Rojava için nüfuzunuzu kullanın
Dünya Haberleri —

Tişrîn Barajı nöbet
21 Avrupa Parlamentosu üyesi, AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas’a, Rojava’da Türk saldırganlığına karşı harekete geçme çağrısı yaptı.
- Parlamenterler, Avrupa Komisyonu'nu (AK), Kuzey ve Doğu Suriye toplumunu desteklemeye ve Türk devletinin saldırılarını durdurması için etkisini kullanmaya çağırdı. Parlamenterler; “Onların iyiliği, Suriye ve Orta Doğu'nun geleceği ve hepimizin güvenliği için” dedi.
- Türkiye’nin Tişrîn Barajı’nda yaptığı katliama dikkat çeken parlamenterler: “Yerel halk, barajda protesto gösterileri düzenliyor ancak sivil protestocuların kendileri de Türkiye'nin hava kuvvetleri tarafından defalarca hedef alındı ve en az 17 kişi öldü, çok sayıda kişi de yaralandı.”
Avrupa Parlamentosu üyesi 21 parlamenter, AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Kaja Kallas’a, Türk devletinin 12 Aralık’tan bu yana Kuzey ve Doğu Suriye halkını hedef alan saldırılarına karşı Avrupa Komisyonu’nu göreve çağıran bir mektup yazdı. Mektupta, Avrupa Birleşik Solu, Yeşiller/Avrupa Özgürlük Bağlaşıklığı Grubu, Avrupa Parlamentosu Sol Grubu, Avrupa Muhafazakârlar ve Reformistler Grubu, Sosyalistler ve Demokratların İttifakı ile bağımsız parlamenterlerin imzaları bulunuyor.
Barış adasına saldırı
Yüksek Temsilci Kallas’a parlamenterlerin yazdığı mektupta, Özerk Yönetim’in ‘Suriye için bir model’ olduğu ve şimdi halkın saldırı altında olduğu vurgulanıyor. “Size, Suriye'nin ve özellikle de Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi halkının geleceğine ilişkin endişelerimizi paylaşmak üzere yazıyoruz” sözleriyle başlayan mektupta, “Özerk Yönetim de sizin gibi, Suriye halkı tarafından yönetilen istikrarlı, barışçıl ve kapsayıcı bir Suriye umut etmektedir. Suriye İç Savaşı’nın siyasi boşluğunda bölgede kontrolü ilk ele geçirdiklerinden bu yana ve DAİŞ’ten daha fazla bölgeyi kurtardıktan sonra, bu ilkeler Özerk Yönetim’in kurduğu ve yürüttüğü tüm sistemlerin temelini oluşturdu. İç savaşın ortasında barış içinde bir arada yaşama ve kadın hakları adası kurdular ve bunu, kendilerini ayrılmaz bir parçası olarak gördükleri Suriye’nin geri kalanı için bir model olarak ortaya koydular.”
Türk işgal tehdidi altında
Silahlı çete gruplarının Türk desteğiyle saldırdığı belirtilen çağrıda: “Ancak şimdi, Suriye bir yol ayrımında dururken, bu barış ve bu çok kültürlülük ile feminizm modeli, Türkiye destekli milislerin şiddetli ve tamamen sebepsiz saldırısı altında ve tam ölçekli bir Türk işgali tehdidi altında.”
Bu hoşgörü toplumu korunmalı
Suriye için ademi merkeziyetçi bir çözüm önerisinin tartışıldığına dikkat çeken parlamenterler: “Suriye’nin geleceğiyle ilgili tüm farklı taraflar arasında birçok farklı görüşme ve müzakerenin yapıldığı bu dönemde, Özerk Yönetim ve ona bağlı Suriye Demokratik Güçleri, müzakerelere tam anlamıyla katılmakta ve yeni Suriye Cumhuriyeti’ne entegrasyonlarını tartışmaktadır. Ademi merkeziyetçilik ve yerel kontrol yoluyla uyumun sağlanmasını öne sürüyorlar ve aynı zamanda çok gerçek olan dış tehlikelere karşı kendilerini savunmaya devam edebilmeleri gerektiğini vurguluyorlar.
Bu önemli ve hassas görüşmelerin sonuçları, tüm Suriye’nin ve ötesinin geleceği açısından hayati önem taşımaktadır ve bu yazıyı, Avrupa Komisyonu’nu nüfuzunu kullanarak bu hoşgörülü ve demokratik toplumun hayatta kalmasını desteklemeye ve saldırganlıklarını durdurması için Türkiye’ye baskı yapmaya çağırmak için yazıyoruz.”
Türk uçakları sivilleri bombalıyor
21 parlamenterin imzasını taşıyan mektupta, Türkiye’nin sivilleri hava saldırılarıyla seri olarak katlettiğine dikkat çekildi. Mektup şöyle devam ediyor: “Dikkatinizi özellikle Türkiye’nin sürekli saldırısı altında olan Fırat üzerindeki Tişrîn Barajı’ndaki duruma çekiyoruz. Bu saldırılar, halihazırda yaklaşık bir milyon insanın elektrik ve pompalanan su kaynaklarını kaybetmesine neden oldu ve barajın çökmesi halinde büyük ve yaygın bir felaket riski taşıyor. Suyun akıntısı Tebqa Barajı’nı bile aşabilir ve yıkımı Irak’a kadar uzanarak yüz binlerce yeni mülteci yaratabilir.
Geçim kaynaklarına yönelik bu saldırıya, topraklarına ve yaşamlarına yönelik tehdide dikkat çekmek isteyen yerel halk, barajda protesto gösterileri düzenliyor ancak sivil protestocuların kendileri de Türkiye’nin hava kuvvetleri tarafından defalarca hedef alındı ve en az 17 kişi öldü, çok sayıda kişi de yaralandı.
Türkiye, sivil bölgeleri hedef almaya devam ederken, Aralık ayının başından bu yana Türk saldırılarında yüze yakın sivil hayatını kaybetti. Ambulansları hedef aldılar, gazetecilere suikast düzenlediler ve tahıl depolarını tahrip ettiler.”
Onların iyiliği, dünyanın güvenliğidir
DAİŞ’in yarattığı güvenlik tehdidine dikkat çekilen mektupta: “Ayrıca, Türkiye tarafından olası bir ele geçirmeyi, esaretten kaçmak ve yeni bir ‘İslam Devleti’ kurmak için bir fırsat olarak gören binlerce DAİŞ mahkûmunun ve radikalleşmiş ailelerin gelecekteki güvenliğine ilişkin endişelerimizi yineliyoruz.
Avrupa Birliği’nin, bu yıkıcı ve tehlikeli dış müdahaleye karşı Kuzey ve Doğu Suriye’de Suriyelilerin öncülüğünde yaşanan örnek gelişmeleri desteklemede bir rol oynayabileceğini umuyoruz—onların iyiliği, Suriye ve Orta Doğu’nun geleceği ve hepimizin güvenliği için.” HABER MERKEZİ
* * *
AP’nin tüm gruplarından imzacılar
Mektubu yollayan parlamenterler şu isimlerden oluşuyor:
CLAUSEN Per (Avrupa Parlamentosu Sol Grubu -GUE/NGL)
ORLANDO Leoluca (Avrupa Özgürlük Bağlaşıklığı Grubu -Yeşiller/EFA)
SCHIEDER Andreas (Sosyalistler ve Demokratların İttifakı- S&D)
BARRENA Pernando (GUE/NGL)
CHAIBI Leila (GUE/NGL)
DEMİREL Özlem (GUE/NGL)
EVERDING Sebastian (GUE/NGL)
FRAGKOS Emmanouil (Avrupa Muhafazakârlar ve Reformistler Grubu -ECR)
GEDIN Hanna (GUE/NGL)
GROSSMANN Elisabeth (S&D)
HEIDE Hannes (S&D)
LOISEAU Nathalie (Renew)
MARZA IBANEZ Vincent (Yeşiller/EFA)
MAVRIDES Costas (S&D)
PAPANDREOU Nikos (S&D)
REUTEN Thijs (S&D)
SALIS Ilaria (GUE/NGL)
SIDL Guenther (S&D)
SJÖSTEDT Jonas (GUE/NGL)
STRADA Cecilia Maria (S&D)
ZACHARIA Maria (Bağımsız üye)