Sömürge hukukunu ret

Colemêrg kayyum

Colemêrg kayyum

  • Colemêrg Belediyesi Eşbaşkanı Mehmet Sıdık Akış’ın gözaltına alınıp tutuklanması ve belediyenin işgal edilerek kayyum atanması ardından başlayan protesto eylemleri devam ediyor. 
  • Türk hükümetinin zorbalığına DEM Parti ve DBP eşbaşkanları öncülüğünde Colemêrg'deki direnişe parelel olarak hem Ankara'da hem de dieğer kentlerde çeşitli eylem ve girişimler sürüyor. 
  • Eşbaşkan Bakırhan, Kürt'e sömürge hukukunu uygulayan bu faşizan zihniyet karşısında direneceklerini belirterek, "Eşbaşkanlarımıza sahip çıkacağız. Hakkari halkına layık olmaya çalışacağız" dedi. 

Colemêrg’te irade gaspına karşı kentteki protestolar günboyu devam ederken, DEM Parti Eşbaşkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eşbaşkanları Keskin Bayındır ve Çiğdem Kılıçgün Uçar, kentteki sivil toplum örgütleriyle buluşmalarının ardından sokaklara çıkarak, devlet güçlerinin engeline rağmen halkla buluştu. 

DEM Parti Eşbaşkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, DBP Eşbaşkanları Keskin Bayındır ve Çiğdem Kılıçgün Uçar, kentteki Sivil Toplum Örgütleri ve meslek odalarıyla bir araya geldi. KESK Şubeler Platformu binasında yapılan toplantıda, kayyum gaspı ve önümüzdeki süreç ile ilgili bilgi alışverişinde bulunuldu. Hatimoğulları, “Kayyum atanması, demokrasiye, Kürtlere darbedir. Valilik önündeki asker fotoğrafı bir darbe görüntüsüdür. Halkın iradesi tanımamak konusunda adeta ant içmişçesine kayyum politikasını sürdürme konusunda vmesajları açıktır. Buradan kendilerini uyarıyoruz. Kayyum rejimi kabul edilemez. AKP, Erdoğan ve küçük ortağı, ülkeyi uçurumun derinliklerine sürüklüyor. Bu meşru değildir, darbedir. Kayyum rejimine karşı mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu iktidar gayrimeşrudur” diye konuştu. 

 

 

Colemêrg'i seçmelerinin sebebi var

Eşbaşkan Bakırhan da kayyum atamanın bir işe yaramadığını 31 Mart’taki seçimin bir kez daha ortaya koyduğunu hatırlatarak, şunları söyledi: "Kurdistan ve Türkiye halkları bu irade gaspçılarına bu yolsuzluk ve usulsüzlükle zulümle bu ülkeyi yönetenlere bir sarı kart gösterdi. Belli ki onlar kırmızı kart görmek istiyorlar. Biz de bu zulüm düzenin bitmesi için mücadelemizi kararlılıkla devam ettireceğiz. Colemêrg çok önemli, stratejik bir yerdir. Onların bu onurlu ilimize kafayı takmalarının bir sebebi var. Tabii ki duruşu, her seçimde üç milletvekili çıkarması, onların yüreğinde yaradır. Colemêrg halkının 40 yıldır sürdürdüğü onurlu direniş onları rahatsız ediyor. Colemêrg, Irak ve İran’a sınır olan, onların iştahını kabartan bir kentimizdir. Kriminal işlerle uğraşıyorlar. Mafya ve çetelerle kol kola siyaset yapıp buradan geçirdikleri uyuşturucuyla ktidarlarını ayakta tutmaya çalışıyorlar. Suç İşleri Bakanı'nın o geçişler için önemsediği kentlerden birisi Colemêrg’tir. Birçok sebepten dolayı burayı gözlerine kestirip kayyum atadılar. Şimdi soruyorum; Kürt ne yapsın? ‘belediye başkanlarının davası vardır’ diyorlar. Davası olmayan insan mı bıraktınız? Sadece dava yalanıyla Türkiye kamuoyunu kandırmaya çalışıyorlar.” 

 

DEM Parti Eşbaşkanı Tülay Hatimoğulları, “Kayyum atanması, demokrasiye, Kürtlere darbedir. Valilik önündeki asker fotoğrafı bir darbe görüntüsüdür" dedi.

 

Kürt'ün hukuku nedir?

İktidarın Kürt siyasetine değil, Kürt'e düşman; diline, kültürüne, iradesine, yerel yönetimine düşman olduğunu vurgulayan Bakırhan, şöyle devam etti: "Dolayısıyla Erdoğan’ın dediği gibi bir durum yok. Onların gözünde bütün Kürtler düşmandır, suçludur. Onuruna, kimliğine sahip çıkan bütün Kürtler, onlar için tehdittir. Belediyeye kayyum atamak için kılıf buluyorlar. Şimdi Kepez Belediyesi Başkanı tutuklanınca ne yapıyorlar? Belediye meclisine seçtiriyorlar. Öyle değil mi? Beyefendi kendisi Siirt’te bir şiir okuduğu için tutuklanınca yerine 28 Şubat darbecileri bile belediye meclisinden seçtirdi. Söz konusu Kürtler olunca hukuk başka işliyor. Sen Kürt'e 50 defa da 50 bin sene de ayrı bir hukuk, ayrı bir vahşet de uygulasan Kürt eyvallah etmez. Kürt, faili meçhul cinayet ve cezaeviyle bu haklı davasından vazgeçmiyor. Defalarca size bunu kanıtladı. Erdoğan’a soruyoruz; Kürt'ün hukuku nedir Türkiye’de? Sömürge bir halksa kabul edin. Zaten öyle yapıyorsunuz. Kürtlerin bir hukukun olmadığını,  seçilemeyeceğini söyleyin. Mehmet Sıddık arkadaş hangi örgütün yöneticisidir? Evli, çocuklu, iş yeri olan, 30 yıldır sizin içinizde yerleşik olan bir insan, nasıl örgüt yöneticisi oluyor? Hadi o örgüt yöneticisi 83 yaşındaki Makbule Ana hangi örgütün yöneticisidir? Çocuğuna para gönderdiği için sedyede alınıp cezaevine konulan Hatice Yıldız hangi örgütün yöneticisidir? Kürt'ün 7’sine, 70’ine hastasına, yaşlısına, kadına, gencine tamamına 'örgüt yöneticisi' diyorlar.” 

Halka layık olmaya çalışacağız

Curnê Reş (Hilvan) örneğine işaret ederek, Kürt halkının ‘Hilenize, zulmünüze, baskınıza rağmen biz partimizin yanında olacağız’ mesajını verdiğini belirten Bakırhan, Kürt'e sömürge hukukunu uygulayan bu faşizan zihniyet karşısında direneceklerini vurguladı. Bakırhan, şöyle konuştu: "Partimize, irademize, belediye eşbaşkanlarımıza sahip çıkacağız. Seyit Rızalar, Şeyh Saitler idam sehpası önünde boyunlarını büktüler mi ki şimdi biz bir kayyum efendiye boynumuzu bükelim. Baş eğmeyen, ayakta duran, diz çökmeyen, üç dönemdir kayyum atanmasına rağmen halen kendi partisine sahip çıkan, adayını seçen, 3-0 yapan, bütün yoksulluğa ve şiddete rağmen direnen halkımızın yanındayız. Hakkari halkına layık olmaya çalışacağız. Ne pahasına olursa olsun sizin iradenizi savunacağız, sahipleneceğiz.” 

Buluşma açıklamaların ardından basına kapalı olarak devam etti. 

 

 

Eşbaşkanlar Colemêrg sokaklarında

Colemêrg’te irade gaspına karşı kentteki protestolar günboyu devam ederken, DEM Parti Eşbaşkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan ile DBP Eşbaşkanları Keskin Bayındır ve Çiğdem Kılıçgün Uçar, kentteki sivil toplum örgütleriyle buluşmalarının ardından sokaklara çıkarak, devlet güçlerinin engeline rağmen dört koldan halkla buluşmaya çalıştı. 

Kentin tüm cadde ve sokaklarını baştanbaşa yürüyen eşbaşkanlar ve yüzlerce kişi, sık sık “Bijî berxwedana Colemêrgê”, “Kurdistan faşizme mezar olacak” sloganları attı. Halk ise alkış ve zılgıtlarla eyleme katıldı. 

Yürüyüş sonrası konuşan DBP Eşbaşkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, “Fuhşun, özel savaşın, uyuşturcunun, bizzat kolluk gücü ile yapıldığı bir kentteyiz. Üçüncü kez kayyum atanıyor ve 135 milyon borç bırakılan bin kentteyiz. AKP’nin belediyenin bütçesiyle seçim yaptığı bir kentteyiz. Kayyum rejimine karşı duracağız” dedi. 

Açıklama sloganlarla sona erdi. COLEMÊRG

Foto: Medine MAMEDOĞLU

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.