Biz bu kuyuyu tanıyoruz
Kadın Haberleri —
- Kendisi henüz 11 yaşındayken babası kaçırılarak kaybedilen Sammi Deen Baloch, 12 yıldır babasını arıyor. Kaybedilen çocukluğu için mücadele eden Baloch, babasının akıbetini sorduğu için ölümle tehdit ediliyor. Baloch'un yaşadıkları Kürtlerin kayıpları için verdikleri mücadeleyi hatırlatıyor.
BARIŞ BALSEÇER
Pakistan devletinin işgali altında bulunan Belucistan, silahlı kişilerce kaçırılma ve zorla kaybetmelerle sık sık gündeme gelen yerlerden. Kaçırılanlar ya katledilmiş olarak bulunuyorlar ya da kendilerinden bir daha haber alınamıyor Kaçırılanlara dair resmi rakamların tam olarak bilinmediği Belucistan’da kaçırma ve kaybedilmelerin sayısının günden güne arttığı ise herkes tarafından bilinen bir gerçek. Kendisi henüz 11 yaşındayken doktor olan babası Deen Muhammed Baloch silahlı kişiler tarafından kaçırılan Sammi Deen Baloch (23), Belucistan’ın Mashkai kentinde iki kardeşi ve annesiyle yaşıyor. Çocukluk yıllarından beri kız kardeşiyle düzenledikleri demokratik eylemlerle babasının akıbetini öğrenmeye çalışan Sammi Deen Baloch, bütün çabalarına rağmen henüz hiçbir bilgiye ulaşamadıklarını söylüyor. Bu eylemlerin yanı sıra babasının akıbetini öğrenmek için Pakistan devletine başvuruda bulunduklarından söz eden Baloch, bu başvurularının sonuçsuz kaldığını belirtiyor.
Belucistan’da yaşanan insan hakları ihlallerinin duyurulması için uluslararası kamuoyu ve basına ihtiyaçları olduğunu belirten Baloch, yaşadıklarını ve verdikleri mücadeleyi gazetemize anlattı.
Döneceğim dedi dönmedi
Babasının kaçırılmadan önce Belucistan’ın Ornach kentindeki bir hastanede doktor olduğunu söyleyen Baloch, "Babam kaçırılmadan bir gün önce bademcik ameliyatı için başkent Quetta’daki bir hastaneden benim için randevu aldı. Diğer gün hep birlikte Quetta’ya gittik. Kayıt işlemleri yaptığımız sırada babam çalıştığı Ornach Hastanesi tarafından telefonla arandı. Ameliyat sonrası narkozun etkisi geçtikten sonra babam benden özür dileyerek Ornach Hastanesi’ne dönmek zorunda olduğunu ve iki gün sonra kesinlikle döneceğini söyledi” diyor.
Babam işkence edilerek kaçırılmış
Babasının 6 saatlik yolculuk sonrası ulaştığı Ornach kentinden telefonla onları arayıp kente sağ salim ulaştığını bildirdiğini dile getiren Baloch, "Ertesi gün yani 29 Haziran 2009’da sabah saat 05.00'te Ornach Hastanesi çalışanlarından olan Peon Ramzan Baloch'tan bir telefon aldık. Bize gece 23.30’da ağır silahlı kişilerin hastaneye geldiklerini ve babama işkence ederek zorla bir araca bindirip, götürdüklerini söyledi" diye belirtiyor. O an herkesin şok olduğunu belirten Baloch,"O günden sonra babamı bulmak içim mücadeleye başladım" diye ifade ediyor.
Vaatler yerine getirilmedi
Babasının kaybettirilmesinin ertesi günü Ornach Polis Merkezi’ne gidip, başvuruda bulunduklarını söyleyen Baloch, "Sonraki süreçte Belucistan Yüksek Mahkemesi’ne başvurduk. Bu başvurudan bir sonuç alamadığımız için Pakistan Yüksek Mahkemesi’ne başvurduk ancak bu mahkemeden de bir sonuç alamadık. 2011’de Pakistan Meclisi bünyesinde oluşturulan zorla kaybetmelere dair komisyona başvurduk. Komisyon kayıplarla ilgili çeşitli vaatlerde bulundu ama bu vaatlerin hiçbiri yerine getirilmedi" diyor.
Babamı hücrede görmüşler
Karaçi, Quetta ve İslamabad gibi şehirlerde kız kardeşiyle birlikte, kayıp babasını fotoğraflarını taşıyarak arayan Baloch, açlık grevinden tutun oturma eylemelerine kadar birçok biçimde eylem yapıyorlar. “Birkaç yıl önce Pakistan güvenlik kurumlarının gözetiminden bazı kişiler serbest bırakıldı. Serbest bırakılan birkaç kişi bize, babamı hapsedildiği işkence hücrelerinde gördüklerini söylediler" diyen Baloch, tüm mücadele ve çabalarına rağmen şu ana kadar bu bilgi dışında babasıyla ilgili tek bir bilgiye ulaşabilmiş değil.
Mücadelem devam ediyor
Diğer kayıp aileleriyle birlikte Quetta'dan Karaçi'ye, ardından İslamabad'a 3000 km’den fazla yürüdüklerini ifade eden Baloch, "Tüm başvuru ve eylemlerimiz sonuçsuz kaldı. Tek bir muhatap bile bulamadık. Pakistan İnsan Hakları Bakanı Shireen Mazari ve birçok insan hakları örgütleriyle görüştüm. Ayrıca babamın kaybıyla ilgili davayı BM ve Af Örgütü'ne taşıdım” ifadeleriyle babasını arama mücadelelerinin devam ettiğini sözlerine ekliyor.
İmran Han ile görüştü
Şu an da Pakistan Başbakanı olan İmran Han’ın 18 Mart 2021’de kendilerinin de dahil olduğu kayıp yakını 3 aile ile bir görüşme yaptığını söyleyen Baloch, "Görüşmede Belucistan’da zorla kaybedilenlerle ilgili kapsamlı bir dosyayı İmran Han’a sunarak, kayıpların akıbetinin açıklanmasını istedik. İmran Han, tutuklu bulunan Belucilerin serbest bırakılması ve kayıpların akıbetlerinin tespiti için elinden geleni yapacağını söyledi. Ancak geçen bunca zamana rağmen hala bir gelişme sağlanamadı" diyor.
Hayatları bir arayış
“Babamın durumuyla ilgili belirsizlik ben ve ailem için o kadar acı ve ızdıraplı ki” diyen Baloch, sanki bir asırdır babalarını beklediklerini söyleyerek şöyle devam ediyor:"Babamın kaybından sonra ‘mutlu gün’ diye tek bir günümüz olmadı. Hayatımız sadece koskocaman bir arayıştan ibaret. Bizim için bayram, özel gün diye kavramlar kalmadı. Tüm yaşamımız eylemlerde, yollarda babamızın izine, onun akıbetine dair bir şeyler bulmak için geçti.”
Seslerinin duyulmasını istiyorlar
“Tüm yasal ve anayasal yöntemleri denedik, adaletin tüm kapılarını çaldık. Hemen hemen bütün insan hakları örgütlerine ve hükümet yetkililerine başvurduk” diyen Baloch, bütün çabalarına, mücadelelerine rağmen bir sonuca ulaşamadıklarını ve adaletin sağlanamadığını belirtti. Uluslararası toplumun seslerini duymalarını isteyen Baloch, "Belucistan'da yaşanan zulmü ve adaletsizliği dile getirmeleri gerekiyor. Sevdiklerimizin akıbetini öğrenebilmemiz için Pakistan devletine baskı yapsınlar. Suçluların bir an önce belirlenip mahkemelerde yargılanması talebimize destek verilsin” dedi.
Kayıp haberi yapmak kaybedilme nedeni
Medya mensuplarının Belucistan'a girmesinin kısıtlandığını belirten Baloch, “Medyanın zorla kaybettirmelerle ilgili haber yapması yasak. Herhangi bir muhabir veya gazeteci Belucistan’da yaşananları öne çıkardığında ya kaçırılıp tehdit ediliyor ya da öldürülüyor” dedi.
Baloch, Belucilerin bir soykırım tehdidiyle karşı karşıya olduğunu belirterek, bu tehlikeye karşı ses çıkaran, Pakistan devletinin siyasetini eleştiren insanların her gün yasadışı ve yargısız bir şekilde kaçırıldığını, kaçırılanların çoğunun da öldürüldüğünü vurguladı.
Ölümle tehdit ediliyoruz
Babalarını arama ve akıbetini öğrenme mücadelelerinde çok sayıda zorlukla karşılaştıklarını söyleyen Baloch, bu sorunların en çok da sağlık ve eğitimlerini etkilediğini sözlerine ekledi. Bütün bu zorluklara rağmen üniversitede basın yayın bölümünde okuduğunu söyleyen Baloch, yaşadıkları ağır stresten kaynaklı kardeşiyle birlikte kendilerine travma sonrası stres bozukluğu teşhisi konduğunu ve uyku haplarına bağımlı yaşadıklarını belirtti. Seslerini duyurabildikleri tek yerin sosyal medya olduğunu ifade eden Baloch, buradan da kendilerine sürekli ölüm tehditleri geldiğini aktardı. Baloch, hem babasını arayan bir kayıp yakını hem de kadın olması nedeniyle bu tehditlere maruz kaldıklarının altını çizdi.