8 gazeteciye hapis
- MA ve JINNEWS muhabirlerinin yargılandığı davada 8 gazeteci hakkında 6 yıl 3'er ay hapis cezası verildi.
Gazeteciler Diren Yurtsever, Berivan Altan, Selman Güzelyüz, Hakan Yalçın, Emrullah Acar, Zemo Ağgöz, Deniz Nazlım ve Öznur Değer'e iki yıldır yargılandıkları davada hasip cezası verildi. Gazetecilik meslek örgütleri, hapis cezasına tepki gösterdi.
Ankara merkezli soruşturma kapsamında 29 Ekim 2022'de tutuklanan ve 16 Mayıs 2023'te tahliye edilen Mezopotamya Ajansı (MA) Yazı İşleri Müdürü Diren Yurtsever ile MA muhabirleri Berivan Altan, Selman Güzelyüz, Hakan Yalçın, Emrullah Acar, Ceylan Şahinli, Zemo Ağgöz ve Deniz Nazlım, JINNEWS muhabirleri Habibe Eren ve Öznur Değer ile MA'nın eski stajyeri Mehmet Günhan hakkında açılan davanın karar duruşması görüldü. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, verilen aranın ardından karar açıklandı. Mahkeme, "Örgüt üyeliği" iddiasıyla yargılanan gazeteciler Habibe Eren, Ceylan Şahinli ve Mehmet Günhan hakkında beraat kararı verdi. Diğer gazeteciler hakkında ise 6 yıl 3'er ay hapis cezası verildi.
Geri adım atmayacağız
Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) gazetecilere ceza verilmesine tepki gösterdi. Yapılan yazılı açıklamada, iktidarın bir kez daha yargı eliyle gazetecileri susturmaya çalıştığına dikkat çekilerek, “Özelde de Kürt gazeteciler mesleklerini yapamaz hale getirilmek isteniyor. Aksi halde uydurma tanık ifadeleri ve yaptıkları haberler gerekçesiyle hazırlanan bir davadan gazetecileri 'örgüt üyesi' diye tanımlamak mümkün değildir. Bu davadaki kararla Kürt sorunundaki çözümsüzlük hali ve tecridi işleyen ve bunu gündeme getiren gazetecilerin cezalandırılacağı mesajı verilmektedir. Gazeteciliğin yargılanamayacağını bir kez daha belirtiyoruz. 30 yılı aşkın süredir bombalamalara, katletme ve tutuklamalara karşı gerçeği yazmaktan bir an olsun vazgeçmeyen Kürt gazeteciler olarak bu karar karşısında da geri adım atmayacağız. Gerçekleri her koşulda yazmaya devam edeceğiz. Tüm gazeteci ve meslek örgütlerini de gazeteciliği kriminalize eden bu yargı kararlarına karşı duruş sergilemeye çağırıyoruz. Hep birlikte gazeteciliğin onurunu koruyalım, birlikte mücadele edelim.”
Gizli tanık hukukudur
Gazetecilerin sadece gizli tanık ifadeleriyle cezalandırıldığını ifade eden Devrimci İşçi Sendikaları (DİSK) Basın-İş Amed Bölge Temsilcisi Hakkı Boltan, bu durumun ise artık Türkiye'de bir hukuk geleneği haline geldiğini belirtti. "Türkiye hukuku artık gizlik tanık hukukudur" diyen Boltan, "Gerçek tanık ve ifadeler yoktur. Bu, düşünce özgürlüğü ve özgür gazetecilik önünde en büyük engeldir. Asıl yapılmak da istenen budur. Özgür gazeteciler, özgür basın, Kurdistan ve Türkiye'de bu baskıları boşa çıkarmıştır" ifadelerini kullandı.
İktidarın fütursuzluğu
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Amed Temsilcisi Mahmut Oral, gazetecilere verilen cezanın iktidarın basın üzerinde sürdürdüğü politikanın bir parçası olduğunu söyledi. İktidarın ilk amacının gazetecileri kendi istekleri doğrultusunda haber yapmaya zorlamak olduğunu ifade eden Oral, "Toplumu da kendi isteklerine göre yönlendirmek istiyor. Buna aykırı gazetecileri de sürekli tehdit altında tutmak için hukuku bir sopa olarak kullanıyor" dedi. Gizli tanık beyanlarına ilişkin Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay kararlarını hatırlatan Oral, gizli tanıkların yaptığı değerlendirmelerin sadece kendini kurtarmaya yönelik olduğunu kaydederek, Oral, "Hukuk sisteminde gizli tanıkların beyanlarının suç olmayacağı her ne kadar sabit olsa da iktidar bu argümanı fütursuzca kullanmaktan çekinmiyor" diye konuştu.
Yolumuzu yüremeye devam
Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG) Başkanı Roza Metina da iktidarın kendi düşüncesini empoze etmek için hukuku baskı aracı olarak kullandığını ve bunun en fazla özgür basın çalışanları üzerinde kullanıldığını belirtti. Metina, şunları söyledi: "Ne kendi iç hukukunu nede uluslararası hukuku yerine getiriyor. Bu aslında büyük bir hukuksuzluğun örneğidir. Gazeteci arkadaşlarımıza kesilen cezaları meşru görmüyoruz. Bu kesilen cezalar özgür basına yönelik yapılan bir darbedir. Biz özgür basın olarak, kadın gazeteciler olarak bu baskılara asla boyun eğmedik, yolumuzda ilerlemeye devam edeceğiz. Biz, geri adım için yol ve yöntem olarak kullanılan bu cezalara karşı yolumuzu yürümeye devam edeceğiz. Bu hukuksuzluğu kabul etmiyoruz." ANKARA
* * *
41 gazeteci halen tutsak
DFG’nin Haziran ayı raporunda, 41 gazetecinin halen tutsak olduğu belirtilerek, 2 bin 950 habere erişim engeli getirildiği kaydedildi.
Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), Haziran ayı hak ihlalleri raporunu açıkladı. Buna göre; dört gazeteci saldırıya uğrarken, bir gazeteci gözaltına alındı. 6 gazeteci kötü muameleye maruz kaldı, 8 gazeteci tehdit edildi, 7 gazetecinin haber takibi yapması engellendi. Bir gazeteci cezaevinde hak ihlallerine maruz kaldı. Üç gazeteci hakkında soruşturma, bir gazeteci hakkında dava açıldı. Haziran ayı içerisinde 55 gazeteci hakkında açılan 39 dava görüldü. Cezaevlerinde 41 gazeteci bulunmaktadır. 10 medya kuruluşuna yayın yasağı, 5 televizyona program durdurma cezası verildi. 4 internet sitesi kapatıldı, 2 bin 950 habere erişim engeli getirildi.”