‘Umarım acılarımızı hissedersiniz’

• İslamabad’a 13 günlük uzun yürüyüş düzenleyen ve halen yaptıkları çadır eylemi ile Beluci soykırımına son verilmesini isteyen Beluc aktivist Dr. Mahrang Baloch, yayınladığı video mesaj ile direnmeye devam ediyoruz, destek istiyoruz dedi.

Belucistan’da soykırıma karşı mücadele yürüten Baloch Yakjehti Committee’nin X platformdaki resmi hesabından bir çağrı yapan Dr. Mahrang Beloch, 13 günlük uzun yürüyüşten sonra ulaştıkları İslamabad’da direndiklerini, kenti terk etmediklerini söyledi. Eylemlerinin 32. gününde olduğunu ve sürdüğünü bir video mesaj ile paylaşan Dr. Beloch, halen gözaltında tutulan 100 arkadaşları olduğuna ve Pakistan güçlerince kaçırılan 14 kişinin faili meçhul olmasında endişe duyduklarını açıkladı. 80 kadın ve çocuk ile birlikte 200 kişi yaşanan toplu gözaltı esnasında 3-4 saat işkence gördü. 
“Ben Mahrang Baloch, şu anda Pakistan'ın İslamabad kentinden beni duyan herkese sesleniyorum” diye başlayan eylemcilerin öncüsü Dr. Mahrang Beloch: “Umud ediyorum ki, dünyanın herhangi bir yerinde sesimizi duyan sizler, eğer insani duygulara sahipseniz, yaşanmakta olan Beluc soykırımına karşı çığlığımızı yükseltecek ve bizlere yardım edeceksiniz.” 
1948’den beri Beluci halkının yürüttüğü mücadeleye atıfta bulunan Dr. Mahrang Beluc; “Belucistan'da on yıllardır devam eden soykırımda; binlerce büyüğümüz, gencimiz, çocuğumuz ve kadınlarımızın zorla kaybedildiği, yargısız infazlara maruz kaldığı, insanlarımızın doğdukları topraklardan zorla göçertildiği bir soykırımı yaşıyoruz” dedi. 

Acil yardım çağrısı
Dr. Beluc’un video mesajında şöyle devam ediyor: “Yaşanmakta olan bu ciddi Beluç soykırımına karşı, Turbat Belucistanı'nda 13 gün boyunca barışçıl bir oturma eylemi gerçekleştirdik. 13 gün sonra Turbat'tan başlayarak yüzlerce kilometre yol kat ederek barışçıl bir uzun yürüyüş ile İslamabad’a ulaştık. Bugün Beluç soykırımına karşı başlattığımız kitlesel hareketimizin 32. günü. Ancak oturma eylemimizden, başlattığımız bu uzun yürüyüşe kadar devlet  aşırı şiddet uygulamıştır. Dostlarımız tutuklanmış, İslamabad Ulusal Basın Kulübü'ne gitmemize izin verilmiş, üç-dört saat boyunca bizlere işkence yapılmıştır. Küçük çocuklar, kadınlar, yaşlılar ve gençler hep beraberdik. Hepsi ağır işkencelere maruz kaldı; geceyi aşırı soğukta geçirmek zorunda kaldık, bizlere karşı tazyikli su ve biber gazı kullanıldı. Birçok masum çocuk, kadın, yaşlı ve genç yaralandı. Ardından hepimiz tutuklandık. Tutuklananlar olarak takriben 80'i kadın ve çocuk ve 200'den fazla da gençtik. Kadınlar ve çocuklar dün gece serbest bıraktıktan sonra, onları zorla İslamabad kentinden çıkarmaya çalıştılar, ama 7- 8 saat direndik, sonunda serbest bırakıldık. Fakat hala 100'den fazla arkadaşımız İslamabad polisi tarafından gözaltında tutuluyor ve mahkemeye sevk edilmiyorlar. 14 arkadaşımız kaybedildi ve onlar hakkında hiçbir bilgiye ulaşamıyoruz”

Yardımınıza şimdi ihtiyacımız var
“Bütün dünyadan hemen şimdi yardım bekliyoruz. 
Sizler, bizlere yardımcı olarak bir ulusun soykırımdan geçmesine engel olabilirsiniz; başka bir soykırımın yaşanmasını istemiyorsanız, bize yardım ederek Beluci halkına karşı uygulanan bu soykırımı durdurmaya çalışmalısınız. Bize şu yollarla yardımcı olabilirsiniz:
1- Yaşamakta olduğumuz bu soykırımla ilgili BM çalışma grubuna bir mektup yazabilirsiniz.
2- Ülkenizdeki veya dünyanın herhangi bir başka ülkesindeki insan hakları örgütlenmelerini Beluci soykırımı hakkında bilgilendirebilirsiniz.
3. Kendi parlamentonuzda, bizler için sesinizi yükseltebilirsiniz.
4. Ülkenizdeki gazetecileri ve medya çalışanlarını Beluci Soykırımı hakkında bilgilendirebilirsiniz.
5. Bir gazeteci olarak tüm dünyayı Beluci Soykırımı hakkında bilgilendirebilirsiniz. 
6. Bir araştırmacı olarak, kitle hareketimizi ve yaşadığımız soykırımı araştırabilirsiniz.
7. Yaşadığınız kentte bizleri destekleyen bir protesto eylemi düzenleyebilirsiniz.
8. Beluci Soykırımı hakkında dünya çapında siyasi içerikli tartışmalar organize edebilirsiniz.
9- Bizler için online bir dilekçe oluşturabilirsiniz.
10- Sosyal medyada bize destek kampanyası düzenleyebilirsiniz.

Umarız acımızı hissedersiniz ve bize destek olarak insani görevinizi yerine getirebilirsiniz.” İSLAMABAD