Almanya-Türkiye ilişkisi nasıl şekillenecek?
Elif SONZAMANCI yazdı —
- Türkiye’ye yüklü silah satışına izin vererek, aslında savaş politikalarına destek olan Almanya’nın ziyareti elbette rutin bir ziyaret olarak değerlendirilemez. Scholz’un bu ziyareti, yeni anlaşmaların yolda olduğunun işareti olarak görülebilir.
SPD- FDP ve Yeşiller’den oluşan trafik lambası koalisyonunun iktidara gelmesi ile birlikte, Merkel iktidarı döneminde Türkiye ile sıkılaşan ilişkilerin seyrinin, yine aynı minvalde devam edip etmeyeceği merak konusuydu, zira partilerin stratejileri, liderlerin açıklamaları, Merkel’e oranla daha mesafeli bir ilişki görüntüsü yaratıyordu.
Fakat ilişkiler pek de beklenen seyirde mesafeli ilerlemedi.
Nitekim Olaf Scholz, Başbakan olarak göreve geldikten birkaç ay sonra, 2022’nin Mart ayında Türkiye'yi ziyaret etmiş, akabinde "bizim için önemli bir ortaktır" cümlelerini sık sık dile getirmişti.
Nihayetinde bir kez daha hatırlatacak olursak; Almanya’nın Türkiye ile ilişkilerini salt ekonomik temeller üzerinden elbette ele alamayız, konunun askeri ve siyasi bütünlüğü ilişkilerin neden kopmadığını açıklıyor.
Ortadoğu’da dengeler önemli oranda değişiyor. Türkiye ise bu anlamda Almanya için her zamankinden daha da stratejik bir konumda.
Scholz, AB zirvesi sonrasında, Cumartesi günü İstanbul’da Erdoğan ile bir araya geliyor. Yetkililerin açıkladığına göre görüşmede Rusya-Ukrayna savaşı, mültecilerin durumu, Ortadoğu’daki gelişmeler, yine iki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler konuşulacak.
Nitekim Türkiye- Almanya ilişkilerini belirleyen ilişkilerden biri de silah ihracatı.
Bildiğiniz üzere, özellikle Almanya’nın Türkiye’ye yaptığı silah satışı sürekli eleştirilerin odağındaydı, zira Almanya prensip gereği kriz halindeki ülkelere silah satışı gerçekleştirmiyor. Fakat zaman zaman kısıtlamaya gidilse de silah satışı trafik lambası koalisyonu döneminde de aksamadan devam etti.
Son olarak basına yansıyan silah satışı miktarı ise ilişkilerin hangi yöne evrildiğini gösterir nitelikte.
Geçtiğimiz günlerde Spiegel gazetesinde yayımlanan bir haberde Türkiye’ye önemli bir oranda silah ihracatına yeşil ışık yakıldığı ifade edildi.
Haberden alıntılarsak; Türkiye’ye gemilerin hava savunması için satılacak 100 adet güdümlü füzenin bedelinin yaklaşık 100 milyon euro olmasının beklendiği ve 28 adet SeaHake tipi torpidonun 156 milyon euroya Ankara’ya teslimatına onay verildiği belirtildi. Denizaltıların modernizasyonuna yönelik malzeme paketleri de dahil edildiğinde silah ihracatının toplam tutarının yaklaşık 336 milyon euro olacağı kaydedildi.
Ziyaret öncesinde bu gelişme ilişkilerin bu anlamda daha da derinleşeceğini gösteriyor.
Diğer taraftan görüşmede Türkiye’nin bir türlü izin koparamadığı Eurofighter savaş uçakları konusunda da gelişmelerin yaşanabileceği konuşuluyor.
AKP-MHP iktidarının savaş yatırımları artıyor. Ülke darboğazdayken, halk artık sofrasında ekmeği bile çıkarmak zorunda kalırken, savaş ekonomisi bu yoksulluğu derinleştiriyor.
Bir yandan savaşa yatırım artarken diğer taraftan AKP-MHP iktidarı barış arayışında yeni bir süreç tartışması ile kamuoyunu yanıltmaya çalışıyor. Yaptığı üstenci, yüzeysel açıklamalar aslında gündeminde bu konunun ne düzeyde yer aldığı konusunda bize fikir veriyor.
Söylem ve pratik arasındaki dengesizlik artık kamuoyunda da inandırıcılığını yitirmiş durumda. Nitekim iktidar her geçen gün baskı ve zulmünü artırıyor.
Bu tartışmaların gölgesinde Türkiye’ye yüklü silah satışına izin vererek, aslında savaş politikalarına destek olan Almanya’nın ziyareti elbette rutin bir ziyaret olarak değerlendirilemez.
Scholz’un bu ziyareti, yeni anlaşmaların yolda olduğunun işareti olarak görülebilir.
Ziyaret sonrası yaşanacak gelişmelerde Türkiye’ye ne rol biçildiğini hep birlikte göreceğiz.