Seçim sonrası da denetleyeceğiz
Kadın Haberleri —
- Kadın örgütleri, yerel yönetimlerin kent inşası ve kadın eksenli çalışmalarda kendileriyle ortaklaşması gerektiğini söyledi. Kadın Zamanı Derneği’den Fatmanur Çete, “Sivil toplum örgütleri, sadece seçim dönemi oy istemeye geldikleri bir yer değil. Kadınlarla birebir temas içerisinde olmalılar” dedi.
- Mor Dayanışma’dan İrem Kayıkçı, “Belediyeleri ziyaret etmeye başladık, sürecin denetleyicisi olacağız” derken, Kırkyama Kadın Dayanışması’ndan Elif Baysal ise, “İnşa edilecek şey halkla planlanmalı. Kadınları, gençleri, işçileri, emeklileri bu işin bir parçası haline getirecek politika hepimize iyi gelecek” şeklinde konuştu.
Kadın örgütleri, seçimlerin ardından şehirleri yeniden inşa etmek, kayyumların kapattığı kurumları açmak ve örgütlenme alanlarını genişletmek için harekete geçti. Yerel yönetimlerden beklentileri ise ortak çalışma kapsamında şehirleri güvenli hale getirmek, kadın istihdamını arttırmak ve eğitimleri arttırmak.
Kadın Zamanı Derneği yönetiminden Fatmanur Çete, seçim sonuçlarının kadınları umutlandırdığını, kadın belediye başkanı ve eşbaşkan sayısının artmasının önemli bir gelişme olduğunu kaydetti.
Her adım birlikte atılmalı
Jinnews’ten Rozerin Gültekin’e konuşan Çete, belediyelerin yapması gerekenleri sıraladı: “Seçilen kadınlar gerçekten kadın bakış açısına sahip mi, bilmiyoruz. Meral Akşener ve Tansu Çiller de kadın siyasetçi. İstanbul, kadınlar için güvenli bir kent değil. Kadınlar gece sokakta rahat gezemiyor, onun için kenti güvenli hale getirmek gerekiyor. Mahallelerde kadınlarla belediyenin birebir temas içerisinde olmasını istiyoruz. Mahallelerde kooperatifler kurulabilir, kreş hizmetinin sağlanması gerekiyor. Kooperatif örneğini önceki dönemlerde Diyarbakır’da yaşadık. İstanbul’daki belediyeler Amed Büyükşehir Belediyesi ile ortaklaşıp geçmişte uyguladıkları projeleri hayata geçirebilirler. Önümüzdeki günlerde belediyeleri ziyaret edeceğiz. Sivil toplum örgütleri, sadece seçim dönemi oy istemeye geldikleri bir yer değil. Kadın dernekleriyle ortaklaşmaları gerekiyor. Atölyeler, paneller, eğitim çalışmaları, istihdama yönelik projelerin yapılması gerekiyor.”
Samandağ örnektir
“Ekmek kavgası seçimi belirledi” diyen Mor Dayanışma üyesi İrem Kayıkçı, demokrasi özlemi olan ve artık bir şeylerin değişmesine inanan kadınların öfkeyle sandığa gittiğini söyledi.
“AKP-MHP faşizmine karşı ciddi bir öfkenin yansımasıyla beraber önümüzdeki süreci değiştirecek dinamiklerden bir tanesi kadın hareketi olduğunu gördük. Daha fazla kadın belediye başkanları, belediye meclis üyeleri, muhtarları görmüş olsak da birçok il ve ilçede kadın kotası arttırılmadı. Örgütlü olduğumuz Hatay Samandağ’da değişim ittifakının tek kadın örgüt bileşeni olarak farklı bir deneyim yaşadık. Samandağ’da hem yerel yönetimlerdeki politikaları belirlemeye hem de toplumsal cinsiyet eşitlikçi ve kadın özgürlükçü kentleri yönetmeye beraber aday olduk.”
O kapıları arşınlayacağız
“Daha fazla sığınma evi neden açılmıyor? Şönimlere neden daha rahat ulaşamıyoruz? Neden sokaklar ve toplu taşıma güvensiz durumda?” sorularını soran Kayıkçı, ‘Kadın örgütlerine açığız’ diyen belediyelerin dahi bu taleplerini yerine getirmediğine dikkat çekti.
“Kadın örgütleriyle toplantılar almaya ve belediyeleri ziyaret etmeye başladık. Bu birlikteliği arttırmaya çalışacağız. Sürecin denetleyicisi olacağımıza dair irademizi belirtmiştik, o kapıları arşınlayacağız. Eşbaşkanlık sistemi açısından Kürt kadın hareketi deneyim yarattı. Önümüzdeki süreçte nasıl bir yerel yönetim anlayışı istiyoruz açısından ve mücadelenin nasıl devam etmesi gerektiğine dair yol gösterdi. Halkın söz, yetki, karar ve denetim sahibi olduğunu, fiilen Kürt illerinde ve bu kadar yıkıma rağmen Hatay’da yapmaya başladık. Deneyim paylaşımlarını arttırmak gerekiyor.”
Diyalog kapıları aralandı
Kırkyama Kadın Dayanışması’ndan Elif Baysal ise seçim sonuçlarının belediyelerdeki muhataplarla kurulacak diyaloğun daha rahat gelişeceği bir dönemin kapılarını aralayabileceğini ifade etti.
Öte yandan, yerel yönetimlerin kadınlarla ve kadın örgütleriyle birlikte politika üretmesini sağlamasının öncelikleri olacağını söyleyen Baysal, şöyle devam etti: “Kadın mücadelesi seçimi de aşan politik hattıyla kendi politikasını sürdürmeye, herhangi bir yere eklemlenmeden veya temposunu, ritmini bu politik hatta göre belirleyen bir mücadele olduğu için her koşulda dillendirdiğimiz her sorunumuzu bulunduğumuz her alanda söylemeye devam edeceğiz. Kadınların çalışma hayatında daha fazla var olacağı olanakların oluşması, kreş sayılarının fazlalaşarak bu uygulamanın yaygın hale gelmesi, sığınakların da kadınlar için ulaşılır olup başvurabileceği bir alan olması tabi ki beklentilerimiz arasında.”
Kadınlar, işçiler, emekliler
Baysal, “Yerel yönetimler halktaki değişim isteğinin temel noktalarına denk düşecek yerlerden çalışma yürütmeli” dedi ve ekledi: “İnşa edilecek şey halkla ve halkın istekleriyle iç içe planlanmalı. Umudu diri tutacak ve toplumsal muhalefetle birlikte kadınları, gençleri, işçileri, emeklileri bu işin bir parçası haline getirecek her politika ve planlama hepimize iyi gelecek.” İSTANBUL