Siyaset ağalığı ve mücadele değerlerinin pazarlanması

İlham BAKIR yazdı —

  • Urfa’nın Birecuk ve Agiri’nin Avkevir (Taşlıçay) belediye başkanlarının DEM Parti’den aday olup seçildikten sonra, düşmanın ağzıyla DEM Parti’yi suçlayıp istifa edip iktidar saflarına katılmaları önseçim döneminde oynanan kirli oyunların bir parçası ve en tehlikeli olanıdır.

Siyaset denen şey, hele hele de emperyalist-kapitalist düzen aygıtı içerisinde ve bu düzene karşı yürütülen siyaset, kendi amaçlarına hizmet edecek eylem planını harekete geçirmek olduğu kadar mücadele ettiğin düzenin, yani düşmanının eylem palanını, stratejik ve taktik hamlelerini hesaba katarak, öngörerek ona karşı tedbir almayı, savunma hattı kurmayı gerektirir. Başını kuma gömercesine sadece kendi eylem planınla ilgilenirsen, sadece kendi gündeminle ilgili bir meşguliyeti esas alırsan bu seni mücadele ettiğin siteme karşı kör ve sağır hale getirir ki bu da yaptığın bütün hesapların, geliştirdiğin eylem planının bir anda yerle yeksan olmasına yol açabilir. Su uyur düşman uyumaz. Hele hele Ortadoğu’da dört parçaya bölünmüş sömürge ülke gerçekliğinde düşmanın mütemadiyen senin kuyunu kazan, sana tuzaklar kuran ve asla uyumayan müfrezelerinin hazır kıta beklediğinin farkında değilsen düşmanının seni sürekli avlama olanağı yakaladığı bitmek tükenmek bilmeyen gaflet uykularındasın demektir. Düşmanın uyumadığı gerçeğini biliyorsan sen de uyumayacaksın, uyuyorsan nöbetleşe uyuyacaksın. Yaşam boşluk kabul etmez, boşluk bırakmayacaksın. Bıraktığın her boşluk pusuda bekleyen düşman tarafından anında doldurulur.

Özgür Kürtlüğün inşasının temel hedef olduğu Kurdistan devrimi, elbette ki bu amacına uygun yol ve yöntemleri temel mücadele araçları olarak kullanır. Bu amaçla uyuşmayan yol ve yöntemler, bırakalım amaçlanana ulaşmayı, amaca giden yol önünde bizatihi en büyük engele dönüşür. Radikal demokrasi; geniş, derinlemesine ve kitlesel halk iradesi, hedeflenen özgür Kürtlüğün vazgeçilmez bileşenleridir. Çok uzun zamandır Bakur Kurdistan’da tıkanan, çözüm gücü olmaktan uzaklaşan, halkla arasına mesafe girmeye başlayan demokratik halk iradesi yerine liberal burjuva siyasetin parlamenterist prangasında siyaset üretmeye başlayan legal siyaset alanında, son yapılan yerel seçimlerde kısmen dahi olsa demokratik halk iradesine dayalı bir siyaset üretildiğinde nasıl bir değişim gücünün harekete geçtiği çok net bir şekilde ortaya çıkmıştır. Kısmen, çünkü demokratik halk iradesi işlemesin diye kirli burjuva siyasetinden aparma bir dolu oyun devreye sokulmuş, siyaset ağalarının eliyle binbir entrikayla hırsızlanan halk iradesinin yeniden teşekkül etmemesi için muazzam bir direniş geliştirilmiştir. Hemen hemen tüm alanlarda yerel yönetici adaylarının önseçimlerle belirlenmesi gibi demokratik teşekkülün ortaya çıkarılması engellenmeye çalışılmış, halkın doğru karar veremeyeceğinin propagandası yapılmış, siyaset ağalarınca belirlenen adaylar halka dayatılmaya çalışılmıştır. Kürt Özgürlük Hareketi’nin moral değerlerini, demokratik halk iradesine dayalı siyasetini kalbine nakşetmiş, bilincine çıkarmış yurtsever Kurdistan halkının iradesine sahip çıkıp kitlesel bir şekilde ön seçim yoluyla adaylarını belirleme gücünü ortaya koyması karşısında çaresiz kalan bu siyaset tüccarları, önseçimin altını oymaya, kulis yapma, karalama, iftira, rüşvet, şantaj ve tehditten tutalım düşmanla işbirliğine varasıya kadar bilumum kirli oyunu devreye sokmuştur.

Urfa’nın Birecuk ve Agiri’nin Avkevir (Taşlıçay) belediye başkanlarının DEM Parti’den aday olup seçildikten sonra, düşmanın ağzıyla DEM Parti’yi suçlayıp istifa edip iktidar saflarına katılmaları önseçim döneminde oynanan kirli oyunların bir parçası ve en tehlikeli olanıdır. Bu kişiliklerle bu alanlarda seçimin kazanılıp sonra böylesi bir sonucun ortaya çıkmasındansa bu alanlarda seçimin kazanılmaması daha evlaydı. Şimdi siyaset ağaları ve tüccarları bu durumun sebebinin önseçimler olduğunun, halkın doğru aday belirleyememesi olduğunun propagandasını yapmaya başlayacaklar. Şimdi bu alanlarda seçimlerden sorumlu olan kişiler, bu işteki sorumluluklarından yahut işbirlikçi tutumlarından, halktan özür dileyerek yakalarını sıyırabileceklerini düşünecekler. Buna asla müsaade edilmemeli. Bu özür dilenerek geçiştirilecek basit bir hata ya da ihmal değildir. Başta halkın değerlerini satan bu belediye başkanları olmak üzere onlarla ortaklığı, ihmal ve sorumluluğu olanlardan çok ciddi şekilde hesap sorulmalıdır. Mesele, belediye başkanlığı kazanmak ya da kaybetmek gibi basit bir tarzda ele alınmamalıdır. Asıl mesele halkın iradesinin ve mücadele değerlerinin pazarlanması meselesidir.  

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.