Başûr’un kadın devrimine ihtiyacı var

Meral ÇİÇEK yazdı —

  • Cinsiyetçi bakış ve zihniyet yaşamın her alanında anlık olarak yeniden üretiliyor. Çünkü sistemin dayandığı ideolojik kodlar anti-kadındır, anti-yaşamdır, anti-özgürlüktür. Yani Jin Jiyan Azadî karşıtıdır. 
  • Başûr’un sorunu, eril sistemdir. Özgürlük ve demokrasi sorununun özünde bu gerçek yatıyor. Bunu aşmanın tek yolu kadın devrimidir. 

Geçtiğimiz günlerde Süleymaniye’de genç erkeklerden oluşan bir güruhun bir kadına saldırısını gösteren görüntüler büyük tepki topladı. Bazıları sanal medyadan tepkisini dile getirirken ‘Aydınlar şehri Süleymaniye’de böyle bir şey nasıl yaşanabilir?’ diye sordu. Binlerce kız çocuğunun ‘altın taç törenleri’nde örtündüğü yer Süleymaniye çevresi değilmiş gibi. Bir mezar taşı bile çok görülen ‘erkek namusu’ mağduru kadınların gömüldüğü mezarlığın yeri burası değilmiş. Ama sorun elbette ki salt Süleymaniye şehri değil. 

Şu bir gerçek ki Kurdistan parçaları arasında cinsiyetçiliğin ve egemen erkek kültürünün en derin ve kaba yaşandığı, yaşatıldığı yer Başûr’dur. Bunun temel sebebi, parçadaki iktidar güçlerinin ideolojik arka planıdır. Özellikle de KDP dibine kadar yüceltilmiş erkekliğe, cinsiyetçiliğe, hanedanlık zihniyetine dayanıyor. Bir erkek partisidir. Kadınlar burada erkekleştikleri oranda yer edinebilir, o da figüran olarak. Yoksa kadınların KDP’nin karar mekanizmalarında asla yeri yoktur. İktidar pozisyonlarındaki erkekler ise çocuk yaştan itibaren oğullarını makamlarına hazırlarken, kız çocuklarıyla görüntü vermezler bile. 

Bu cinsiyetçi bakış ve zihniyet yaşamın her alanında anlık olarak yeniden üretiliyor. Çünkü sistemin dayandığı ideolojik kodlar anti-kadındır, anti-yaşamdır, anti-özgürlüktür. Yani Jin Jiyan Azadî karşıtıdır. Ve Başûr’da Apocu hareketin dışındaki neredeyse bütün siyasi-toplumsal kesimlerin hakim ideolojisi cinsiyetçiliktir. Cinsiyetçilikle birlikte milliyetçilik ve dincilik ile yoğrulan bir zihniyetten özgür yaşam nasıl beklenebilir?   

Bir kadın devrimi olarak şekillenen Rojava devrimi 10. yıldönümünü geride bırakırken, Bakur’da özerk örgütlenen Kürt kadınları faşizme karşı direnişin öncülüğünü yaparken, Rojhilat’ta Jin Jiyan Azadî öğretisi doğrultusunda kadın renginde serhildan yaşanırken, Başûr’da yüzlerce erkeğin bir kadını linç etmeye kalkışmasının nedenleri doğru analiz edilmeli. Öyle sanal medya hesaplarından kınanarak, birkaç kişiyi gözaltına alarak da halledilecek bir mesele değil bu. Sorunun kaynağında sistemin kendisi var. 

Böyle olduğu için kadınlar lehine kimi yasalar çıkarılsa bile uygulama yok, iktidar eliyle yapılan değişiklikler ve etkinlikler de toplumdaki kadınlardan ziyade dış güçleri memnun etmek, işi görüntüde kurtarmak amaçlıdır çoğunlukla. 

Kendilerini Başûr’un kadın hareketi olarak tanımlayan dış fonlu STK’lar eril saldırılara karşı eylem çağrısında bulunduklarında da etraflarında 10-20 kişiden fazlasını bulamazlar. Onlar üzerinden tabana dayanan asli kadın özgürlük hareketinin tasfiye – marjinalize edilmek istendiğinin bilincindeler mi, bilinmez. Ama sonuç itibariyle Başûr sistemi ve toplumunu gerçekten değiştirme potansiyeline sahip kadın özgürlük çalışmasının önünün kesilmesi için herkes kendi payına düşeni yapıyor. Sonuç: Büyüyen eril şiddet, yükselen kadın katliamları, el uzatılan kadın kazanımları, yeni eril yasalar. 

Başûr’un sorunu, eril sistemdir. Özgürlük ve demokrasi sorununun özünde bu gerçek yatıyor. Bunu aşmanın tek yolu kadın devrimidir. Önder Apo tarafından geliştirilen Jin Jiyan Azadî formülü Kurdistan’dan dünyanın dört bir yanına dağılırken, Başûr bunun dışında kalmaya çalıştıkça özgürlük ve demokrasi sorunu derinleşir, bu ise sonunda kendisine döner. 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.