Rojava Kürdistan’ın kalbidir

• Hadi Kürt!.. Dört parçadan taşıp evrene yayılmış Kürt, gün bugündür. Rojava senin kalbin, atalarının ruhu ve dahası mabedin. Gücün, enerjin oranında, ona sahip çık. Gün bugündür, çünkü.

Kürtler 60 milyon kişiye varan nüfusuyla, yer yüzünün devletsiz en büyük halkıdır. Ama hayır, dövüşe dövüşe işgalciyi kovmaksa eğer, Kürtler bu konuda hiçbirinden geri değil, değildir.

Kürtler her onurlu halk gibi, devlet olma umutlarını canlar bedelinde bayraklaştırarak, kadim zamanlardan bugüne geliyorlar.  Bu yönüyle Kürtlerin tarihi, özgürlük için, yaratılan destansı başkaldırılar tarihidir.

Ve onlar, bütün “bahtsızlıklar”, entrika, yalan, dolanlarına rağmen düşmanları ile teke tek savaşta asla yenilmediler. Her halkta olduğu gibi, ulusal davada Kürtlerin de haini çoktu, hüzün verici ama, hala çoktur. Hainler arkadan hançerlediler.  Kürtler bunlara da yenilmediler. Adı “günün ruhu” olan, “çıkar birliklerine” yenildiler.

Günümüzde, kırık gagasına rağmen Ruslar, hala Kürt düşmanlarının safında. Dışişleri bakanları Lavrov, neye karşılık henüz belli değil, iki gün önce yine hayduta badigarttı.

Ancak, her şeye rağmen evrende değişmeyen tek olgu, “değişmeyen değişim” döngüsüydü. Diyalektiğin bu gerçeği ile konuşmak gerekirse eğer, dünya durmadan değişiyor.

Ama kesintisiz değişim döngüsünde, değişmeyen ve daimi olarak kazanan bir başka gerçek daha var: Dürüstlük…

“Söz” (söz verme) Kürt dürüstlüğünün simgesidir. Verilen dönülmezdir. Asla “yere düşülmez”dir. Söze sadakat kişinin onur ölçüsüdür. Kimileri gibi “sözün nerelerinden çıktığını” fark etmeyenlerden değildir, Kürtler.

Atatürk, Şeyh Said’in tutsaklığından sonra, “kimsenin kılına dokunulmayacak” diyerek namus ve şeref sözü vermişti.  Soykırıma girişti. Erdoğan benzer söylemle “Kürt sorunu benim sorunum” diye naralanmıştı. Atatürk’ü aratmadı.

Her neyse, çağ değişirken Kürtler, yalan dolanla değil, dürüstlükleri, verilen söze sadakatleriyle kazandılar.

Kürdistan’ın üç parçası, iki yüz yıldan beri bağımsızlığa doğru, can feda bir savaşkanlıkla ses veriyor. Ama Rojava hep sessiz ve kıpırtısızdı.

Rojava ordularının başkomutanı General Mazlum Abdi Kobanî’nin deyimiyle, 15 yıl önce iki düzine kadar insan, aniden ortaya çıktı ve “biz buradayız” dedi. Halk hazır ve öncüsünü bekliyor olmalıydı ki, o iki düzinelik insan kısa zamanda çoğaldı. Sayı büyüdü. İki düzine insan, halkın güveniyle çoğala çoğala 120 bin kişilik orduya dönüştü. Başka bir deyişle Rojava, bugün güçlü bir “ordusu olan "devlet”tir.

Ve Rojava bu nitelikleriyle, öbür anlatımla verdiği söze bağlılık, insani duruşu, canı hiçe sayan fedakarlığıyla saygındır, dünyada. Güvenirliğiyle dünya lideri Amerika’nın kişiliğinde, Suriye’de Batı ittifakının askeri ortağı, müttefikidir.

Ve Türkler, Kürtlerle ortaklıklarını bozmaları için, rüşvet olarak her şeylerini ortaya koydular. Savunma bakanlarının açıklamasına göre, emirlerine iki kolordu asker vermeyi önerdiler. Ama Amerika onları beslediği için, iyi tanıyordu. Dürüst değillerdi.

Yedikleri kabı kirleten, oturdukları çulu alttan kesen ve entrikacıydı. Badigartlık teklifine “hayır” dediler. Henüz ilan edilmiş devleti bulunmayan Kürtlerle yola devam ettiler.

Söz gelmişken, bir parantez: Amerika’nın Kürt dostluğu yeni değildir. Başlangıcı Başkan Woodrow Wilson’ın, Birinci Dünya Savaşı sonrasında yayımladığı 14 maddelik ilkeye dayanıyor. Türklerin “Kahrolsun Amerika emperyalizmi” diye başlayan Amerikan düşmanlığının kaynağı da bu ilklerdir. Çünkü Wilson, Kürtler için özerklik ön görüyordu.

 Fransa ise tarihte, Kürdistan’ın parçalanmasında ve Kürtlerin statüsüz kalmasında büyük pay sahibidir. Ama değişime bakın ve Kürtlerin öne çıkan dürüstlüğünü görün. Aynı Fransa, bugün Rojava’da Kürtlerle askeri ortak.

Almanya, tarihte ilk kez Rojava’nın kişiliğinde, bir Kürt oluşumunun yanında. İsrail’in yaklaşımı ise önemlidir.

Ama tüm bunlar nedensiz değildir. Dostluk ve dayanışmaya zemin hazırlayan Kürtlerdir. Dünya Kürtleri, Haçlı savaşları sürecinde İslam ordularına komuta eden Eyyubi Devleti’nin Sultanı Selahaddine Eyyubi ile tanıdı. Onun adil duruşu, dürüst kişiliği, sözü kutsal bilen mertliği ile…

Henüz ilan edilmemiş Rojava Kürt devleti Selahaddin’in ruhunu sembolize ediyor. Hadi Kürt!..

Dört parçadan taşıp evrene yayılmış Kürt, gün bugündür. Rojava senin kalbin, atalarının ruhu ve dahası mabedin. Gücün, enerjin oranında, ona sahip çık. Gün bugündür, çünkü.