Resmi sadizm
Ava Neşe KALP yazdı —
- Her sokağına, köprünün başına, her kişinin arkasına yığılan hileler toplamıdır buralarda devletin varlığı… Halka ait olana, kutsal coğrafyasına maden şirketleriyle, barajlarla el koymanın ismidir devlet… Kısacası devlet, buralarda resmi sadizmdir… Bu resmi sadizm ile varlıklarını sürdüren mafyatik bir yapılanmanın işgal ettiği şeydir devlet…
“Benim sizin hilelerinize aklım ermedi bu bana dert oldu, ben de sizin önünüzde diz çökmedim bu da size dert olsun…”
Bu kısa cümle:
75 yaşında hilelerle darağacına götürülen Dersim’in Piri Sey Rıza‘nın halkına bıraktığı ve bir kitaptan daha kalın anlamı olan bir cümle…
Kürtlerin ve Alevilerin bu ülkedeki yaşantılarının özeti…
Türk devleti ile Kürtlerin ilişkisinin DNA’sı…
Yedi yüz yıllık politika…
Meali…
Her sokağına, köprünün başına, her kişinin arkasına yığılan hileler toplamıdır buralarda devletin varlığı…
Kendi vatandaşına sürekli olarak eziyet etmenin, işkence etmenin hazzıdır buralarda devlet…
Halka ait olana, kutsal coğrafyasına maden şirketleriyle, barajlarla el koymanın ismidir devlet…
Demokrasicilik oyununun yatsıya kadar sürmediği şeyin adıdır burada devlet…
Katliamdan geçirdikleri halkın katillerinin isimlerini köprüsüne, mahallesine, sokağına, okuluna yapıştırmaktır burada devlet…
Cami cemaatinin olmadığı her mahallesine cami dikmektir burada devlet…
Bir tek gencine iş vermeyip buralardan sürgün etmektir devlet…
Bu bölücü resmi zihniyeti örtbas etmek için halkı sürekli olarak “bölücülük” yapmakla terörize etmektir burada devlet…
Seçtikleri temsilcilerini keyfi yöntemlerle cezalandırarak vatandaşlık haklarını gasp etmektir burada devlet…
Nüfusunun yarısını Nazilerin ilham aldıkları yöntemlerle yok ettikleri bir yerde, sağ kalanlara resmi sadizmle işkence etmenin aracıdır buralarda devlet…
Devlet daireleri ile halk arasında beton duvarların çeken şeydir burada devlet…
Halkın seçtiği vekillerinden gizlemek için diğer partilere özel MİT brifingleri hizmeti götürmektir burada devlet…
Türk ve Müslüman olmayanlara,
Türkçü ve İslamcı olmayanlara hayat hakkı tanımamaktır burada devlet…
Kısacası devlet, buralarda resmi sadizmdir…
Bu resmi sadizm ile varlıklarını sürdüren mafyatik bir yapılanmanın işgal ettiği şeydir devlet…
Bu grubun devleti işgali sona ermeden bu ülkede hiçbir şeyin değişmeyeceğinin gerçekliğidir burada devlet…
Hiç kimsenin mutlu olamayacağı …
Ülkeye bir gram huzur ve demokrasi gelmeyeceği,
Mafya artıklarının devletin en büyük kademelerinde boy göstermeye devam edeceği…
Kravatlı takım elbiseleri, parlak rugan ayakkabıları, boyalı saçlar ve/ya da pahalı baş örtüleri, çakarlı lüks araçlar, bellerinde altın kabzalı tabancalar, ülkenin insanları gibi parmaklarında şaklattıkları tespihleriyle,
Açlıktan ya da para için hastane odalarında öldürdükleri çocukların kanlarıyla,
Çocuklarını beslemek için satmak zorunda bırakılan kadınların bedenleriyle,
Uyuşturucudan ölen gençlerle,
Savaşı sürdürmek için SIHA’larla rastgele bombaladıkları sivil insanlarla,
Mallarına çöktükleri insanlarla alay edilen bir mafya cenneti olmaya devam edildiği yerin adıdır…
Kürt sorunu işte bunun için vardır…
Mahallenin parkındaki paslı tahterevalli gibi gıcırtılarla Kürtleri tehdit edenler,
Ele geçirdikleri devlet mekanizmasıyla,
Kardeşlik diye, mevcut sömürgeci ilişkinin dış ambalajı ile Kürtleri tehdit ediyorlar…
Bir genel af ve bir miktar Kürtçe serbestisi, ki bu birkaç ay bile sürmeyebilecek bir strateji, Kürtleri kandırmanın peşindeler…
Yok öyle bir yağma…
60 yıllık devlet zorlamasıyla maksimum %10’luk oy alan milli mafyacı kontenjanı, devletin bütün olanaklarıyla gırtlağına çöktüğü buna rağmen kendisinden daha fazla oy aldığı bir partiye ayar veriyor…
Bu kez o kadar basit değil…
Mahalledeki çocukları tek başına yakalayıp, polis eşliğinde dövdürdüğünüz Ülkü Ocağı kabadayılığına benzemez bu işler…
Haddinizi bilin…