‘Siyasallaşmış mahkemeler ve susturulmuş medya’
Dünya Haberleri —
- İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) yayınladığı 2024 Dünya Raporu'nda, Türk devletinin, “mahkemelerin siyasileştirildiği ve medyanın susturulduğu” bir rejimle 100. yılında yola devam ettiğine yer verdi.
İçerisinde Türk devletinin de bulunduğu 100’den fazla devletin insan hakları karnesini raporlaştıran HRW’nin 740 sayfalık raporu, 100’üncü yılına giren Türkiye cumhuriyeti’nin geçtiğimiz yıl “siyasallaşmış mahkemeler ve susturulmuş bir medya” ortamının içinde bulunduğu, siyasi muhaliflerin cezalandırıldığı, tam yol hukuksuzluğa yürüyen bir rejimi betimledi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü Avrupa ve Orta Asya Direktörü Hugh Williamson, "Erdoğan'ın seçim zaferinin ardından yargıdaki güç mücadeleleri ve mahkemelerin kararlarını siyasi saiklerle vermeleri hız kazandı ki bu da ülkede insan haklarının ve hukukun üstünlüğünün uğradığı erozyonun ne kadar derinleşmiş olduğunu gösteriyor" dedi. Williamson, "Türkiye'nin yüzüncü yılındaki insan hakları karnesinde, susturulmuş bir medya ve düzenli olarak hedef alınarak, cezalandırılan siyasi muhalifler yer aldı" ifadesini kullandı.
Hukukun üstünlüğü!
İnsan Hakları İzleme Örgütü, Türkiye’de geçtiğimiz yıl yapılan seçimlerde Erdoğan'ın yeniden seçilmesinin ardından, yargının siyasileştiği, mahkeme kararlarının siyasi hedef ve amaçlar etkisinde alındığına dikkat çekti. Türk devletinde hukuk alanında yaşanan güç mücadelesine de raporunda yer veren HRW, Türkiye cumhuriyeti’nin, 100’üncü yılında hukukun üstünlüğünün ortadan kaldırılma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu, medyanın sansüre maruz kaldığı, bağımsız haber kuruluşlarının keyfi para cezaları ve aleyhlerinde açılan adli soruşturmalar ve davalarla yüzleştiği belirtildi.
Yargı Erdoğan’ın aparatı
Yargıtay’ın, Osman Kavala ve diğer dört kişinin, Gezi Parkı imar planlarına ilişkin 2013 protestolarında rol oynadıkları iddiasıyla verilen mahkumiyet kararlarını onayladığı hatırlatılarak, “Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarını hiçe sayan tavrı katmerlenmiş oldu” denildi.
Erdoğan’ın, devam eden dava sürecinde Kavala aleyhinde defalarca konuştuğuna dikkat çeken rapor, “Türkiye’deki mahkemelerin Erdoğan iktidarının yüksek düzede siyasi kontrolünde olduğunu gösterdiği” değerlendirmesine yer verdi.
Can Atalay'ın da Mayıs ayında yapılan seçimlerde milletvekili seçildiği ancak Yargıtay’ın Atalay’ın cezaevinden tahliyesini engelleyerek Anayasa Mahkemesi'nin kararını hiçe saydığı kaydedildi.
Kimi bulduysa ceza veri
Raporun Türkiye bölümünde, 2023 yılında ülkede insan hakları konusunda endişe yaratan diğer konular arasında medyaya yönelik kısıtlamaların artması; internet sansürü; protesto hakkı kısıtlamaları; gazetecilere, insan hakları savunucularına, politikacılara, sosyal medya kullanıcılarına karşı, “kötü niyetle uygulanan cezai işlemler’’ sıralandı.
Diktatörün TRT’si
HRW raporunda, seçimlerle ilgili tarafsız gözlemcilerin, “TRT gibi kamu yayın kuruluşlarının açıkça iktidar partilerini ve adaylarını desteklediğini, ayrıca toplanma, örgütlenme ve ifade özgürlükleri üzerindeki kısıtlamaların devam etmesinin bazı muhalif politikacı ve partilerin, sivil toplumun ve bağımsız medyanın katılımını engellediğini” vurguladığı aktarıldı. HABER MERKEZİ