Yasaklara tepki: Yaylalarımızı bırakmayacağız

Kadın Haberleri —

  • Gever’in (Yüksekova) Zêvkan köyünde yaşayan kadınlar, savaş politikaları ile yasaklanan yaylalara çıkamıyor. Ancak kadınlar, “Yaşam alanlarımızı daraltsa bile bizler köylerimizi de yaylarımızı da bırakmayacağız. Biz kadınlar eskisi gibi değiliz, her şeye rağmen mücadeleden vazgeçmiyoruz” dedi.

AKP ve MHP’nin savaş politikaları ile Kuzey Kürdistan’da yaylaların büyük bölümü “özel güvenlik bölgesi” ilan edilerek yasaklanırken, resmi olarak yasak kararı bulunmayanlar ise askerlerin keyfi tutumu nedeniyle halk tarafından kullanılamıyor. Colemêrg’in (Hakkari) Gever ilçesine bağlı Zêvkan köyünde yaşayan kadınlar yayla yasakları ve savaş politikalarına dair konuştu.

‘Yasaklara boyun eğmeyeceğiz’

 Yaylaların uzun yıllardır yasak olmasına tepki gösteren köylülerden Fazilet Polat, yaylalara çıkamadıkları için hayvanlarını yeterince otlatamadıklarını belirtti. Artık çiftçilik yapamaz duruma geldiklerini söyleyen Polat, “İktidarın yasaklarına boyun eğmeyeceğiz. Yaşam alanlarımızı daraltsa bile bizler köylerimizi de yaylarımızı da bırakmayacağız. Koyunlarımızı yaylalara götüremiyoruz, kendi arazilerimizi ekemiyoruz. Köylerimizden dışarı çıkamaz duruma geldik. Bunun bir an önce bitmesini istiyoruz” dedi. 

‘Kimyasallar kaynaklı sağlık sorunları yaşıyoruz’

 Fazilet Polat, iktidarın savaş politikalarına tepki gösterirken, öldürülenlerin bu halkın çocukları olduğunu söyleyerek şunları kaydetti: “Bu savaş en başta çocuklarımıza, doğamıza zarar veriyor. Kullandıkları kimyasal silahlardan kaynaklı doğamız yok oluyor. Kimyasallardan kaynaklı hayvanlarımız, çocuklarımız ve bizler sağlık sorunları yaşıyoruz. Bu yaylalar, topraklar bizim ama bizim olanı bize yasaklıyorlar. Bu savaş politikaları en fazla kadınları etkiliyor. Ama biz kadınlar eskisi gibi değiliz, her şeye rağmen mücadele etmekten vazgeçmiyoruz. Bu savaş Barzani’nin desteği ile devam ediyor. Barzani ailesinin kraliyetine artık ‘yeter’ diyelim. Barzani ailesinin ihaneti artık kabul edilecek bir durumda değil. Tüm Kürtlere çağrımızdır; ulusal birliğimizi güçlendirelim.”

Helikopterler sürekli üzerimizde

Koyunlarını yaylalara götüremediklerini, askerler tarafından durdurulduklarını dile getiren Gulê Polat ise, savaş ve yayla yasakları nedeniyle yaşamlarının her geçen gün daha fazla zorlaştığını vurguladı. Çobanların sürekli sabıka kayıtlarının incelendiğine, sabıkası olanların çobanlık yapmasına izin verilmediğine dikkat çeken Polat, bu nedenle çoban bulamadıklarını söyledi. Gulê Polat, “Üzerimizde sürekli helikopter hareketliliği var. Bütün zorluğa rağmen koyunlarımıza bakmaya çalışıyoruz. Sürekli helikopterler gezdiği için insanlar artık yaylalara çıkmak istemiyor. Kimyasal silah ve top atışları yaptıkları kimse çobanlık da yapmak istemiyor. Eskiden yaylalara gider sonbahara kadar yaylalarda kaldırdık ama şimdi hem savaştan kaynaklı hem de krizden kaynaklı gidemiyoruz” şeklinde konuştu.

Çözüm Kürt halkının birliği

Köyde 20 yıldır bêrivanlık yapan Hatice Polat da kriz ve savaşta dair tepkisini şöyle dile getirdi: “İstediğimiz yere gidemiyoruz çünkü sürekli bir sınır çiziyorlar. Köyün içerisine hapsettiler bizi. Bütün bunları aşmanın tek çözümü; Kürt halkının birlik olması. Biz bunu yapmasak hep böyle yaşamaya devam ederiz. Operasyonlar devam ettikçe, biz köyde yaşayanlar da operasyonlardan nasibimizi alıyoruz. Zor durumda kalıyoruz, geçim kaynaklarımız elimizden gidiyor. Bu savaşın bir an önce durmasını istiyoruz.” MA/COLEMÊRG 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.