Bir oy kader değiştirir
- Yeşil Sol Parti Amed milletvekilleri Halide Türkoğlu ve Serhat Eren, bi oyun 85 milyonun kaderini değiştirebilecek önemde olduğuna işaret ederek, tüm seçmenleri sandık başına çağırdı.
14 Mayıs seçimleriyle birlikte Meclis’in çoğunluğunun Cumhur İttifakı’nda olduğunu belirten Türkoğlu, “Birinci turda faşizmi durdurduk ve onun kazanmasına engel olduk. İkinci turda ise güçlü bir yerdeyiz. Toplumun yarısından fazlası ve Kurdistan’da kimse Erdoğan’ı istemiyor. Her bir kadının, Kürt'ün, emekçinin, ezilenin sandığa gitmeleri konusunda mücadele edeceğiz. İkinci turda tek adamı göndermek gerekiyor” dedi.
İktidarın 14 Mayıs seçimlerinde devletin tüm olanaklarını kullandığını, adil bir seçim yarışının olmadığını ifade eden Serhat Eren ise şöyle konuştu: “Devletin bakanından savcısına, valisine, kaymakamına ve komutanına, hepsi iktidar için seçim çalışması yürüttü. Yine sandıklara yönelik yapılan görevlendirmelerin neredeyse tamamı iktidara yakın kişilerden seçildi. Bu nedenle 28 Mayıs’ta hem oyumuzu kullanalım hem de oyumuza sahip çıkalım. Çünkü bu iktidarın en iyi bildiği şey hırsızlıktır. Bu hırsızlık kuşkusuz devam edecek. Ama bu hırsızlığın önüne geçmek için insanlarımız sandık müşahitleri olabilirler ve seçim günü sandık başında hile ve hırsızlıklara karşı tutum alabilirler.”
Neden sandığa gitmeli?
14 Mayıs’ta sandığa gitmeyen seçmenler başta olmak üzere herkesin oyunu kullanması gerektiği çağrısı yapan Eren, bunun önemini şöyle izah etti: “Seçme seçilme hakkına saygı göstermeyen, onlarca vekilimizi haksız ve hukuksuz şekilde cezaevinde tutan bu sistemi değiştirmek için, halkın kaynaklarını sadece yandaşlarına sunan ve kaynakları seçim için kullanan bir anlayışa karşı sandığa gitmek durumundayız. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararlarını tanımayan; yargıyı, toplumu ve siyaseti dizayn etmenin aracı olarak kullanan bu sistemi değiştirmek için sandığa gitmeliyiz. Dilimize ve kültürümüze yasak getiren, yaşam olanağımıza karşı çıkan bu anlayışa karşı sandığa gitmek durumundayız. Tek adam rejimine son vermek, halkın iradesini yok sayan bu sistemi değiştirmek, düşünme hakkına bile engel olmaya çalışan bu sisteme karşı sandığa gitmek durumundayız. Kürt sorunu başta olmak üzere Türkiye’nin temel sorunlarının çözümü, ifade özgürlüğü ve yerel demokrasinin egemen sağlanması için sandığa gitmek durumundayız. Bizler sandığa gidersek ancak demokrasi, özgürlük ve adaleti sağlayabiliriz.”
“Ya tek adam rejimine son vereceğiz ya da Türkiye’de Kürtler başta olmak üzere tüm muhaliflere karşı baskılar artmaya devam edecek” diye uyaran Eren, bir oyun 85 milyonun kaderini değiştirebileceğinin altını çizdi. Eren, şunları ekledi: “Bugüne kadar sandık başına gitmeyen seçmenler de sandığa giderek Türkiye’nin ekonomik, siyasi, toplumsal ve hukuksal durumunu değiştirebileceklerinin farkında olsunlar. Bu inançla sandığa gitmeliyiz.” AMED