KDP’nin ‘işgal aklı’ kadınları katlediyor
Kadın Haberleri —
- Başûrê Kurdistan’da kadınları katleden akıl ile “işgal” aklının eşdeğer olduğuna dikkat çeken RJAK üyesi Ronak Mecid, "Başûr’da kadınların hayatı tehlikede; güvende değiller ve onları koruyacak kimse yok. Acilen yeni kanunlar hayata geçirilmeli” dedi.
Başûrê Kurdistan’ı işsizliğin, yolsuzluğun ve güvensizliğin merkezi haline getiren KDP, kadınlar için tehlike olmaya devam ediyor. Sadece Ocak ayından bu yana en az 30 kadın kendisine en yakın erkek tarafından katledildi. Kadına yönelik şiddet 2016-2023 yılları arasında %33 arttı ancak hükümetin katliamları kayıt altına almaması, kadınları koruyacak yasaları yürütmeye koymaması ve erkekleri korumasından dolayı gerçek veriler bilinmiyor. Dahası katliamların büyük bir bölümü "intihar" adı altında kapatılıyor.
Kurdistan Özgür Kadın Hareketi (RJAK) üyesi Ronak Mecîd, hükümet politikalarının yanı sıra bölgedeki siyasi gelişmelerin de kadınların geleceğini tehdit ettiğini söyledi ve ekledi: "Sadece Haziran ayında 4 kadın katledildi. Kadınlar şiddetin her türlüsüne maruz kaldığı için bazen ölümü ‘çözüm’ olarak görüyor. Bölgede kadınlar ekonomik, sosyal ve kültürel olarak hep hedef görülüyor. Mevcut hükümet yasaları kadınlar için değil siyasi çıkarları için uyguluyor.”
Sustukça erkekler konuşuyor
Kadınları katleden akıl ile “işgal” aklının eşdeğer olduğunu ifade eden Mecîd, MA’yakadınların siyasette, parlamentoda ve sokakta iradesiz bırakılarak tamamıyla erkek aklı tarafından yönetildiğini söyledi: “Kadının sorunu siyasi ve tarihi bir sorundur. Öldüremedikleri kadınları metalaştırıyorlar. Sistem içinde çalışan ve sorumluluk sahibi olan kadınlar ise kadın olarak görülmemektedir. Bu kadınlar kendi rollerini değil erkekler tarafından onlara biçilen rolleri oynuyorlar. Sistem kadının kendi rolünü oynamasına izin vermiyor. İradesiz bırakılıyor, hiçbir öneri ve eleştirisi dikkate alınmıyor. Kadın siyasetçilerin bu sessizliği ve bu akla karşı savunmasızlığı toplumdaki kadınların bundan olumsuz etkilenmesine neden oluyor. Onların suskunluğu, erkeklerin daha çok konuşmasına neden oluyor.”
Burada güvende değiliz
Kadına yönelik şiddet ve katliamlara tanık olan çocukların da aynı şekilde büyüdüklerini anımsatan Mecîd, “Şiddetin içinde büyüyen çocuklar ruhsal ve psikolojik olarak etkileniyor.Çocuklar kadınlara karşı nefretle büyüyor. Burada her kadının hayatı risk altında. Şu ana kadar kadına yönelik cinayet ve şiddetin önlenmesine yönelik hiçbir çalışma yürütülmedi. Bu yüzden kadınlar burada güvende değil. Çünkü onları koruyacak kimse yok” ifadelerini kullandı.
Yasalar neden uygulanmıyor?
Kadınların kurumlarına gizlice başvuruda bulunduğunu belirten Mecîd, sözlerin şöyle sürdürdü: "Şu ana kadar çok sayıda kadın bize başvuruda bulundu. Başvuran kadınların aileleriyle konuşuyoruz ve sorunlara çözüm odaklı yaklaşıyoruz. Ancak pek çok kadın bize gelmeye cesaret edemiyor. Çünkü ölümle tehdit ediliyorlar. Geçtiğimiz günlerde Hewlêr’desokak ortasında 14 yaşındaki bir kız çocuğu 20 yaşındaki erkekle evlendirilmeye karşı çıktığı için babası tarafından herkesin gözü önünde katledildi. Bu şahıs gözaltına alındı ve sonra bırakıldı. Bir çocuğu öldüren bir katil nasıl cezalandırılmaz? Bu yasalar neden uygulanmıyor? Hükümetin acilen bazı yeni kanunları hayata geçirmesi gerekiyor. Kadınlar burada örgütlenip şiddete karşı dururlarsa o zaman bir halk devriminden söz edebiliriz. Çünkü kadının olmadığı yerde toplum çöker. Şu an ki tablo da bunun en somut örneğidir.” HEWLÊR