bunun dışında bir toplumsal cinsiyet kavramını kabul etmeyen yaklaşımları reddediyoruz” dedi.
Kendinden başka diğer tüm beyanları tehdit edip baskı altına alan bu katı yapının sorgulanması gerektiğini ifade eden Dayan, biyolojik hiçbir faktörün toplumsal cinsiyet rollerini etkilememesi ve örtmemesi gerektiğini ifade etti. Dayan sözlerini şöyle sürdürdü: “Heteroseksüel ilişkiyi zorunlu kılan ve bunun dışında kalan tüm beyanları dışlayan bir sistem asla kabul edilmemeli diye düşünüyoruz. Buna karşı en azami düzeyde mücadele edilmelidir. Kadını erkeğin nezdinde hiyerarşik olarak alt konuma yerleştirmek kadını kendi bağlamından koparmaktır. Biz bu yapının tüm tek yönlü yaptırımlarına karşı kadının yanında yer alarak tavır gösteriyoruz. Böylesi bir rolü önümüze koyup başladık çalışmaya. Filmleri de bu rol üzerinden seçtik. Gösterdiğimiz tüm filmler bu bağlam içerisindedir. Bu bağlam bizim yaklaşım biçimlerimizi etkileyen kadın-erkek eşitliği bağlamının kendisidir. Dolayısıyla ilham kaynağımız yine organik bağlarımızın sonucunda ortaya çıkmıştır.”
Tüm filmlerin dili Kürtçe
Film konularına da değinen Armanc Dayan, başta kadın mücadelesine değinen, insan haklarını savunan, çevre ve hayvanlara duyarlı, hak ihlallerine karşı olan ve yerelin sorunlarını işleyen filmleri kısaca şöyle belirtti:
* “Komşu” filmi, bir çocuğun ırkçı bir öğretmen ile olan yaşam öyküsüne odaklanıyor.
* “Damsız Ev” filmi, Kürt bölgesinde doğan ancak Almanya’da büyüyen üç kardeşin zorlu yolculuğunu konu ediniyor.
* “Deniz Kabardı” filmi, bir balıkçının savaş ölüleri için tabut yapma hikayesiyle savaşa karşı olan bir çizgide duruyor.
* “Zin ve Ali’nin Dansı” filmi, bir kadının öldürülen oğlu için düğün yapması paranoyasına odaklanırken kadını delirten sisteme karşı bir tavır alınıyor.
* “Arada” filmi, ana dilini konuşamayan birinin sonradan öğrendiği dil ile kimlik anlamında bunalıma giriyor ve asimilasyona atıfta bulunuyor.
* “Zer” filmi, New York’tan Dersim’e kadar bir şarkı arayışı olan birinin sosyal ve siyasal zemine de tanık olması üzerine bir film.
Geleneğin bir parçası olun
Dayan, tüm filmlerin dilinin Kürtçe olduğunu belirterek, bu çerçevede izleyicilere doğrudan şöyle bir mesajın verildiğini söylüyor: "Anadilinizde bir film izleme geleneği sunuyoruz, buyurun her hafta gelin ve bu geleneğin bir parçası olun!"
Anadilde filmler engelleniyor
Kürtçeye karşı tahammülsüzlüğe de değinen Dayan, “Bilindiği üzere Kurdistan’da anadilinde film izleme birçok etkenden ötürü gerçekleşmiyor. Öte yandan Duhok ve Amed’teki film festivalleri hariç film gösterimleri yok denecek düzeyde az. Dolayısıyla Kürtler dayatılan üst kimliğin etkisindeki gişe filmlerini yahut başka dillerdeki filmleri izliyor. Bu, görünür olmayan Kürt sinemasını daha da perdeleyen bir duruma dönüşüyor. Oysa izlenmeyi bekleyen onlarca Kürtçe film var. Biz ise hem bu sorunu aşmak hem de örülen sınırları aşıp Kurdistan’ın diğer bölgelerindeki filmleri izletip Kürt sineması prototipine denk gelecek bir programla izleyici karşısına çıkıyoruz” dedi.
Sadece iki sinema salonu var
Filmlerinin gösterimi için her zaman mekan bulamadıklarını, türlü engellerle karşılaştıklarını ifade eden Dayan, “Mekanlar ya devlet kurumlarının ya da kayyumların bünyesinde oluyor. Ayrıca Wan’da sinema salonları da maalesef ikiye düşmüş durumda ve sinemalar alternatif bağımsız ve sanat sineması izletmemektedir” dedi. Bu açığa sinema salonunu gösteri salonuna çevirerek kapattıklarını belirten Dayan, “Konu engeller olunca gösterimlerimize bir taciz olur mu bilemiyorum; şu ana kadar proje çerçevesi dahilinde üç etkinlik yaptık, altı film gösterimi oldu, herhangi bir engelle karşılaşmadık” şeklinde devam etti.
Kültür çalışmaları
Film festivalinin ardından Chalak EventsWan Platformunun farklı etkinlik ve projelerinin devam edeceğini belirten Dayan, “Kürt kültürü, sanatı, edebiyatı ve dili üzerine birçok etkinlik düzenledik. Ayakları yere sağlam basan birçok projemiz var. Özellikle gençleri aidiyetlerinin merkezine çekmeyi amaçlıyoruz. Bu çerçevede; tiyatro üzerine üretimler, sinema üzerine etkinlikler, dil üzerine paneller, edebiyat üzerine seminerler, hafıza üzerine yürüyüşler, folklor üzerine atölyeler ve tarih üzerine konuşmalara devam edeceğiz” dedi.
*****
3 ay boyunca
Proje kapsamında 11 haftaya yayılan 9 uzun, 5 kısa metraj film gösterimi; 6 çevrimiçi, 2 yüz yüze söyleşi; 1 seminer ve 1 atölye planlanıyor. Tüm etkinlikler ŞanoWan Teatre tiyatro ve gösterim salonunda Eylül ve Ekim aylarında Cumartesi günleri gerçekleşecek. Proje, Temaşe Sinema Dergisi, CineKurdî Sinema Platformu ve Medit Medya desteğiyle geniş bir kitleye seslenmeyi hedefliyor. Ayrıca sinema öğrencisi, üreticisi ve izleyicilerinin arasında deneyim paylaşımı, diyalog ve ağ geliştirilmesine katkı sağlamayı amaçlıyor. Ortaya çıkacak kültürel atmosferle farklı kesimlerin bir araya gelerek ihtiyaçları yerelden karşılanan yeni üretimler için cesaretlendirilmesi öngörülüyor.