İşgale izin vermeyeceğiz

Yurt Dışı Haberleri —

İşgal eylemleri/Berlin

İşgal eylemleri/Berlin

  • Türk devletinin Başûrê Kurdistan’ı hedef alan işgal ve ilhak girişimleri ve KDP’nin işbirlikçiliği Avrupa kentlerinde protesto edildi. Yürüyüş ve mitinglerde Kürtler ve dostları ‘işgale izin vermeyeceğiz’ mesajını verdi, gerilla direnişi selamlandı.
  • Berlin mitinginde Young Struggle adına yapılan konuşmada faşist Türk devletine karşı verilen mücadelenin enternasyonal bir mücadele olduğunun altı çizilerek, “Gerçek kurtuluşu ancak bizler sağlayabiliriz. Bu kurtuluşun ateşi biz olmak istiyoruz“ denildi.
  • Türk devletinin baskıları yüzünden Almanya’ya göç eden Mahir Aktaş: “Türk devleti, Kürtleri katliamdan geçirmek ve sürgün etmeyi amaçlıyor. 2023 yılında 100 binden fazla Kürt kendi topraklarından sürgün olmak zorunda kaldı. Bu devletin politikası insansızlaştırmadır.”

HAKAN TÜRKMEN/BERLİN

Başûrê Kurdistan’ı işgal etmek için 15 Haziran’da Türk devletinin yeni askeri yığınak ile başlattığı saldırılar, Avrupa’da Almanya, İsviçre ve Hollanda’da yapılan yürüyüş ve mitinglerle protesto ediliyor. Avrupa kentlerinde Başûrê Kudistan’ın ilhak edilmesi ve Federe Kurdistan’a fiili olarak son verilmesi için Türk devletinin başlattığı saldırılar kınanırken, Kurdistan Özgülük Gerillası selamlandı, işgalciler ile işbirliği yapan Barzaniler yönetimindeki KDP kınandı.

Berlin mitingine katılarak işgal ve ilhak girişimini kınayan Dıjwar Tunç, Friedrich, Ciwan Dersim ve Mahir Aktaş, Türk devletinin her dönem Kürt düşmanlığı yaptığına dikkat çekerek düşüncelerini gazetemize değerlendirdi.

Kürt düşmanlarını durduralım

Almanya’nın başkenti Berlin’de Dest Dan Kadın meclisi ve Özgür Kurdistanlılar Meclisi’nin (Nav Berlin) çağrısıyla Oranienplatz meydanında bir araya gelen Kürtler ve dostlarının eylemi, Kurdistan Özgürlük Şehitleri için saygı duruşu ile başladı.

Mitingde konuşan Nav Berlin Eşbaşkanı Hüseyin Yılmaz, “Kurdistan’ın her yerinde işgalci güçlerle savaş devam ediyor. Sürdürülen savaşta Kürt halkına düşmanlık yapanların ortağı ise Barzani Ailesidir. Özelde Başûrê Kurdistanlılar olmak üzere Bakur, Rojava, Rojhilat ve Kafkasya’dan Rusya’ya bütün Kürtlerin bu saldırılara karşı durması gerekiyor” dedi.

 

 

İşçilere karşı faşistleri getirdiler

Berlin mitinge katılan tarihçi ve Gazeteci Nick Brauns da Türk devlet faşizminin aparatı ülkücü teröre dikkat çekti. Brauns, Almanya hükümetinin “Bozkurtçuları” yasaklamasını istedi. Brauns, “Bugün Almanya’da Bozkurtçular hala serbestçe dolaşabiliyor. Bunun tarihi bir sebebi var: Eski Bavyera Başbakanı Franz Josef Strauß, 1970’li yıllarda Bozkurtlar’ın lideri Alparslan Türkeş ile bir araya geldi. Birlikte komünistler ve solcuları tehdit olarak gördüler. O dönemde çok sayıda isyancı göçmen işçi olduğu için Kürtlere karşı bir denge sağlamak amacıyla Bozkurtları buraya getirdiler. Bu Almanya’nın özellikle uyguladığı bir politikadır“ dedi.

İşgal edip kalmak istiyorlar

Kurdische Gemeinde Berlin-Brandenburg e. V adına Hüseyin Taşan, “Bu ultra milliyetçiler, Türkiye'de iktidarda ve eski sınırlarını, yani Balkanlar'ın, Asya'nın ve Orta Doğu'nun bazı bölgelerini geri almak istiyorlar. Bu bölgelere Kurdistan da dahil. Bu yüzden Türk ordusu gizlice Kurdistan'a girdi. Bu bölgelerde kalmak istiyorlar. Faşist hükümetin Şengal'e saldıracağına dair söylentiler de var. Önümüzdeki günlerde sokaklarda işgale karşı sesimizi yükseltmeli, savaşmalıyız“ diye konuştu.

 

 

Faşistler yerine solculara sınırdışı

Die Linke eyalet milletvekili Ferhat Koçak ise, “Milliyetçilik bizi bölen şeydir. Rojava’daki yoldaşlarla aynı değerleri paylaşıyorum. Bizi birleştiren şey dayanışmadır, milliyetçilik değil. Bir yandan cihatçıların sınır dışı edilmesi gerektiğini söylüyorlar ama aynı zamanda bu cihatçılara karşı savaşan insanları da sınır dışı etmek istiyorlar. Rojava’ya bombaların düşmesine izin veriyoruz. Solcular olarak faşistlere, AFD’ye ve Erdoğan’ın bombalı saldırılarına karşı birlikte duruyoruz. Türkiye'deki birçok şehirde pogromlar yaşandı. Suriyeli ve Kürt mülteciler saldırıya uğradı, dükkanlar ateşe verildi. Bu insanlar polise başvurduklarında sınır dışı ediliyorlar. Almanya, böyle bir ülkeyle mülteci anlaşması yapmış ve Türkiye'yi güvenli bir menşe ülke olarak sınıflandırmıştır” ifadelerini kullandı.

Bu kurtuluşun ateşi olmak istiyoruz

Young Struggle adına yapılan konuşmada da Kürt halkını yok etmek için elinden geleni yapan faşist Türk devletine karşı verilen mücadelenin enternasyonal bir mücadele olduğunun altı çizilerek, “Gerçek kurtuluşu ancak bizler sağlayabiliriz. Bu kurtuluşun ateşi biz olmak istiyoruz. Adil bir toplumu birlikte inşa etmek istiyoruz. Bize hükmeden ve karın tokluğuna çalıştıran bir rejim seçmek istemiyoruz. Yaşlıların savaşında biz gençler ilk ölenler oluyoruz. Bu yüzden Rojava’daki bütün gençler ve kadınlarla dayanışma içerisindeyiz“ denildi.

Konuşmaların ardından yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüşte “Zap Avaşîn Metîna, Berxwedana Gerîla”, “Bijî Rêber Apo” sloganları atıldı.

 

 

'Bir yankı yaratmalıyız'

Dıjwar Tunç, 2023 yılında Türk devletinin baskılarından dolayı Avrupa’ya sürgün gelmek zorunda kaldığını belirterek şunları kaydetti: ''Kurdistan'daki durumu KDP'nin T.C. devletiyle yaptığı işbirliği Kürtleri yok etme, kırmaya ve yok etmeye yönelik bir işgaldir. Bir Kürt genci olarak buna karşı olmamamız mümkün değildir. Bütün Kürtler buna karşı durmak zorundadır ki zaten hepsi de buna karşıdırlar. KDP'nin yaptığı bu kalleşçe saldırıları biz kınıyoruz.''

DAİŞ’e destek olduğu da biliniyordu

Alman Friedrich 21 yaşında ve Berlin’de yaşıyor. Kurdistan’daki savaşta Kürtler arasındaki dayanışmanın yetersizliğini dile getirerek, “Barzani'nin işgalci olan Türkiye'yi desteklemesi ve Türkiye'nin üslerini kurmasına yardım ettiğini biliyoruz. Aynı zamanda dünya ve medya bunun hakkında konuşmuyor ve böylece Türkiye istediğini yapabiliyor. Bu, Türkiye'nin Batı'yı ne kadar manipüle ettiğinin göstergesidir” dedi.

DAİŞ’li barbar çetelerin Kurdistan’a gönderilmesi medyada büyük yankı uyandırdığını belirten Friedrich, “Bu bizim için yeni bir şey değil. DAİŞ’in güçlendiği dönemde, Türkiye'nin DAİŞ’e silah sağladığını ve her zaman destek olduğunu biliyorduk. Bu şekilde Kürt güçlerini zayıflatmak istiyorlar. Buna rağmen, Batı medyası büyük ölçüde bunun hakkında haber yapmadı. Bu medyadan gelmezse de, biz insanlar olarak bir yankı yaratmalıyız. Bu yüzden bu protesto çok önemli” şeklinde konuştu.

Bu saldırı değil işgaldir

Ciwan Dersim (44) 16 yıldır Avrupa’da yaşadığını belirterek, “Kurdistan’a saldırı ilk değil ve son da olmayacak. Yıllardır Kürt halkına, Kürt özgürlük hareketine faşist bir tutum var. Özellikle Rojava devrimiyle birlikte ortaya çıkan özgür demokratik ışık, gerici bir Ortadoğu'nun içinde bir meşale olmaya devam ediyor. Tabii bu meşale, gerici KDP gibi güçler tarafından yok edilmeye çalışılıyor. TC faşizmi de yanı başında özgür bir Kurdistan istemediği gibi kendi sınırları içinde sorgulamayı üst boyutlara çıkaracağı için Rojava devrimini engellemeye çalışıyor. Bu bir işgaldir, saldırı değildir” dedi.

 

 

'İnsansızlaştırma’ politikası

Mahir Aktaş da Bitlis’ten Türk devletinin baskılarından dolayı Avrupa’ya sürgün olmak zorunda kalmış. Aktaş, “Kurdistan coğrafyasının tamamını işgal etmeyi hedefleyen Türk devleti, Kürtleri katliamdan geçirmek ve sürgün etmeyi amaçlıyor. 2023 yılında 100 binden fazla Kürt kendi topraklarından sürgün olmak zorunda kaldı. Bu da devletin politikası olduğu gibi tüm Kurdistan’ın işgal ederek insansızlaştırmayı hedefleyerek DAİŞ zihniyetini Kurdistan’a yerleştirme girişimidir. DAİŞ zihniyetindeki çeteleri besleyerek Kurdistan’a gönderen Türk devleti, YPJ ve YPG güçlerinden korkuyor. Türk devleti korktuğu için kazanımlara yönelik saldırılarını devam ettiriyor'' şeklinde konuştu.

Almanya’da 4 kentte daha eylem

Ludwisburg kentinde Stuttgart Demokratik Kürt Toplum Merkezi’nin çağrısı ile Ludwisburg Bahnhof’ta bir araya gelen Kurdistanlılar, Markplatz’a kadar yürüyüş gerçekleştirerek işgal saldırılarına tepki gösterdi. Stuttgart Demokratik Kürt Toplum Merkezi eşbaşkanları Mesut Aram Dağhan ve Pervin Azadî’nin okuduğu KOM-MED bildirisinde, Başûrê Kurdistan’a yönelik işgal saldırılarının tüm Kurdistan’ı etkilediği ve Türk devletinin hedefinin Kürt soykırımı olduğu kaydedildi.

Darmstadt

Darmstadt kentinde işgal ve ihaneti protesto eylemi FCDK Kawa Federasyonu'nun çağrısı ile gerçekleşti. Almanca hazırlanan bildiri ile eylemi izleyenlere Türk işgali ve ilhak girişimleri hakkında bilgi verilerek Kürt halkının tavrı anlatıldı. Yapılan konuşmalarda Kurdistan Özgülük Gerillasının direnişi selamlanırken dostlara da mücadeleyi yükseltme çağrısı yapıldı.

Bremen Demokratik Kürt Toplum Meclisi ve Sêvê Kadın Meclisi öncülüğünde Bremen Hauptbahnhof’ta düzenlenen protesto eyleminde hem işgal saldırıları hem de KDP’nin ihaneti kınandı. Eylemde konuşan DKTM Eşbaşkanı İshak Yılmaz, “Kimse kusura bakmasın, KDP Türk işgal saldırılarına destek veriyor ve biz Kürtler bu tutumu kabul edemeyiz” dedi. Protesto eylemine katılanlar “Verteidige Kurdistan gegen Invasion und Verrat!” pankartını taşıdı.

Hamburg kentinde TCŞ (Tevgera Ciwanên Şoreşger) ve TekoJIN (Jinên Ciwan ên Têkoşer) öncülüğünde Hamburg Tren Garı önünde bir araya gelen gençler işgal saldırılarını protesto ettikleri eylemi saygı duruşu ile başlattı. TCŞ adına konuşan Ahmet Tektaş, “Soykırımcı Türk devleti ve onun işgalci ordusu Kürtlük adına ne varsa hedeflemektedir” dedi. Gençler açıklama ardından “Kurdistan’ı ihanete ve işgale karşı koru” pankartı ile yürüdü.

 

* * *

İsviçre ve Hollanda da protesto

İsviçre Demokratik Kürt Konseyi (CDK-S) ile İsviçre Kürt Kadınlar Birliği'nin (YJK-S) çağrısı üzerine Defend Kurdistan İnisiyatifi öncülüğünde Kürtler ve dostları Zürih’in Helvetia Meydanı'nda, Türk devletinin Kurdistan'da KDP ile iş birliğiyle yaptığı saldırıları bir yürüyüş ve miting ile protesto etti. Kent meydanında yapılan yürüyüş sonrası Helvetia Meydanı'na ulaşan yüzlerce Kurdistanlı ve dostu, 14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu şehitlerinin anısına saygı duruşunda bulunuldu.

CDK-S Eşbaşkanı Dilan Çetinkaya, Kürt Özgürlük Hareketi’nin 50 yıllık eylem pratiğini hatırlattı: “Kürt Ulusal Birliği'nin sağlanması gerekirken, ihanet ve iş birliği içerisinde Kürt halkının 50 yıllık direnişle elde ettiği kazanımlar peşkeş çekilmek istenmektedir. KDP yönetimi ve Barzani Ailesi kendi çıkarları uğruna milyonlarca Kürt’ün özgürlüğünü ve geleceğini yok saydı. 4 parça Kurdistan'ın birliğinin sağlanması için bugün Kurdistan gerillasına sahip çıkmalıyız.”KCDK-E Eşbaşkanlık Divanı adına konuşan Musa Farısoğulları: “İşgalci Türk devleti politik arenada sıkıştığı her dönemde Kürt halkının kazanımlarını hedef alarak Kurdistan'a saldırmıştır. Kendisine bugün Kurdistani bir partiyim diyen KDP yönetimi ihanet ve iş birliği içerisinde Başûrê Kurdistan'da teslimiyeti dayatan bu saldırılara desteğini sürdürmektedir."

Defend Kurdistan adına açıklamaların yapıldığı eylemde hazırlanan Almanca basın bildirisi okundu. Eylem sloganlarla son buldu.

Amsterdam’da kent merkezinde

Türk devletinin işgal saldırıları Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da onlarca kişinin katıldığı bir yürüyüş ve mitingle protesto edildi. Kent merkezinde gerçekleştirilen yürüyüşte direniş şarkıları eşliğinde sloganlar atıldı.

İşgal ve ihanetin kınandığı mitingde, “Tek bir kişi de kalsak direnişi devam ettireceğiz. Öncelikle Önderliğin İmralı’daki direnişini ve Kurdistan dağlarında 18-19 yaşlarında genç kadın ve erkekler öncülüğünde tarihi yeniden yazan direnişçilerimizi selamlıyoruz” denildi. HABER MERKEZİ

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.