Ölmekte olan bir dilin yasını tutuyor

Toplum/Yaşam Haberleri —

"Kusunda" konuşulan bölge

  • Nepal’de 2011 yılında yapılan nüfus sayımına göre ülkede 273 Kusunda yaşıyor. Kusundalar, Nepal toplumu içinde son derece marjinalleşmiş ve yoksullaştırılmış bir azınlık. Bugün, çoğu Batı Nepal'in Dang bölgesinde yaşıyor. Kusunda dilini ise sadece 48 yaşındaki Kamala Khatri konuşabiliyor.

EİLEEN McDOUGALL - Çeviri: Serap Güneş

Hima, şu anda orta Batı Nepal'e dağılmış küçük bir yerli grup olan kalan son Kusundalardan biri. Kusunda olarak da adlandırılan dilleri benzersiz: Dilbilimciler tarafından dünyadaki başka hiçbir dille bağı olmadığına inanılıyor. Bilim insanları nasıl ortaya çıktığından hala emin değil. Ve bir cümleyi olumsuzlamanın herhangi bir standart yolundan, "evet" veya "hayır"a karşılık gelen sözcüklerden veya yön için herhangi bir sözcükten yoksun olmak da dahil olmak üzere, çeşitli olağandışı unsurlara sahip.

Sadece 273 kişi kaldı

2011'deki en son Nepal nüfus sayımı verilerine göre, yaşayan 273 Kusunda kalmış durumda. Ancak sadece bir kadının, 48 yaşındaki Kamala Khatri'nin bu dilde akıcı olduğu biliniyor.

Kusunda’lar, Nepal toplumu içinde son derece marjinalleşmiş ve yoksullaştırılmış bir azınlık. Bugün, çoğu Batı Nepal'in Dang bölgesinde yaşıyor. Nepal Dil Komisyonu, dili korumak için 2019'dan beri Kusunda dil kursları veriyor. Son on yılda, Nepal hükümeti Nepal'in yerli gruplarına yardım etmek için projeler başlatırken, bir yandan da uzak bölgelerde yaşayan Hima ve onun gibi başka Kusunda çocuklarının Dang'daki Mahindra Lisesi'ne (bazen 10 saatlik bir sürüş mesafesinde) devam etmesi için para ödemeye başladı.

Aslen Dang sınırındaki kırsal Pyuthan bölgesinden olan Hima, iki yıldır Kusunda öğreniyor. Şimdi temel düzeyde konuşabiliyor. "Dang'da okula gelmeden önce Kusunda dilini bilmiyordum" diyor. "Ama şimdi Kusunda'yı bilmekten gurur duyuyorum, doğuştan öğrenmiş olmasam da.

"Tharus ve Magars gibi diğer etnik grupları, kendi dillerini konuşurken dinlerdim ve ana dilimde konuşmanın nasıl bir şey olacağını merak ederdim. Bu dili korumanın benim ve başkaları için çok önemli olduğunu düşünüyorum."

Kaybolmanın eşiğinde bir dil

Aslen yarı göçebe olan Kusunda halkı, 20. yüzyılın ortalarına kadar Batı Nepal'in ormanlarında yaşadı; kuşları avladı ve kertenkeleleri izledi ve yakındaki kasabalarda pirinç ve un için yer elması ve et ticareti yaptı. Şimdi köylere yerleşmiş olsalar da, kendilerini hala Ban Rajas veya ormanın kralları olarak adlandırıyorlar.

Ancak Nepal'in nüfusu arttıkça ve çiftçilik ormanları giderek parçaladıkça, Kusunda’ların anavatanı üzerindeki baskı arttı. Daha sonra, 1950'lerde hükümet göçebe yaşamlarına daha fazla engel koyarak büyük orman alanlarını kamulaştırdı.

Kusunda’lar yerleşmeye zorlandı ve sanayide ve tarımdaki işlere yöneldiler. Düşük sayıları ve nüfuslarının farklı doğası, çoğunlukla komşu etnik gruplarla evlenmeleri anlamına geliyordu. Neredeyse hepsi kendi dillerini konuşmayı bıraktı.

Kusunda halkı için dillerini kaybetmek, geçmişleriyle ve kimlikleriyle olan bağlarını kaybetmek anlamına geliyor.

Dilbilimsel bir bakış açısından, başka şekillerde de bir kayıp.

Katmandu'daki Tribhuvan Üniversitesi'nde dilbilim profesörü olan Madhav Pokharel, son 15 yıldır Kusunda dilinin belgelenmesini denetliyor. Birkaç çalışmanın, bu dili kuzey Pakistan'dan Burushaski ve Hindistan'dan Nihali gibi diğer dil gruplarıyla ilişkilendirmeye çalıştığını söylüyor. Ancak hepsi sağlam bir sonuca ulaşmadı.

Kusunda dilinde sağ, sol yok 

Şu anda, dilbilimciler, Kusunda'nın Tibet-Burman ve Hint-Aryan kabilelerinin gelişinden önce Himalaya altı bölgelerinde konuşulan eski bir yerli dilinden kaldığına inanıyorlar.

Pokharel, "Nepal'deki diğer tüm dil gruplarını Nepal dışından gelen halklara kadar izleyebiliriz" diyor. "Kökenini bilmediğimiz sadece Kusunda."

Bir cümleyi olumsuzlamanın standart bir yolu yok. Oysa, dilin olumsuz bir şey ima eden birkaç sözcüğü olur.

Gizemli kökeninin yanı sıra, dilbilimciler Kusunda'nın birçok nadir unsuruna da dikkat çektiler. Kusunda hakkında derinlemesine bilgi sahibi bir dilbilimci olan Bhojraj Gautam, en tuhaf olanlardan birini tanımlıyor: Bir cümleyi olumsuzlamanın standart bir yolu yok. Oysa, her dilin olumsuz bir şey ima eden birkaç sözcüğü olur. Bunun yerine, bağlam tam anlamı iletmek için kullanılıyor. Örneğin, "Çay istemiyorum" demek istiyorsanız, içmek fiilini kullanabilirsiniz, ancak  - konuşmacının arzusuyla eşanlamlı - çay içmenin çok düşük bir olasılığını gösteren bir biçimde.

Kusunda'nın ayrıca sol veya sağ gibi mutlak yönler için de sözcüğü yok, konuşmacı bunun yerine "bu tarafa" ve "o tarafa" gibi göreceli ifadeler kullanıyor.

Katı gramer kuralları yok

Bu arada, dilbilimciler Kusunda'nın çoğu dilde bulunan katı gramer kurallarına veya yapılarına sahip olmadığını söylüyor. Daha esnek ve ifadeler konuşmacıya göre yorumlanmalı. Örneğin, eylemler geçmiş ve şimdiki zamana bölünmüyor. Kusunda konuşan biri, "Bir kuş gördüm" ve "Bir kuş göreceğim" derken, geçmiş eylemi zaman kipiyle değil, konuşmacıyla doğrudan ilişkili bir deneyim olarak tanımlayarak gösterebilir. Bu arada, gelecekteki eylem genel kalacak ve herhangi bir konuyla ilişkili olmayacak şekilde aktarılıyor.

İronik olarak, bu nadir nitelikler - Kusunda'yı dilbilimciler için bu kadar büyüleyici kılan şeyin büyük bir kısmı - şu an kaybolmakta olmasının da kısmen nedeni.

Dalga geçerler diye…

Son akıcı Kusunda konuşan kişi olan Kamala Khatri, Ghorahi'nin tek kafeteryasında elinde bir bardak sıcak su ile oturuyor. Kusunda dilini kendi çocuklarına öğretmediğini söylüyor. "Nepalce öğrenmeleri gerektiğini düşündüm çünkü faydalı" diye açıklıyor. "İnsanlar dilimizle dalga geçer ve bunun normal olmadığını söylerdi. Kusunda konuşanlar çok fazla damgalanma ile karşı karşıya kaldı. Ama şimdi kendi çocuklarımla kendi dilimizde konuşamadığım için pişmanlık duyuyorum."

‘Hayır’ ya da ‘evet’ yok

Nepal’in Kusunda dilinin bilinen hiçbir kökeni yok ve bir dizi gariplikle malul: Örneğin “hayır” ya da “evet” için hiçbir sözcük içermiyor. Akıcı bir şekilde konuşan sadece tek bir insan kaldı ve bu yüzden bazı dil bilimciler onu kurtarmak için seferberlik başlatmış durumda.

Khatri şimdi Dil Komisyonu ile birlikte çalışıyor ve Ghorahi'de Kusunda'yı 10 topluluk üyesine öğretiyor. "Düzenli olarak pratik yapabilir, konuşabilir, şarkılarımızı söyleyebilirsek, dilimizi canlı tutabiliriz" diyor.

Pokharel'e göre, Kusunda halkının geri kalanı arasında işbirlikçi öğrenme, dilin korunmasının anahtarı. Ayrıca, Kusunda konuşanların anılarını canlandırmaya yardımcı olmak için büyüdükleri ortamlarda bulunmalarının önemini de vurguluyor. Pokharel, "Tüm Kusundaları aynı yere, üstünde hak iddia ettikleri habitata getirebilirsek, o zaman bir Kusunda hikayelerini başka bir Kusunda'ya anlatabilir ve bu onların anılarını canlandırır" diyor.

Modern teknoloji, mevcut yeniden canlandırma çabalarında da kullanılıyor. Berlin merkezli bir medya stüdyosu olan NowHere Media, dillerini, kültürlerini ve geleneklerini belgelemelerine yardımcı olmak için Kusunda halkı ile birlikte çalışıyor. En önemlisi, NowHere, avcı-toplayıcılar olarak Kusundaların göçebe yaşamını tasvir etmek için 3D animasyon kullanan bir sanal gerçeklik belgeseli hazırladı. NowHere'ın kurucu ortağı Gayatri Parameswaran, izleyicilerin kulaklık takarak bu ortama girdiklerini ve hikayeyle etkileşime girmek ve anlatıya devam etmek için Kusunda dilindeki sözcükleri öğrenmeleri ve konuşmaları gerektiğini açıklıyor. Parameswaran, genel amacın gelecek nesillere açık olacak bir dijital arşiv oluşturmak olduğunu söylüyor.

Dil kimlik kazandırıyor

Bununla birlikte, Kusunda dilinin korunması, hikayenin sadece bir parçası. Nepal Kusunda Kalkınma Derneği Başkanı Dhan Bahadur Kusunda'ya göre, Kusunda’ların çoğu yoksulluk sınırının altında, toprak hakları olmadan yaşıyor ve işçi veya hamal olarak çalışıyor. "Ekonomik, sosyal ve sağlık ve eğitim açısından Kusunda halkı çok dezavantajlı" diyor.

Kusunda dilinin kendisi hakkında farkındalık yaratmanın yardımcı olabileceği yer burası: Kusunda'nın marjinalleştirilmesine dikkat çekmenin etkili bir yolu, diyor Dil Komisyonu sekreteri Lok Bahadur Lopchan. Lopchan, "Kusunda'dan çok daha iyi durumda olan topluluklarla Nepal'deki diğer dil canlandırma projeleri de yapıldı" diyor. "Bu gruplar için dilin korunması sadece duygusal bir fikir. Onlara başka somut faydalar getirmiyor.

Ancak Kusunda halkı çok marjinalleştirildi ve bu nedenle dili konuşan bir topluluk olarak bir profil oluşturmak daha önemli." 

Diğerleri de aynı fikirde. "Eğer Kusunda’ların dilleri yoksa, onları Nepal'deki diğer tüm marjinal gruplardan ayıracak hiçbir şey kalmıyor. Dil onlara bir kimlik kazandırıyor ve hükümetin dikkatini çekiyor "diyor Lopchan.

Kaynak: BBC

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.