Güncel

Şimdi, yarınlara ertelenemez

Forum Haberleri —

Kürtler / foto:AFP

Kürtler / foto:AFP

  • Aydınlanmış birey ve toplumlar değerlidir, çünkü değer üretmeyi bilirler. Özgür olmayan birey veya toplumlar ise iradesizdir. İradesiz toplum ya da birey değerli olmazlar, değeri verilmez, sevilmezdir, çünkü köle ruhlular.

ŞEMSETTİN ÖZER

Şimdi, yarınlara ertelenebilecek bir an değildir. Yarın, şimdinin üzerine kurulmuyorsa güvensiz ve karanlıktır. Yarının bugünden daha iyi olacağına dair verilen sözlerin hiçbir güvenilirliği yoktur. Birey ve toplum, bugünü yarına taşımıyorsa, bu vaatlere güvenmemekte haklıdır.

Birey ve toplum, kendi kendini yönetme becerisini gösterebileceği girişimlere katılır. Katılım özgürlüğüne engel olan her türlü düşünce, inanç ve örgütlenme biçimini reddeder. Geçmişten günümüze uzanan ve geleceğe ilişkin sorunların çözümünde, mücadele hakkının meşruiyeti temel bir kavrayıştır. İnsanın doğal özgürlük anlayışı, yönlendirmeye kapalı olmasıdır.

İnsan doğası, kendini içinde bulmadığı şeylere kapalıdır. Kapitalizmin tam olarak nüfuz etmediği veya hâlâ toprakla bağını sürdüren toplumlar, bu doğal demokratik özgürlük anlayışını korur. Tüm haksızlıklara karşı küresel dayanışmayla şekillenen bir yönetim modelini bugün Rojava’da görmekteyiz. Farklı renklerin bir arada yaşadığı bu model, insanlık için örnek teşkil ediyor.

Günümüz ve geleceğin büyük sorunlarının çözümünde, tüm renklerin bir arada yaşaması ve karşıt görüşlerin varlığı temel bir ilkedir. Çatışmaları körükleyen, tarih boyunca iktidarını sürdüren elit yöneticiler ve küresel sermaye güçleridir. Rojava modeli, Ortadoğu’da bir çekim merkezi olma onurunu taşımaktadır. Bu bir büyüklenme değil, demokratik ve özgür zihniyetin alçakgönüllülüğüdür.

Rojava, küresel sömürüye karşı dayanışma ilkelerini benimseyen bir örnektir. Tarihin onu nasıl konumlandıracağını şimdiden kestirmek mümkün değildir. Ancak Kürt Özgürlük Hareketi ve onun felsefesi, hiçbir zaman dar dogmalarla sınırlanmamıştır. Bu hareketin ahlaki düşüncesi, tüm insanlığa yöneliktir ve evrensel değerleri kucaklama çabasındadır.

İnsan, tarihiyle, diliyle, renkleriyle ve yarattığı tüm değerlerin bileşkesi olan kültürüyle var olur. Bu anlayış, Ortadoğu ve tüm insanlık için nitelikli bir adımdır. Rojava, özgür bir küreselleşme modeli sunmaktadır. Bunu mümkün kılan, demokratik özgür bilincin gelişmesi ve verilen eşsiz bedellerdir.

Özgürlük Hareketi, elli yıl önce üstlendiği tarihî sorumluluğu bugün de taviz vermeden sürdürmektedir. Bu, onun tarihe karşı ahlaki yükümlülüğüdür. Özgürlük bilinci, devlet merkezli veya herhangi bir dogma merkezli değil, zihnin aydınlanmasıyla gelişir. Örneğin, Avrupa, din otoritesinin karanlık çağlarından çıkmak için uzun mücadeleler vermiştir. Westfalya Antlaşması (1648) ile kilise otoritesinden bağımsızlaşan modern ulus-devletler, aydınlanma ve demokrasi yolunda ilerlemiştir.

Aydınlanmış birey ve toplumlar değerlidir, çünkü değer üretmeyi bilirler. Özgür olmayan birey veya toplumlar ise iradesizdir. İradesiz toplum ya da birey değerli olmazlar, değeri verilmez, sevilmezdir, çünkü köle ruhlular. Orta Çağ’da insan, sadece bir nesneydi. Rönesans ve Aydınlanma, bu karanlığı yıkarak özgür yaşamın temellerini attı. Fransız Devrimi, mutlak monarşileri sorgulayarak evrensel haklar fikrini yaydı.

Ortadoğu ise otoriter inançların dogmalaştırdığı bir coğrafya olarak kaldı. Burada Orta Çağ zihniyeti hiç sona ermedi. Peki, bu zihniyet nasıl değişecek? Bugün bu değişimin öncüsü Kürtlerdir. Rojava, özgür birey ve özgür toplum diyalektiğiyle yaşamın kapılarını aralıyor. Tıpkı Fransız Devrimi’nin tüm dünyayı etkilemesi gibi...

Rojava, iktidarların doymak bilmez hırslarına rağmen tüm halklar için bir umut olmuştur. Ortadoğu’da umut bile korkuya dönüşmüşken, Rojava farklı kültürleri kucaklayan bir demokratik özyönetim modeli sunmaktadır. Ancak tehlike büyüktür: Dinci radikaller ve bölge egemenleri, en ufak fırsatta Özgürlük Hareketi’ni ve müttefiklerini yok etmekten çekinmeyecektir. Son Alevi katliamı bunun bir göstergesiydi.

Şurası açıktır ki, HTŞ (DAİŞ) Şam’a yönelirken, eğer Kürtlerin güçlü savunma güçleri olmasaydı, ilk hedef Rojava olacaktı. Türk devleti ve çeteleri bunu denemiştir. Bugün de Kürtler üzerindeki bu tehdit sona ermiş değildir. Çünkü gerici güçler biliyor ki, DAİŞ’in amacına ulaşamamasında Kürtlerin rolü belirleyici olmuştur. Bu karanlık güçler için bir an meselesidir. En ufak fırsatta soykırımdan kaçınmayacaklardır. Ancak Özgürlük Hareketi, tarihî deneyim birikimiyle bu tehditleri boşa çıkarmaktadır.

Rojava bu tehlikenin farkındadır. Çünkü özgürlük, bedeli olan bir mücadeledir. Ve bu mücadele yalnızca Kürtlerin değil, tüm insanlığın özgür geleceği için verilmektedir. Rojava, insanlığın geleceğidir. Modern çağın Fransız Devrimi’dir; felsefeden edebiyata, sanattan bilime, demokratik eğitimden ekolojik ekonomiye açılan bir kapı olmalıdır. Özgürlük sosyolojisi bunu bize öğretmiştir. Kısacası, Rojava özgür eğitimiyle de bilime umut olmalıdır: Aydınlanma böyle gelişir. Özgürlük değerleri böyle gelişerek, insanlığın evrensel değerleriyle bütünleşerek anlam kazanacaktır. Evrensel değerleri içinde barındırmayan hiçbir hareketin ayakta kalma şansı yoktur. Özgürlük hareketini yenilmez kılan da budur, Ahlaki değerleridir.

paylaş

   

Güncel

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.