DEDAŞ'ın ihmali facia getirdi

Çınar yangın/ Foto: Medine MAMEDOĞLU

Çınar yangın/ Foto: Medine MAMEDOĞLU

  • DEDAŞ’ın şikayetlere rağmen Amed ve Mêrdîn arasında bakım ve onarımını yapmadığı elektrik tellerinden önceki akşam kaynaklanan yangın, kısa sürede yayıldı ve büyük bir faciaya dönüştü.
  • Dün sabah itibarıyla 7 kişini yaşamını yitirdiği, 10'u ağır olmak üzere 44 kişinin yaralandığı yangında, yüzlerce hayvan yanarak öldü ve yara aldı. 10 bin dönümlük arazide binlerce ton buğday ve mısır zarar gördü. 
  • Amed Barosu, suç duyurusunda bulunarak, yangının çıkış sebebi ve müdahalede geç kalınmasına ilişkin etkin bir soruşturma faaliyeti yürütülmesini istedi. DEM Parti, devletin müdahaledeki gönülsüzlüğüne tepki gösterdi. 

Amed’in Xana Axpar (Çınar) ilçesi ile Mêrdîn’in Şemrex (Mazıdağı) ilçesi arasında önceki gece çıkan ve dün öğle saatlerinde kontrol altına alınıp soğutma çalışmaları yapılan yangının bilançosu ağır oldu. İHD Ekoloji Komisyonu Eşsözcüsü Tuğba Kahraman, bilançoya ve devletin tavrına dikkat çekerek, Kurdistan coğrafyasında sürekli yinelenen müdahalesizliğin, resmi politika haline getirildiğinin somut olarak gösterildiğini söyledi.

Amed’in Xana Axpar (Çınar) ilçesi ile Mêrdîn’in Şemrex (Mazıdağı) ilçesi arasında dün elektrik direğinden kıvılcım çıkması sonrası çıktığı belirtilen yangında Tobiniye, Kelekê, Herberê, Dirine başta olmak üzere çok sayıda mahalle etkilendi. Mahallede olan yangında insanlar, hayvanlar ve ağaçlar yandı. Yangına ilk andan itibaren mahalleliler ve sonrasında Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) belediyelerinin itfaiyeleri müdahale ederken, rüzgârın etkisiyle en az 10 bin dönüm araziye yayıldı. MA'nın gece saatlerinde ulaştığı yangın yerlerinde yalnızca yanan bahçe borularının ateşi görülürken, gün doğmasıyla birlikte bilançonun ağırlığı açığa çıktı. Tobiniyê köyünde elektrik tellerinden çıkan kıvılcımların neden olduğu yangın, kısa sürede Têznê, Hatdirînê, Reşan, Dêrê, Kelekê, Herberê ve Bexcayê köylerine yayıldığını ve Göksu Barajı'na kadar devam etti. Yangından en çok etkilenen yerlerin başında yangının ilk çıktığı yer olarak yurttaşlar tarafından belirtilen Xana Axpar’a bağlı Tobinî Mahallesi oldu. Burada yangına tanıklık eden bir kadın, saat 21.00 gibi elektrik direğinden çıkan kıvılcımla başladığını belirtti. Yangının yere yayılmasıyla mahallelilere haber verdiğini söyleyen kadın, yangının rüzgârın etkisiyle birden hızlandığını söyledi

İlk müdahale yurtaşlardan

Yangına ilk müdahalenin yurttaşlar tarafından traktör gibi araçlarla yapıldığı, Türk devlet kurumlarının yangına müdahalesinin yetersiz olduğu belirtildi. Tobinî Mahallesi’ne sınır olan Kelekê Mahallesi de yangından büyük zarar gördü. Mahalleden yangını söndürmeye giden Şeyhmus Demir, Resul Yılmaz, Rezan Yılmaz ve Mezel Demir yaşamını yitirdi. Yaşamını yitirenlerin hepsinin 17-20 yaşları arasında olduğu ve tamamının da yangına müdahale sırasında yaşamlarını yitirdikleri aktarıldı. Buradaki mahalleliler de 4-5 saat boyunca yangına herhangi bir müdahalenin gelmediğini ifade etti. 

Bölgede yaklaşık 10 bin dönüm alanda buğday ve mısırların yandığı görüldü. Gece saatlerinden itibaren olan yerine giden Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eşbaşkanı Keskin Bayındır, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri ve belediye eşbaşkanları yurttaşlarla bir aradaydı.

Helikopter sabah geldi

Gece boyunca yapılan tüm çağrılara rağmen helikopterin gelip yangına müdahale etmediği iki mahalle arasında söndürme helikopterinin sabah 05.00’ten sonra tüm yangının sönmesinin ardından saman balyaları üzerine Göksu Barajı’ndan aldığı suyu döktüğü görüldü. Gecikmeli olarak alana gelen AFAD ekiplerinin ise tarlalarda sıralar halinde kayıp insan aramaya çıktığı görüldü. Bölgedeki soğutma çalışmaları öğle saatlerinde de devam etti.

 

 

7 ölü, 10’u ağır 44 yaral

Türk Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yagında 7 kişinin hayatını kaybettiğini, 10’u ağır 44 kişinin yaralandığını açıkladı. Sağlık ve Sosyal Emekçiler Sendikası ise yaralı sayısını 57 olarak duyurdu. Yangında yaralananların Amed, Mêrdîn ve Riha’daki hastanelerde tedavileri sürüyor. Yüzlerce hayvan öldü, yangın yerinde ölen ve yaralanan hayvanlar ise öğle saatlerinde de Tobiniyê ve Kelekê mahalleleri arasındaki arazide bekletiliyordu. 10 bin dönümlük arazide yurttaşların binlerce ton buğday ve mısırı da zarar gördü. 

Erken gelselerdi böyle olmazdı

Diyarbakır Valiliğinin yaptığı "Anız yakma" iddialarını yalanlayan halk, elektrik tellerine dikkat çekti. JINHA'dan Medine Mamedoğlu'na konuşan Geleke (Yücebağ) köyünden Halil Demir, bir anda ortaya çıkan yangının önce ahırlarını ardından ise evlerini küle çevirdiğini anlattı. Müdahale etmek istemelerine rağmen yangının şiddeti nedeniyle yangını durduramadıklarını ifade eden Halil Demir, “Her şey bir anda oldu. Canımızın derdine düştük. Eğer köyden çıkmasaydık hepimiz yanardık, şimdi herkes bir yerde hastanede. Köyde 30’dan fazla yaralı var. Ben de hastanede o yaralıları arıyorum. Aradan saatler geçmiş ama daha yeni yeni müdahale ediliyor. İtfaiye yeni bizim köye girdi. Eğer erken gelselerdi bu kadar insan yanmazdı. Daha erken gelmeleri gerekiyordu. Aramadık yer bırakmadık ama kimse gelmedi, kimse bize yetişmedi” dedi.

Gelmediler, biz cehennemi yaşadık

Çınar’ın Medyan köyünden Melek Kavaklı ise yeğenleri ile beraber yaralanan isimlerden biri. Ambulans ekiplerinin gelmesi ile ölümden kurtulduklarını anlatan Melek Kavaklı, “Normalde yangın olduğunda anında müdahale etmeleri gerekmez mi? Etmediler, çok geç kaldılar, biz köyde cehennemi yaşadık. Şimdi hastanedeyiz ama şans eseri kurtulduk. Bizim gibi yaralanan onlarca insan var. Köyümüz hala yanıyor, insanlar perişan oldu. Herkes mağdur oldu” diye konuştu.

Asıl suçlu DEDAŞ’tır

Valiliğin açıklamasının yanı sıra yangının yıllardır yenilenmeyi bekleyen elektrik telleri yüzünden yaşandığını anlatan muhtarlar, yaşanan duruma tepki gösterdi. Valiliğin halkı suçladığını ama asıl suçlunun DEDAŞ olduğunu belirten köylüler, “Mesele anız değil, biz defalarca dilekçe verdik ama bir şey yapmadılar. Burada asıl suçlu onlar, teller yan yana geldi sonra yangın çıktı, ben olayın birebir tanığıyım. Kimse halkı suçlamasın” ifadeleriyle valiliğe tepki gösterdi.

Baro'dan suç duyurusu

Amed Barosu, yangının sorumlularına ilişkin suç duyurusunda bulundu. Baro tarafından yapılan açıklamada, "Yangının çıkış sebebi ve müdahalede geç kalındığı iddialarına ilişkin etkin bir soruşturma faaliyeti yürütülmesi amacıyla ‘Birden Fazla İnsanın Ölümüne ve Yaralanmasına Sebebiyet Verme’ (TCK md. 82/1-c), ‘Genel Güvenliğin Kasten Tehlikeye Düşürülmesi’ (TCK md. 170) ‘Görevi Kasten Kötüye Kullanma’ (TCK md. 170) suçları kapsamında Çınar Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmuştur. Diyarbakır Barosu olarak soruşturmanın takipçisi olacağız" denildi. 

İktidar halkın yanında olmadı

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), yangın faciasının yaralarını halkla birlikte sarmaya çalıştıklarını belirttiği dün sabahki açıklamasında şunları ifade etti: "Acımız büyük, halkımızın başı sağ olsun. Yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz. İktidarın müdahale etmekte geciktiği, yetersiz kaldığı faciaya karşı, başta Diyarbakır, Mardin, Van olmak üzere bütün bölge belediyelerimiz yangına müdahale ederek ve halka yardım ulaştırarak seferber oldu. Belediye Eşbaşkanlarımız, Milletvekillerimiz, DBP'nin Eşbaşkanları Çiğdem Kılıçgün Uçar ve Keskin Bayındır, facianın yaşandığı köylerde halkla birlikte hem acıları paylaşıyor hem de yaraları sarmaya devam ediyor.  Bu facia bir kez daha gösterdi ki; yaşanan hiçbir felakette ve faciada devlet ve iktidar halkın yanında değil. Depremde yoklar, yangında yoklar, sel felaketinde yoklar.” AMED

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.