Berlin’de ‘Hakikat: Şeyh Bedrettin’ galası

• Şeyh Bedrettin’in hayatını konu alan “Hakikat: Şeyh Bedrettin” filminin galası Berlin’de yapıldı.

 

MUHAMMED KAYA/BERLİN

Şeyh Bedrettin’in hayatını konu alan “Hakikat: Şeyh Bedrettin” filminin galası Berlin’de yapıldı. Berlin Cemevi öncülüğünde Neükölln Karlı Kino’da yapılan galaya sınırlı sayıda bilet basılmasına karşın sinemaseverlerin filme ilgisi yoğundu. Senaryosunu Ali Şahin ve yönetmen Hakan Alak’ın yazdığı filmde, Suavi, Bülent Emrah Parlak, Saygın Soysal, Ali Barkın, Ezgi Esma Kürklü gibi oyuncular yer alıyor. 
Film sonrası Şeyh Bedrettin’e dair okumaları olanlar filmin birden fazla hikayeyi vermek isteyip fakat “hızlıca sonlandırıldığını” aslında “biraz da acele”ye getirdiği eleştirileri yaptı.

Güncel öğelere vurgu
Bence Şeyh Bedrettin filmi bizim hikayemiz. Hikaye Gezi ve Kobanê direnişine benziyor. Örneğin Börklüce’nin zorla göçertilen köylülere ekmek ve su götürdüğü sahne 12 sarı mekaplının Êzîdîleri Şengal dağlarında kurtarmaya gittikleri ana benziyor. Hele ki Kara Bayezid’in Yörükleri kılıçtan geçirirken sarf ettiği ‘Ne etti bu devlet size?!’ sözü Gever’i anımsattı bana. Oremar’da esir düşen askerlerin sağ olmasına sevinmeyen M. Ali Şahin, Gare’de kendi askerini kimyasal ile katleden devletin Kara Bayezid’in ‘Neden ölmedin Ali Bey? Şerefinle neden ölmedin? Saruhanlı valisi Ali bey bizi ne hale düşürdün bilir misin? Senden önceki vali savaşırken öldü, sen şerefinle öl yeter’ diyerek kendi valisini kılıçtan geçirmesi sahnesiyle neredeyse birebir.

Tarihle bugün arasında köprü
Anadolu ve Mezopotamya’dan da izlerin filimde yer aldığını söyleyen Suavi, “Biz geriye dönük tarihle aramızda bir bağ kurarken, bugünle köprü oluşturmaya çalışıyoruz. Bu filmin mesajı kendi düşmüş olsa bile hiçbir zaman bayrağı düşürmemiş yiğit insanların, emekten, adaletten, özgürlükten yana olan insanların, faşizme karşı olan insanların kaçınılmaz bir beraberliğidir. İmece usulü, kooperatif usulü çekilen bu film, aynı zamanda demokrasi için, devrimci mücadele için yaşamını vermiş tüm devrimci dostlara armağan edilmiştir. Onları yok sayarak, onların adımlarını ıskalayarak en ufak bir şey yapılamayacağını ispatlamış bir film” dedi.

Kadınlar direniş meydanında
Filmde kadının ön planda olduğunu belirten oyuncu Ezgi Esma Kürklü de “Şeyh Bedrettin nasıl ki eşitlikten, adaletten, haysiyet ve eşitliğinden bahsediyorsa, aynı şey cinsiyet eşitliği için de geçerli. Ve Bedrettin’in izinde yürüyen müridleri sadece din değil cinsiyet ayrımcılığı da yapmıyordu. O köyde, o yaşam şekli içinde kadınların akıllarıyla, fikirleriyle, bedenleriyle her şekilde erkeklerle beraber mücadele etmesi son derece doğal. Ana ekseninizde eşitliği tutarsanız, zulme, adaletsizliğe karşı mücadele veriyorsanız kadın hareketi de buna dahil olur” diye konuştu.  

159 kurum bir araya geldi
Filmi 159 kurumun desteklediğini söyleyen yönetmen Hakan Alak ise şu bilgileri verdi: “Son dönemde Türkiye’de demokrasi mücadelesi verenler çok dağınık. Biz bu filmle bir araya gelinebileceğini göstermek istedik. Başkaları daha iyisini yapabilir. Evet, film tek başına dertlerimize çare değil. Hep fetih senaryoları, vahşet senaryoları ekranda. Padişah övgüleri hep var; nihayet halkın içinden Osmanlı’yı gören, başka cepheyi bize gösteren, direnişi öne çıkaran bir film gördük. Bize ihtiyaç duyduğumuz morali verdi.”