Dostoyevski'nin en tuhaf hikayesi

Kültür/Sanat Haberleri —

Timsah kitabı

Timsah kitabı

  • Ivan Matveiç, sıradan bir devlet memurudur. Sıradan ve tekdüze hayatı bir gün St. Petersburg’daki Pasaj mağazasını ziyaret ederken tamamen değişir. Mağazada Almanya’dan getirilen canlı bir timsah sergilenmektedir. Ivan, cesaretini göstermek için hayvanı kışkırtır ve sonunda canlı canlı yutulur.

EMİLY ZAREVİCH /  Çeviri: Serap GÜNEŞ

Çoğu yazarın portföyünde en az bir tuhaf ve bilinmeyen deney vardır. Rus yazar Fyodor Dostoyevski’nin edebi dünyasına derinlemesine baktığınızda, karşınıza “Timsah” (“Krokodil”) çıkar. 1865’te Epoch dergisinde yayınlanan bu hikâye, Dostoyevski’nin suç ve devlet baskısı üzerine yazdığı ağır öykülerden tamamen farklı bir dünyada geçer ve muhtemelen onun en tuhaf kısa hikayesidir.

“Timsah”ın baş karakteri, Peter Pan’in Kaptan Kanca’sının tam aksidir; çünkü bir timsah tarafından yenilmek gibi korkunç bir durum, onun hayatını mahvetmek yerine daha da iyileştirir. Ivan Matveiç, sıradan bir devlet memurudur. Sıradan ve tekdüze hayatı, bir gün eşi Elena Ivanovna ve arkadaşı Semyon Semyonitch (aynı zamanda hikayenin anlatıcısı) ile birlikte St. Petersburg’daki Pasaj mağazasını ziyaret ederken tamamen değişir. Mağazada Almanya’dan getirilen canlı bir timsah sergilenmektedir. Ivan, cesaretini göstermek için hayvanı kışkırtır ve sonunda canlı canlı yutulur.

 

 

Timsahın karnındaki hikaye

Sahiplerinin “Küçük Karl’ımız” diye adlandırdığı timsahın karnında Ivan, bulunduğu yeri rahat ve tatmin edici bulur ve oraya yerleşmeye karar verir. Öfkeli ve panik içindeki Elena Ivanovna, kocasının kesilip çıkarılmasını ister, ancak timsahın sahibi hayvana zarar vermeyi reddeder. Ivan Matveiç ise sıradan bir insan olarak düşük maaşla topluma geri dönmek istememektedir. Timsahın içinde yaşayan biri olarak, kendine özgü bir kimlik kazanmış ve servet elde etme şansı yakalamıştır.

Bir karakterin bir hayvanın içinde kaybolması, klasik edebiyatta nadir görülen bir motif değildir. Kırmızı Başlıklı Kız, Büyük Kötü Kurt’un içinden çıkarılmak zorundaydı. Pinokyo ve yaratıcısı Geppetto, okyanusta bir deniz canavarı tarafından yutulduklarında bir şekilde içeriden kaçmak zorunda kalmışlardı. Ancak Dostoyevski'nin hikayesini bu kadar tuhaf yapan, kahramanın bu korkunç kaderden kaçmaya çalışmamasıdır. Karakter bu durumu hoş karşılar ve orada kalmayı tercih eder. Peki, neden?

Bu kara mizah dolu hikaye, akademisyenlere göre bir hiciv olarak yazılmıştır. Ivan Matveiç ve timsah, sadece bir adam ve onun yeni kabuğu olarak değil, aynı zamanda iç ve dış ilişkilerle alay eden karakterler olarak tasarlanmıştır.

“Ivan Matveiç, vatanın gerçek bir evladı olarak yabancı bir timsahın değerini iki ve belki de üç katına çıkardığı için sevinmeli ve gurur duymalıdır.”

Hikâye, yazarın çağdaşlarına yönelik keskin bir hiciv ve Rusya'nın Avrupa ile karmaşık ilişkilerine dair bir alegoridir, diye açıklar romancı Charles Holdefer. Bir Alman’a ait, muhtemelen Afrika kökenli bir timsahın St. Petersburg'da bir Rus adamını yutması, yaşam ve ölüm üzerine değil, yabancı sermayenin Rusya’ya girişini, “ilerleme” tehdidini ve ekonomik ilkeleri tartışmaya açar.

“Dışardan gelen hayvanlar"

R.A. Peace, The Slavonic and Eastern European Review dergisinde yazdığı gibi, Ivan Matveiç ve timsahın bir tür çarpık ticaret birliğini temsil ettiğini öne sürer. Dostoyevski, Rusya'nın "yeni ekonomik ilişkiler" arayışında olduğu bir dönemde yazıyordu. Bu ifade, hikaye boyunca tekrar eder ve dönemin basınında sıkça tartışılır hale gelmişti. Hikayenin anlatıcısı Semyon Semyonitch, Ivan Matveiç’in perişan haldeki eşine durumu açıklamaya çalışırken bunun günün önemli bir meselesi olduğunu vurgular.

Semyon Semyonitch, “vatanımıza yabancı sermaye çekmenin beklenmedik faydaları var” diye açıklar, “ki bunları o sabah Peterburgskie izvestiia ve Volos’ta okumuştum.” (Dostoyevski, burada gerçek gazete adlarını ince bir şekilde değiştirmiştir: Sankt-Peterburgskie Vedomosti [St. Petersburg Haberleri] ve Golos [Ses].)

Yabancı sermayenin ve yatırımların (burada "dışardan gelen hayvanlar" olarak temsil ediliyor) Rusya'ya girmesinin sağladığı ekonomik kazançlar, bu yatırımların olası zararlarından (örneğin, ekonomik bağımsızlığı tehdit etmeleri gibi) daha önemli ve değerli görülmüştür.

“İyi bir Rus chinovnik [memur] yabancı bir timsah tarafından yutulmuş olsa bile” diye yazar Peace, “yutulan kişi açısından bakıldığında bile bazı karşılıklı faydalar vardır. Çünkü Ivan Matveiç, ‘timsahı kendi bedenimle besliyorum, karşılığında ondan besleniyorum; sonuçta birbirimizi karşılıklı olarak besliyoruz’ der.”

 

 

Timsahın karnında kalmaktan mutluydu!

Ve Semyon Semyonitch olayı yetkililere bildirdiğinde, “alt kademe memur” Timofey Semyonitch, her şeyin yolunda olduğunu garanti eder. Timofey Semyonitch’e göre, Rusya'nın “sanayi oluşturması” için “sermaye yaratmalıyız; bu da bir orta sınıf, yani burjuvazi yaratmamız gerektiği anlamına gelir ve sermayemiz olmadığı için onu dışarıdan çekmeliyiz.”

“[…] Ivan Matveiç, vatanın gerçek bir evladı olarak, yabancı bir timsahın değerini ikiye, belki üçe katladığı için sevinmeli ve gurur duymalıdır. Bu, diğerlerini çekmek için gereklidir. Eğer biri başarılı olursa, bir başkası yeni bir timsahla gelecektir, üçüncüsü iki veya üç taneyle gelecektir ve etraflarında sermaye oluşacaktır. O zaman bir burjuvaziniz olur. Bu teşvik edilmelidir.”

Peace, timsahın “Rus topraklarındaki yabancı girişimlerin doyumsuz doğasının bir sembolü” olduğunu belirtir. O dönemde özelleştirme gündemdeydi ve Dostoyevski bu konuda bir tehlike hissetmişti. Öte yandan, Ivan Matveiç, “büyüklüğün ve kadere boyun eğmenin bir örneği olarak” timsahın karnında kalmaktan mutluydu!

Aynı durumda olan masal karakterleri muhtemelen bu duyguları paylaşmazdı. Ancak onlar Dostoyevski tarafından yazılmamıştı.

Kaynak: daily.jstor.org

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.