Aspirin

• Aspirin kalp-damar hastalığı olan, kalp krizi geçirmiş, stent tedavisi görmüş veya bypass ameliyatı geçirmiş insanlarda tekrarlayan olayları önlemede yararlı olmaktadır.

Aspirin yüz yıldan fazla bilinen ve dünyada en çok tanınan ilaçtır. İlaç uzun zaman ateş düşürücü ve ağrı kesici olarak kullanıldı. Son 40 yıldır kan inceltici (halk dilinde kan sulandırıcı olarak bilinir) ve böylelikle koruyucu etkisinden dolayı kalp-damar hastalıklarında kullanılmaktadır. İlaç kan pıhtılaşmasını engellemektedir. Aspirinin kalp krizi üzerine olumlu etkisi ilk defa 1974 yılında gösterilmiştir. 

Kalp-damar hastalıklarının en yaygın sebebi aterosklerozdur, yani damar sertliğidir. Aspirin kalp-damar hastalığı olan, kalp krizi geçirmiş, stent tedavisi görmüş veya bypass ameliyatı geçirmiş insanlarda tekrarlayan olayları önlemede yararlı olmaktadır. Kalp-damar veya beyin-damar hastalığı geçirmiş hastaların, her hangi bir engelleyici durumu yoksa, düşük doz aspirini ömür boyu kullanması tavsiye edilmektedir. 

Kalp-damar hastalığı riski düşük olanların aspirin kullanmasının anlamı yoktur. Çünkü aspirinin yan etkileri de göz ardı edilmemelidir. Mide kanaması sık rastlanılan bir tehlikedir. Kanama riski yüksek hastalar aspirin almak zorunda kaldığında beraberinde mide koruyucu tedavi de yapılmalıdır. Aspirin birçok ilaçla etkileşime girebildiği için de doktor tavsiyesi olmadan kesinlikle kullanılmamalıdır. Özellikle kontrolsüz yüksek tansiyonu ve midede/bağırsakta ülser olan insanlar dikkatli olmalıdır. Ameliyatlar öncesi yüksek kanama riskinden dolayı aspirin kullanımı durdurulmalıdır. Alerji sonucu yüz çevresinde şişlikler oluşabilir veya astım sorunu derinleşebilir. 

Her ne kadar aspirinin bazı kanser çeşitleri bakımından koruyucu olduğu ileri sürülse de tavsiyeler henüz net değildir.