Futbola taşan ırkçılık

Elif SONZAMANCI yazdı —

  • Almanya Anayasayı Koruma Teşkilatı tarafından izlenmesine rağmen, ne ülkücü hareket ne de bozkurt işareti yasak değil. Almanya’da ülkücü faaliyetlerin yasaklanmasındaki bu çekingen tavır uzun bir süredir tartışma konusu.

Türk milli takımının oyuncusu Merih Demiral Avusturya’ya attığı golü ‘bozkurt’ işareti yaparak kutladı.

Bu şaşırtıcı bir durum değil aslında. Bütün hücrelerine ırkçılık, milliyetçilik işlenmiş bir toplumun, futboldaki sevincini bu işaretle göstermesi, ancak ve ancak bu meseleyi görmezden gelen insanlara şaşırtıcı gelecektir. Nitekim, yaratılan milli değerler safsatası futbol aracılığı ile toplumun temel değerleriymiş gibi yansıtılmaya çalışılıyor. Faşizm bu araçla yaygınlaştırılıyor. Ondandır ki, bu işareti meşrulaştırıp savunanların yanında, ses çıkarmadan normalleştirenler de büyük bir çoğunluğu oluşturuyor.

Demiral’ın yaptığı bozkurt işareti büyük bir tartışma yarattı.

UEFA Demiral hakkında soruşturma başlattı. Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser sert bir mesaj yayınlayarak Avrupa Futbol Şampiyonası'nın ırkçılık için bir platform olarak kullanılmasının kabul edilemeyeceğini söyledi.

Hem Alman siyasetçilerden tepkiler yağdı, hem de Alman basınında bozkurt işaretine yönelik tepkisel haberler yapıldı.

 Bu tepkiler sürerken Demiral işareti savundu. “Türkiye’de hepimiz Türk'üz, Türk olmaktan da gurur duyuyorum” dedi. Yetmedi daha milliyetçi sözlerle fotoğrafı bir daha paylaştı.

Elbette ırkçılıkta, nefrette ısrarın dayandığı bir zemin var.

Bu işaret yoğun sevinç duygularıyla ortaya biranda çıkan bir işaret değil, bilinçli olarak tercih edilmiş, maksatlı yapılmış bir işarettir. Türkiye’de futbol ırkçılığın derinleştirildiği bir alan haline getirilmiştir.

Herkes bozkurt işaretinin ne anlama geldiğini bilir.  

Demiral sevincini bozkurt işareti yaparak göstermeyi tercih ettiğinde, aynı zamanda 2 Temmuz Sivas Katliamı’nın yıldönümüydü.

 2 Temmuz 1993’te Sivas’ta Madımak otelinde insanları canlı canlı yakanlar, sokaklara bozkurt işareti yaparak çıktılar. Bu ırkçı, faşist güruh 33 canı canlı canlı yakarak katletmiştir.

Hala aynı zihniyet Sivas’ta devam ettirilmek istenmektedir.

Anmalar için Sivas’a gidenler kendilerine bir bardak su bile verilmediğini anlatıyor.

Yine Maraş Katliamı’nın yıldönümünde kente 30 yıl sonra anma için gelenleri bozkurt işaretleri ile karşılayanlar ‘Burası Maraş buradan çıkış yok' sloganları ile başka bir katliam yaşatmak istemişlerdir. Zira Maraş Katliamı’nın sembol fotoğraflarından birinde bir dükkânın camına saldırganlar tarafından 3 hilal resmedilmiştir.

Bozkurt işareti katliamları, nefreti, ırkçılığı, faşizmi ve benzer kavramları temsil etmektedir.

Ayrıca Türkiye’de futbol sahalarında yaşanan ırkçılığın en yalın örneklerinden biri de Amedspor’a yapılanlardır.

Amedspor müsabakalarında sergilenen saldırganlık, şiddet, milliyetçi propaganda, bozkurt işaretleri ile taçlandırılmıştır.

Gelelim Almanya boyutuna…

Bozkurt işaretinin futbol sahasında sergilenmesi Almanya’da tekrar ülkücülerin faaliyetlerinin yasaklanmasını gündeme getirdi.

 Anayasayı Koruma Teşkilatı, Ülkücü Hareketi “iç güvenlik açısından tehdit oluşturan, şiddete eğilimli bir yapı” olarak değerlendiriyor. Bildiğiniz üzere, Fransa ve Avusturya’da yasaklanmasının ardından Almanya’da da yasak gündeme geldi. Federal Meclis, ülkücü harekete bağlı derneklerin yasaklanmasının incelenmesiyle ilgili verilen önergeyi kabul etti. Önerge kabul edildikten sonra herhangi bir yaptırım için adım atılmadı.

Ülkücü Hareket, Anayasayı Koruma Teşkilatı tarafından izlenmesine rağmen, ne ülkücü hareket ne de bozkurt işareti yasak değil.

Irkçılığın önemli bir gündem maddesi olduğu Almanya’da ülkücü faaliyetlerin yasaklanmasındaki bu çekingen tavır uzun bir süredir tartışma konusu.

Gözler UEFA’nın kararına çevrilmişken, Almanya’nın alevlenen bu tartışma sonrasında ne yapacağı da merak konusu. 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.