Güncel

Bir günlük boykot korkuttu

Boykot

Boykot

  • Türkiye, bugün öğrencilerin öncülüğünde şimdiye kadarki en büyük tüketici boykotlarından birine sahne oldu. Boykot, halkın ekonomik gücünü kullanarak, iktidara mesaj vermeyi hedefliyor.
  • İktidar ise yanlış politika ve icraatlarını gözden geçirmek yerine neredeyse bütün kabine üyelerini televizyonlara bağlayarak, boykot kararını karaladı, önce yargıyı, sonra İçişleri Bakanlığı ve RTÜK'ü devreye soktu. 

CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nu gözaltına alınıp tutuklanmasıyla birlikte başlattığı boykot dalgasına dün tüm gün satın almama şeklinde devam etti. Öğrencilerin öncülük ettiği boykot kapsamında katılımcılar bir gün boyunca ekonomik gücünü kullanarak tüketimden kaçındı. Genel boykot, halkın ekonomik gücünü kullanarak güçlü bir mesaj vermeyi hedefliyordu, ancak iktidar panik halinde bildiği yolda ilerlemeye; tehdit ve şantaj eşliğinde karalamayla yanıtladı. 

Günlerce kampüslerinde dersleri boykot eden öğrencilerin çağrısıyla dün Türkiye genelinde ekonomik boykot gerçekleşti.  “Tüketimden gelen gücümüzle hayatı durduralım” çağrısı yapan öğrenciler, boykota ilişkin sosyal medya hesapları üzerinden bilgilendirme notu da paylaştı. Notta ekonomik boykotun neden yapıldığına ilişkin şunlar ifade edildi: “Ekonomik boykot, vatandaşların tüketim süreçleri içerisindeki konumlarını fark edip karar alma mekanizmaları üzerinde ekonomik bir baskı oluşturarak toplumsal hareketler hakkındaki kolektif görüşlerini belli ettikleri demokratik ve barışçıl bir protesto yöntemidir. Açıkçası günlerdir daha da ateşlenen protestolarda öğrencilerin dile getirdiği ‘Genel Grev Genel Direniş’ sloganına sıklıkla denk gelmeye başladık. Teorik olarak hükümet ile yan yana yürüyen sermayeye karşı gösterilebilecek en kararlı duruş, emekçilerin üretimden gelen güçleri üzerinden yaşamı durdurması ile başarıya ulaşabilir. Bu yüzden de işçi ve emekçilerin genel grev vasıtasıyla üretim faaliyetlerini durdurarak topyekun bir direniş sergilemesi önemlidir. Fakat anlık olarak bu gerçekleşmemiş ise tüketici perspektifinden kapsamlı bir ekonomik boykot uygulanması ve neticesinde satış yapamayan sermaye sahipleri üzerinde baskı oluşması elbette hükümet kanadında da büyük bir toplumsal ve ekonomik baskı oluşturacaktır. Bu da halkın taleplerinin geniş çapta görünür olmasını ve karar mekanizmalarının harekete geçmesini sağlar. Genel tüketim boykotu, protestoların arttığı günden beri ana muhalefet partisi lideri Özgür Özel'in başlattığı boykot hareketinden daha kapsamlı bir eylemlilik teşkil ediyor.”

Büyük destek gördü

Katılımcılar bir gün boyunca ekonomik gücünü kullanarak tüketimden kaçındı. Market, mağaza, restoran ve kafelerden hiçbir ürün veya hizmet satın alınmadı. E-ticaret platformlarından sipariş verilmedi. Kredi kartı kullanımı, para transferi yapılmadı. Başlangıçta bir öğrenci inisiyatifi olarak doğan 2 Nisan boykotu, kısa sürede toplumun geniş kesimlerinden destek buldu. Başta CHP Lideri Özgür Özel olmak üzere, birçok siyasi figür, işletme ve sosyal medya fenomeni boykota katıldığını açıkladı. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) boykotu desteklediğini belirtti.

Adım adım boykota

Boykot, ilk olarak Özel tarafından Saraçhane mitinglerinde gündeme getirilmişti. CHP Genel Başkanı, 24 Mart'taki Saraçhane mitinginde Ekrem İmamoğlu’na destek eylemlerinin bazı medya kuruluşları tarafından yayınlamaması üzerine boykot listesini açıklamıştı. Özel'in Saraçhane mitinglerindeki boykot çağrısı ardından kurulan websitesine mahkeme kararıyla erişim engeli getirildi. 25 Mart'ta kurulan websitesi sadece iki gün yayında kaldı.

Üniversiteler devrede

Devam eden günlerde çeşitli üniversite öğrenci grupları, 'ders boykotu' yaparken, bunu yine öğrencilerin başlattığı ve sosyal medyada öne çıkan 'ekonomik boykot' kampanyaları takip etti. Son kampanya, dün içindi. İstanbul Üniversitesi, Galatasaray Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi gibi okullardan çok sayıda öğrenci Çarşamba günü hiçbir alım-satım yapmama taahhüdünde bulunmuştu. 

CHP'den gene çağrı

Kampanyaya gün içinde CHP Genel Başkanı Özgür Özel'den destek geldi. Özel, sosyal medya platformu X'te yayınladığı gönderide, "Öğrencilere, annelere, babalara, kardeşlere yapılan bu zulme karşı gençlerin başlattığı tüketim boykotunu gönülden destekliyorum. Herkesi bu boykota katılarak tüketimden gelen güçlerini kullanmaya davet ediyorum" çağrısında bulundu.

Hükümet panikle koşturdu

2 Nisan boykotu, iktidar kanadında büyük etki yarattı. Bakanlar önce arka arkaya televizyon kanallarında boykot karşıtı açıklamalar yaptı, ardından bakanlar ve iktidar mensupları sosyal medya paylaşımları yapmaya başladı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, boykot çağrılarına tepki gösterdi, çağrıcıları sorumsuzlukla suçladı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin ortak geleceğine zarar verildiğini iddia etti. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise "Organize bir saldırı, bir karalama kampanyasıdır" diyerek soruşturmaya dikkat çekti. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum da boykotla alın terinin hedef alındığın ileri sürdü. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, toplumsal birliğin bozulmasının hedef alındığını söyledi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ise "Sokak ve boykot çağrıları ile toplumsal huzuru ve ekonomik istikrarı hedef alan bir muhalefet kaybetmeye mahkumdur" dedi. CHP Lideri Özel'i Özgür Özel'i "siyasi fanatizm" ve "sosyal bölücülük"le suçlayan AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Türkiye’nin topyekun tehdit edildiğini iddia etti. Bütün kabine sıraya dizilmişken hazır şablonuyla ileriye atılan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, "Tüketim boykotu emperyalist bir operasyondur" başlıklı yazı yazdı. 

Başsavcı zaman kaybetmedi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, hemen geleneksel ve sosyal medyadaki boykot çağrılarıyla ilgili soruşturma başlattı. Konuya ilişkin yapılan açıklamada, "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, bir süredir geleneksel ve sosyal medya yayın organlarında halkın bir kesiminin ekonomik etkinlikte bulunmasını engellemeye yönelik, kamuoyunda “boykot” çağrıları olarak bilinen ayrıştırıcı söylemler ve bu söylemleri yayan şahıslara yönelik genel olarak Nefret ve Ayrımcılık (TCK md. 122/1-d) ve Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik (TCK md. 216) suçlarından re’sen soruşturma başlatıldı" dedi. 

MHP'den yasal destek!

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız da İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açılan soruşturma hakkında bilgi vererek, şunları kaydetti: "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı halkın bir kesiminin ekonomik etkinlikte bulunmasını engellemeye yönelik, kamuoyunda ‘boykot’ çağrıları olarak bilinen ayrıştırıcı söylemlerle ilgili resen soruşturma başlattı. Soruşturma ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ suçlarından açıldı, bazı işyerlerine yönelik fiziksel ve sözlü şiddet eylemlerine ilişkin soruşturmalar da bu soruşturma ile birleştirildi."

İçişleri Bakanlığı da

Türk İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sabaha karşı yaptığı çarpıcı açıklamayla "2 Nisan tüketim boykotu" çağrılarına sert tepki gösterdi. Yerlikaya, saat 03.57’de kamuoyuna seslenerek, söz konusu çağrıların Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığına yönelik bir sabotaj olduğunu öne sürdü. Bakan Yerlikaya, “Bu çağrı, ekonomik istikrarımıza kasteden bir darbe girişimidir" demekle yetinmedi, siyonizme kadar uzandı: "Ana muhalefetin sorumsuz çağrılarını keyifle izleyenlerin başında siyonist İsrail’in gelmesi, ibretlik bir tablodur” dedi. 

RTÜK emre amede

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, boykot çağrılarıyla Türkiye’nin değer ve kazanımlarının sarsılmaya çalışıldığını belirtti. Ebubekir Şahin, şunları söyledi: "Boykot çağrısında bulunan, boykota destek veren kanallar ve yayınlar izleme değerlendirme uzmanlarımızca takip edilmekte olup, gereği yapılacaktır. Milletimizin ortak değerlerine zarar vermek isteyenler, her zaman kaybetmeye mahkûmdur.”

Özel'den iktidara tepki

CHP Genel Başkanı Özgür Özel başlatılan boykot kararına karşı iktidardan gelen tepkilere tepki gösterdi. Özel sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın boykot çağrısı yaptığı bir videosunu iliştirerek, şunları kaydetti: "Tayyip Erdoğan’a helal olan millete haram olamaz! Boykot demokratik haktır. 2008’de medya boykotu başlatan Erdoğan’ın ta kendisidir. Bugün boykotu kötüleyen şuursuzlar baş kötünün müritleridir. Tutarsızlıktan utanmayanlar, yalandan medet umanlar yine rezil oldunuz. Hadi buyrun…"

Sermaye iktidarın yanında

Türk sermayesi ise iktidarın yanında dizildi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, boykotu eleştirerek, "Boykot yanlış. Şirketlerimiz siyasi tartışmaların dışında tutulmalı" dedi. Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Mahmut Asmalı da boykot karşıtı açıklamalarda bulundu. İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan ise ülkede "ticari hayatı sekteye uğratacak, üretim hayatında olumsuz sonuçlar doğuracak çağrılar konusunda dikkatli ve duyarlı olunmalı" açıklamasını yaptı. Hakkında iktidar eleştirilerinden dolayı soruşturma başlatılan TÜSİAD ise açıklama yapmadı. 

Özel'in yanıtı sert

Sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda CHP Genel Başkanı Özel, Hisarcıkoğlu'na "Koskoca kurumu düşürdüğün hale bak" diyerek, "Biz senin birliğinde senden güçlüyüz. Üyelerinin önemli bir çoğunluğu bizimle. Çünkü ahlaki üstünlük bizde. Çünkü biz haklıyız. (...) Biz kazanacağız" ifadelerini kullandı. HABER MERKEZİ

paylaş

   

Güncel

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.