Yasalar koruyucu değil
Kadın Haberleri —
- Mısır’da kadınlar hem ekonomik krizin yükünü omuzluyor hem de erkeklerle aynı işi yapmalarına rağmen daha az ücret alıyor. Öte yandan, ev içinden kamusal alandaki şiddete kadar çok yönlü sistematik şiddete maruz bırakılıyorlar. Mısırlı kadınlar, yasaların kadın-erkek eşitliğini sağlamasını talep ediyor.
Kadına yönelik şiddet ve taciz vakalarının arttığı Mısır’da özellikle son 10 yılda verilerin hızla yükseldiği belirtiliyor. Şiddetin her türlüsüne maruz bırakılan kadınlar bu duruma ‘dur’ diyor ve seslerini duyurmaya çalışıyor. Şiddetten zarar gören hemcinsleri için mücadele eden üç kadın hak savunucusu, yaptıkları çalışmalarında toplumsal farkındalığı hedefliyor. Jinha’dan Asmaa Fathi, Mısırlı kadınlara maruz bırakıldıkları koşulları ve verdikleri mücadeleyi sordu.
Ekonomik krizin yükü omuzlarında
‘16 Günlük Aktivizm’ Kampanyası çerçevesinde çalışan kadınlardan yazar ve gazeteci Karima Kemal, ülkedeki ekonomik krizin en çok kadınları etkilediğini ve kadınların böylesi bir atmosferde işlerini yürütmeye çalıştığını belirtti.
“Kadınlar ev içinde ve dışında pek çok rol üstleniyor. Özellikle kamusal alanda şiddete maruz kalıyorlar. Kendilerine verilen görevleri yerine getirebilmek için yeterli desteği de alamıyorlar. Kadınlar toplum içerisinde ne kadar etkili olduklarının farkında ancak bir işi yaparken bunu mecburmuş gibi yapmamalı. Bu zorlama şiddete dönüşen sonuçlar doğruyor.”
Erkek kadını eşit görmüyor
Karima Kemal, konuşmasının devamında ayrıca eğitimin gerçeği değiştirmede önemli bir role sahip olduğunu kaydederek, “Kadınlar ne kadar başarılı olursa olsun erk zihniyetin bu durumu kabul görmeme durumu var. Çünkü kadını kendisinden daha aşağılarda görüyor ve kadınlar üzerinde kontrol sağlamak istiyor. Kadınlara saygı gösterilmeli ve bu da toplumsal farkındalık, eğitim, medyanın rolünü oynamasıyla olabilir. Kadın-erkek eşitliğinin sağlanması için bu tür farkındalıklar önemlidir” ifadelerini kullandı.
Çok yönlü şiddet
Kalkınma İçin Kadınlar Derneği Başkanı Cumhuri Abdel Rahim, şiddetin ortadan kaldırılması için yasal düzenlemelerin yapılması gerektiğine işaret ederek şiddetin ekonomik, fiziksel, psikolojik ve diğer pek çok biçiminin kadınların haklarını yok saydığını ifade etti.
Cumhuri Abdel Rahim, bu davranışların erk zihniyetten kaynaklandığını ve bu nedenle şiddete karşı müdahale edilmesi gerektiğini söyledi.
“Aile içi şiddet vakalarında, kanunun olmayışının etkisi var. Son dönemde bazılarının hayatına mal olan kadın ve kız çocuklarına yönelik şiddete karşı caydırıcı cezaların olması gerekiyor. Caydırıcı cezalar şiddetin önlenmesi için önem arz ediyor.”
Öncelik kendi hakkını tanımak
Avukat Amira Salem ise şiddet krizini çözebilecek en önemli araçlardan birinin yeni nesillerin yetiştirilme tarzıyla olabileceğine dikkat çekti.
“Eğitimler, farkındalık kampanyaları, kadın haklarının anlatılması ve bu yönde çalışmaların yürütülmesi bir değişiklik yaratacaktır. Çalışma yaşamında cinsiyet eşitliğinin dikkate alınması gerekiyor. Çünkü örneğin ücretlerle ilgili çok fazla şikâyet var. Her iki cinsiyet arasında ücret dağılımında bir eşitlik olması gerekiyor. Kadınlar ve erkekler aynı işi yapmalarına rağmen kadınlara daha az ücret veriliyor. Kamusal alanda kadın haklarını sağlayacak mekanizmaların oluşturulması gerekiyor. Özellikle taciz olaylarında haklarını alabilmek için yasal yollara başvurmaları halinde karşılaştıkları engellerin aşılması için yetkililerin üzerine düşen görevi yerine getirmelidir.” KAHİRE